Gökmen Örkmez / Günboyu
Türkiye''de siyasetin yanı sıra ekonomi yönetimi de tam anlamıyla seçim sath-ı mailine girmiş durumda.
Türkiye 14 Mayıs''ta sandık başına gitmeye hazırlanırken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), gün aşırı yayınladığı döviz işlemlerine yönelik kısıtlama içeren kararlara hız kesmeden devam ediyor. Geçmiş dönemde yapılan kısıtlamalar ile ticari müşterilerin dolar alımını durdurmak isteyen TCMB, bu kez bireysel müşterilerin tadını kaçıracak bir uygulamayı hayata geçirdi.
UCUZA DOLAR SATMAK YASAKLANDI!
Türkiye''de ortalama bir çalışanın hayatını idame ettirmek için gerekli olan parayı dahi zor kazandığı bir enflasyon yükünün bulunmasına karşın, fazla mesai ve harcamalardan kısılarak yapılan birikimlerde de ilk tercih döviz hesaplarına yönelik gerçekleşmekte. Türk lirasına olan güvenin günden güne erimesi sonucu, orta sınıf çalışanların da birikim tercihlerini döviz, altın ve kripto paralara yöneltmesi, Merkez Bankası''nın engelleme girişimlerinin başlamasına neden oldu.
Halihazırda Türkiye''de döviz satışıyla yetkilendirilen çok sayıda finans kuruluşu ve banka, dolar başta olmak üzere yabancı para birimlerinin alım-satım işlerinde fahiş bir kur makası uygulamasına karşın, TCMB''nin bankalara gönderdiği yazıda söz konusu aralığın daha da yukarı çıkarılması istendi.
Dolar kuru 19.25 olmasına karşın, gerek bankalar gerekse de Kapalıçarşı''da 19.50''nin altında alım yapmanın mümkün olmadığı bir ortamda TCMB''nin talimatı ile bankalar düşük komisyon almak isteseler de döviz almak isteyen vatandaşa uygun bir kur sunamayacak. Ekonomistler, söz konusu kararların 14 Mayıs''a kadar yaşanacak bir kur krizinin önüne geçmeyi amaçlayan bir dizi politikadan ibaret olduğunu belirtirken, "Taşıma su ile değirmen yürümez" uyarısını yapan çok sayıda iktisatçı, dövizde seçim sonrası yaşanacak yeni bir krizin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekiyor.
Türkiye Cumhuriyet tarihinin en yüksek dış ticaret açığına Mart 2023''te imza atılırken, Ocak-Şubat-Mart aylarından oluşan ilk ekonomik çeyrekte de benzer bir şekilde 100 yıllık Cumhuriyet tarihinin en yüksek cari açığı verilmiş oldu.
Anayasa''ya göre bağımsız olması şart olan ve görevi Türk lirasının değerini korumakla şekillendirilen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, AKP hükümetinin ekonomiye yönelik talimatlarını uygulamaya devam ederken, pandemi kriziyle birlikte dünyanın birçok bankasının faiz artırım kararları almasına karşın TCMB, ekonomistlerin tüm uyarılarına karşın politika faizini 8.5 seviyesine düşürmeyi tercih etmişti.
DOLAR ALMAK BİREYSEL YATIRIMCI İÇİN CAZİP OLMAKTAN ÇIKARILIYOR
Dolar/TL paritesinde son günlerde artış yaşanmasına karşın, al-sat işlemlerinde uygulanan makas aralığının genişliği nedeniyle döviz yükselmiş olsa dahi, vatandaşlar birikimlerini yükseltme şansına sahip olmuyor. Özetle TCMB''nin hedeflediği uygulama orta ve alt sınıfı vururken, halihazırda birikimi yüksek seviyede olan vatandaşlar, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarına yatırdıkları para ile hem dolar kurunda yaşanan yükselişten, hem de bankalar tarafından sunulan faiz oranlarından gelir elde etmeye devam ediyor.
