İlerde bir zamanda dünyayı dev firmaların yöneteceği düşüncesi bilimkurgu kitaplarından gerçek hayata doğru ilerlemeyi sürdürürken hayatımızın pek çok alanında bizleri etkilemeye devam eden çip krizi için dev ülkelerin girdiği savaş her geçen gün atılan yeni adımlarla büyüyor.

100 yılı aşkın bir zamandır hayatımızda olan arabaların şimdilerde çip olmadığı için üretim krizine girmesi gerçeği hayatımızı kolaylaştırmak adına başlattığımız teknoloji devrimlerinin günün sonunda bize zarar veren bir hale büründüğünü gösteriyor.

Sosyal medya uygulamaları son derece masum bir şekilde hayatımıza girmeden önce akıllı telefonlara böylesine bağımlı değildik! Şu anda ''hangi sosyal medya platformunda nasıl etkileşimler almışım'' düşüncesini kafasından atamadığımız için cep telefonlarımız elimizden düşmüyor.

Facebook kendisini geniş kitlelere pazarlayabilmek adına ilkokul arkadaşlarımızı bulmamızı sağlayan bir uygulamadan ibaretti. Ama kısa sürede tüm sosyal medya iletişimini bir şemsiye altında toplayarak tekelleşen bir dev haline geldi.

Teknoloji firmalarının ve onların yarattığı markaların bizleri böylesine esaret altına alacağını yıllar önce söyleseler kimse inanmazdı. Oysa şimdilerde bile isteye kölesi olduğumuz bu mecralar milyonlarca hayata dokunuyor.

İnsanlar bu mecralar üzerinden kilometrelerce ötede yaşayan hiç tanımadığı kişiler hakkında yorumlar yapabiliyor ve onların hayatlarını şekillendirmeye çalışıyor. Yakınında yöresinde bulunan ancak bir kere bile görüşmediği kişilerin yanlışlarını eleştiriyor hayatlarını nasıl yaşaması gerektiğini söylüyor.

Teknoloji bizlere başkalarını yeniden dizayn etme imkânı veriyor gibi görünürken aslında herkesi birbirine benzeyen ve aynı konularda aynı yorumları yapan canlılara çeviriyor.

Durumun böyle olmasına aldırmadık çünkü aldığımız hizmette herhangi bir değişiklik görmedik, yine gezip tozduğumuz yerlerden fotoğraflar paylaşabiliyor ne yiyip içtiğimizin görselini anında iletebiliyorduk.

Bize sunulanları sevdik hatta öylesine sevdik ki onların kısa süreli kesintilerinde ne yapacağımızı bilemedik! Doğal olarak elimizden bir şey gelmediği için bekledik! Sonra biraz daha bekledik… Ancak yaşadığımız kesintiler saatlerce sürünce ciddi endişelere kapıldık. Çünkü sadece hayatlarımızı değil işlerimizi de bu mecralara taşımıştık!

Böylesine bir esaretin yaratacağı sonuçlar gerçekten korkutucu… Son derece basit sebeplerle hayatımızdan çıkabilecek uygulamalara bel bağlamış durumdayız. Pandemi bu konuya uzak kalmış sınırlı bir kesimin de teknolojik esarete girmesine neden oldu. Artık milyonlarca insan sanal alışverişler yapıp, sanal dostlarıyla sohbetler ederken sanal bir mutluluk peşinde koşuyor.

Tabi ki böylesine eleştiriler yöneltirken ''internetin fişini çekelim'' yorumunu yapacak değilim! Önemli olan hayatımızı kolaylaştırmak adına ortaya çıkan icatları içselleştirirken onların yoklukları halinde devreye sokacağımız bir yedek planımızın olması. Ancak bu şekilde büyük yıkımlar yaşamaktan kurtulabilir ve teknolojik esaretten biraz da olsa kaçabiliriz.