Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ferit Erden BORAY

Ferit Erden BORAY

Tarihe Tek Gözlükle Bakılmaz

1918-22 geçen dört yıl sadece destan mı yazıldı?

Değerli okuyucularım, ne yazıktır ki şimdiye kadar anlatılagelmiş tarih kitaplarında sanki 1918 öncesinde bu topraklarda hemen hiç kimse yoktu… Üstelik var olan bütün yargılardan kaçılarak batılı kaynakların kabul ettikleri tarihin son imparatorluğu sayılan Osmanlı Türk Devletini hiç olmamış sayıverdik. Elbette ki Osmanlı İmparatorluğunun son yüzyılı anlaşılmadan gerçekler, belgeler ışığında anlatılmadan köklerimizi, gerçek milli kimliğimizi anlamak zordur. Geçmişi alabildiğine özetlemeyi seven tarihçilere göre deniliyordu ki:

“Son Osmanlı Padişahı Mehmet Vahdettin dünya harbi yenilgisiyle birlikte, memleketine sahip olmamış İstanbul işgal edildiğinde, sadece düşmanların istek ve arzularına uymuş sonra Kurtuluş Savaşı sonunda tam ülkeyi satacağı sırada vatanı terk edip kaçmıştı.

Evet tarihi seyirler bunu anlatır ama isim hiçbir zaman aslında bu değildir. O zaman kendimize açık biçimde soralım, Vahdettin kimdir, Osmanlı İmparatorluğu devletini kaç yıl yönetti? Nasıl kaçıp gitmişti? vb.

 

SON PADİŞAH VI. MEHMET VAHDETTİN HAN

Babası Sultan Abdülmecid, annesi Çerkez Gülistan kadın efendinin oğluydu. 57 yaşında son Osmanlı padişahı olarak 4 Temmuz 1918’de tahta çıktı. 1 Kasım 1922’de saltanatını bitirdi. Bu yaşına gelene kadar büyük ağabeyi, 33 yıl padişah olan II. Abdülhamid’in en çok sevdiği kardeşiydi. Onun kendisine satın alıp verdiği Çengelköy sırtındaki Vahdettin köşkünde yıllarca kaldı.

O da ağabeyi gibi şehzadeliğinde çiftçilik ve tavukçuluk işleriyle meşgul oldu. I. Dünya harbi dönemi, 1917’de Alman Kayzeri Wilhelm’in Osmanlı padişahını Almanya’ya daveti yaşanıyordu.

Padişah M. Reşat ise bu uzun yolculuğa gitmek istemeyip kendi yerine Veliaht şehzade M. Vahdettin’in gitmesini emretmişti. Kendisine Şehriyaveri (Padişah emir subayı, yaveri) olarak 1. Ferik (Tümgnl) Mustafa Kemal Paşa tayin edilmişti.

Birlikte 22 günlük seyahatleri sırasında birbirlerini çok iyi tanıyan, Türk ve Müslüman olan insanlardı. Üstelik onun yaverinden çok öğreneceği birçok şeyler ve harp deneyimleri var da, öylece olmuştur. Bu seyahatleri sırasında devleti yönetmekte olan iktidarın İttihatçılardan olmadığını ve onların ülkeyi çok tehlikeli bir savaşın içine bilmeyerek ittiklerini de Vahdettin’e bütün detaylarıyla anlatmaktaydı.

Bir yıl sonra padişah M. Reşat 3 Temmuz 1918 günü ölmüştü. Bir gün sonra kardeşi velihat VI. Mehmet Vahdettin törenle tahta çıktı. Evet o padişah olduktan sadece bir ay içinde Osmanlı imparatorluğu savaştaki ortağı Almanya Versay Antlaşmasıyla yenik sayılmıştı. Artık Osmanlı tamamen yalnız kalmış oldu.

Evet kendisinin başına oturtulduğu son Osmanlı imparatorluğu devleti, 10 yıl süren savaşlar sonucunda tamamen yenilmiş büyük kayıplar vermiş, üstelik birçok ta vatanın topraklarını kayıp etmişlerdi. Peki bütün bunları hazırlayıp yaptıran Vahdettin mi derler…

Böylece Vahdettin 5 yıl 3 ay süren son Osmanlı padişahı olarak çabucak suçlanmış oluyordu. Oysa 1 Kasım 1922’de Ankara’dan İstanbul’a gelen Büyük Millet Meclisi kararıyla padişahlığına son verilmiştir. O da buna hiç itiraz etmeden, Hanedanlara yakışan bir konumda olduğundan İstanbul’daki İngiliz Generalin kendisine tahsis ettiği Malaya’ya zırhlısıyla 16/17 Kasım 1922 günü tamamen İstanbul’dan ayrılmış oldu.

(Kaçtı demek tamamen yanlıştır, kalsaydı ne olurdu belki de yeni bir devletin kurulacağına engel bile olabilirdi derler ki bu da doğrudur. O ise hiç te böyle düşünmeyip ülkeyi kurtaran Lider, Mareşal olan Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak paşaların isteğine tamamen uyup ülkeyi terk etmişti, sadece.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları