Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ferit Erden BORAY

Ferit Erden BORAY

Tarihe Tek Gözlükle Bakılmaz

Çanakkale cephesinde Osmanlı devleti ile Almanların ilişkisi

1. Dünya Harbi çıkarken Osmanlı Devleti''nin de hiçbir şekilde harbe girecek taraflar arasında yer alması beklenmiyordu. Ta ki önceki yazımda söylediğim gibi Alman zırhlılarının Osmanlı donanmasına katılıp da Çarlık Rusyası limanlarına saldırmamıza kadar. Ancak 2 Ağustos 1914 tarihli İTTİFAK ANTLAŞMASI ile birlikte Boğazlarımızın Türk ve Almanlara ait askerî personeller ile birlikte korunmasıydı, bu. Böylece Osmanlı devleti ile Almanya devleti arasında bu defa hem siyasi, hem politik ve hem de askerî yeni dönemi başlatmışlardı.

Sadrazam Sait Halim Paşa, İttihatçı Talat Paşa, Erkan-ı Harbiye 2. Başkanı Enver Paşa ile beraber hareket eden Alman generallerin etkisiyle başlatıldı. Hasbelkader bizim Deniz Kuvvetlerimize katılmış olan Alman zırhlılarının Karadeniz''deki zaferi sonucunda artık doğrudan doğruya 1. Dünya Harbi''nin içindeydik.

Aralık 1914 sonbaharında Alman generaller ile Osmanlı Harbiye Nazırlığı uzun süren harp masası toplantılarında durumu münakaşa ediyorlardı. Avrupa''daki düşman sayılan İTİLAF Devletlerinin büyük bir hazırlık yaparak tarihin en büyük armadalarıyla Boğazlardan geçerek yenilmeye başlamış Ruslara yardıma da gideceklerinin öğrenmekteydiler.

Önemli olan Ege''den Çanakkale Boğazı''yla da gelebilecekleri bilinip Tekirdağ''daki Çorlu''da merkezi bulunan Osmanlı''nın 5. Ordusunu takviye etmek çok acil olmuştu. Derhal, İstanbul''daki 1. Ordu Komutanı olan Alman Korgeneral LİMAN VON SANDERS 5. Ordu komutanı olarak tayin edilmişti.

Burada Çanakkale''deki Müstahkem Mevki komutanı da yeni general olmuş Cevat Çobanlı Paşa oldu. Derhal bölgeye intikal edilip bölgedeki tugayların ve tümenlerin bazılarının komutanlıklarına da Alman ordusundan gelmiş generaller de katılmaktaydılar.

Bunların arasında, Grossman Paşa -Amiral Von Usedan Paşa- Marten Paşa ve diğer rütbeli Alman subayları orduya katılmışlardı.

3. KOLORDU KOMUTANI ESAT PAŞA

Dedesinin ve babasının 1854 Sivastopol savaşları sırasında Osmanlı ordusunda görev alıp savaş sonrasında İstanbul''a gelip yerleşen ÖZBEK Türklerinden bir aileydi. Babasının ailesiyle birlikte Fatih''e yerleştiğinde, 1869''da doğan büyük oğlu Esat''ı Osmanlı subayı yetiştirecek olan Maltepe Askeri Rüştiye''sine (ortaokul) yerleştirdi.

Daha sonra onu Çengelköy''deki Kuleli Askeri Mektebinde okurken, kardeşi VAHİT''i de askerî ortaya yollayan asker kökenli bir sülalenin gençleriydi onlar. Esat Buklat 1892''de Mektebi Harbiye''yi bitirip bu kez Osmanlı ordusunun karargahlarında hizmete başlamıştı.

1898-1901 yılları arasında Mektebi Harbiye''de Harp Tarihi Öğretmeni yüzbaşı olarak görev yaptı. Buradaki öğrencileri arasında Kavaklı Fevzi daha sonraki yıllarda Selanikli Mustafa, Kâzım Karabekir, Ali Fuat, Fahrettin Altay ve Rauf Orbay gibi öğrencileri vardı.

1. Dünya Harbi başladığında, Çorlu''daki 5. Orduda bulunan 3. Kolordu Komutanı 1. Ferik (Tümgeneral) Esat Paşa, Liman Von Sanders ile Çanakkale''deki korunması için gereken yeni bir savaş tümeni daha kurulmasına da girmişti. 19. Tümen komutanı Erkanı Harp Yarbay Selanikli Mustafa zaten onun Harbiye''deki en ilerilerinden biriydi.

18 MART DENİZ ZAFERİ KOMUTANI

CEVAT ÇOBANLI PAŞA KİMDİR?

Daha Aralık ayında Çanakkale Boğazları Müstahkem Mevki Komutanı tayin edilen Cevat Paşanın kurmay başkanı ile deniz yarbay Rauf Orbay (Mustafa Kemal''in kurmay okulu arkadaşı) birlikte savunmaya başladılar.

Nitekim 18 Mart Deniz zaferinin kazanılmasını hazırlayan savaşçı komutanlar aslen bunlardır. Ha bu arada bir de 21 Tabya askerlerinden Seyit Onbaşının 276 kiloluk top mermisinin hikayesi de vardır. O da ayrı bir destandır. Cevat Çobanlı Paşanın babası ise o sırada kıdemce Müşirliğini (Mareşalliğini) bekleyen Şakir Paşa''nın oğluydu. Mareşal Şakir Paşa, Mondros sonrası Osmanlı Harbiye Nazırı iken, bilinen şekilde Mustafa Kemal Paşa''yı Samsun''a görevlendiren komutan olarak unutturulmuştur.

SELAHATTİN ALBAY PAŞA

Fevzi Çakmak Paşanın devre arkadaşı olarak Harbiye''yi bitirmiş, 1909''daki 31 Mart Olayı sırasında Sultan Abdülhamit''in isteği üzerine İstanbul''daki irticacı ayaklandırmalarını durduran Selanik''teki 2. Ordu komutanı Mahmut Şevket Paşa''nın kurmay başkanıydı. Üstelik ekipteki yardımcısı da Kurmay Yüzbaşı Mustafa Kemal''di.

Topçu subayı olarak orduda birçok görevler almış, 1915 yılında dünya harbi başlamadan önce Sultan Abdülhamid döneminde Almanlardan alınarak Çanakkale Müstahkem mevkilerine yerleştirilmiş 17 uzun menzilli Çakılı sahra topları sebebiyle Topçu Alayları Komutanı olan biriydi.

İşte bu karadaki topların sebebiyle 18 Mart deniz zaferi kazanılmasını temin ettiğinden Nisan ayına girilirken Mirliva (Tümgeneral) Paşa olmuş biriydi.

VAHİT PAŞA

Esat Paşanın kardeşi olarak Çanakkale bölgesine 5. Orduya tayin edilip kendisine Güney Grup Komutanlığı görevi verilmişti. 5. Kolordu Komutanı olarak kara savaşlarında İngilizlerin de Gelibolu''na harekatı sırasında onların Çanakkale''deki güney kıyılarına girmesini engelleyen komutandı.

Gelibolu yarımadasında ağabeyi Esat Buklat paşanın hakimiyeti yanı sıra kendisi de Çanakkale''yi güneylerden koruyan Özbek asıllı Türk ailesindendir.

KAVAKLI FEVZİ ÇAKMAK PAŞA

1895 yılında Kara Harp Akademisi''ni bitiren Fevzi Paşa, Beykoz''un Kavak köyünden Çepni Türküydü. Balkan Savaşı biterken Mirliva (Tümgeneral) olup Birinci Dünya Harbi başladığında Doğudaki 3. Orduda tugay komutanı olarak tayin edilmişti. Ancak ünlü Sarıkamış harekatında 9. Kolordu Komutanı olan Hafız Hakkı Paşaya Enver Paşa''nın emriyle, 14.600 kişilik askerini kullanıp, eksi 35 derecede Allahuekber Dağları''nda donarak öldükleri döneme rastlar. Onun kolordusu değildi. Fevzi Paşa, Nisan 1915 günleri Çanakkale''ye tayin edilip kendisine Seddülbahir''deki 12. Tümen komutanlığı görevi verilmişti.

Değerli okuyucularım işte bütün bu son derece savaş deneyimli Osmanlı paşalarının atlayarak bunun yerine yedi düvel saldırdığında, birtakım hamasetlere sığınmak tamamen yanlış olur. İşte bu paşaların hepsi, Kurtuluş Savaşında iki yıllık zaferleri kazanan ordulara komuta edenlerdir...

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları