Artan sıcaklıkların can aldığı dönemleri yaşıyoruz! Sıcak havanın bizleri neredeyse soluksuz bıraktığı şu günlerde hemen her türlü doğa olayı bizim aleyhimize çalışıyormuş gibi görünüyor.

İnsanoğlunun doğa olaylarına karşı teslimiyeti dünyanın oluşumundan bu yana devam ediyor. Her ne kadar hava durumu tahminlerimiz bizleri hangi hava olayının karşılayacağını söylese de bu kontrolsüz güç kimi zaman bizleri çok zor duruma sokabiliyor.

Teknoloji, sanal dünyalar sunarken uygar medeniyetlerin hava olaylarına karşı aciz kalması ve insanların hayatlarını kaybetmesi insanlık adına son derece üzücü...

Yağmur biraz fazla yağsa sel oluyor giriyor hayatımıza sevdiklerimizi alıyor bizlerden, değer verdiğimiz anısı olan eşyalarımızı alıp götürüyor ardına bile bakmadan. Bizlere bir vedalaşma şansı bile bırakmadan... Sadece biraz fazla yağmur yapıyor tüm bunları tüm bu acıları yaşatan yağmurun fazlaca yağması...

Yüzlerce yıldır kontrol altına almayı başaramadığımız tek başlık doğa olayları oldu. Ancak nasıl olduysa sistemli bir şekilde doğanın düzenini bozmayı başardık. Nefes almamızı sağlayan ormanları yok ettik, nehirleri kuruttuk, denizleri kirlettik... İnsanoğlu olarak en net şekilde başardığımız şey yaşam alanımızı yok etmek oldu.

Hiç de istemediğimiz konularda rekorlar kırmaya devam ediyoruz, bir türlü önüne geçemediğimiz hava sıcaklıkları bizleri sistematik şekilde öldürmeye devam ediyor. Ellerimizle yarattığımız katil dünya farklı başlıklar altında bizlerin sayısını azaltmayı sürdürürken olanlara üzücü bir şekilde seyirci kalıyoruz.

''Şimdiye kadar ölçülmüş en yüksek sıcaklık'' başlıkları altında ölümleri normalleştiriyoruz. Özellikle bu sene Avrupa''da farklı ülkelerden gelen rakamlar bini aşkın kişinin hayatını kaybettiğini söylüyor.

İnsanoğlu virüslerden evine kapanarak kurtuldu, laboratuarlarda dünyayı esir alan ölümcül virüse karşı kısa sürede aşı üretmeyi başardı ve korku dolu günleri bir şekilde sonlandırdı. Maskelerimizi çıkardık ve sanki daha birkaç ay öncesine kadar evlerimize kapalı değilmişçesine yaşamaya başladık hayatımızı...

Ancak ne yazık ki hiçlikten beliren virüslere karşı kısa süre içerisinde etkili çözümler bulabilen bizler karşımızda öylece duran ve yıllar içerisinde yaratacağı sonuçları da bildiğimiz doğa anaya karşı çaresiz kalıyoruz. Onun imdat çığlıklarını duyuyor, süreci tersine çevirmek adına yapılması gerekenleri biliyor ancak her nedense harekete geçmeyi reddediyoruz.

Ölümün ''sıcak hava''dan gelmesini normalleştiriyoruz! Bu yaz mevsiminde binin üzerinde insanın hayatını kaybetmesini kayıt altına alıp kış mevsiminin gelmesini beklerken önümüzdeki sene daha kaç kişinin hayatını kaybedeceğini kestiremiyoruz bile!

Çözüm yollarının ortada olduğu bir sorunun çözümü konusunda neden bu kadar ağır hareket ettiğimizi hiç kimse sorgulamıyor ancak yaşanan ölümlerin sorumluluğunu da tamamen ''sıcak hava''ya atmak biraz kolaycılık oluyor gibi... Doğa anayı bir katil gibi gösterip aradan sıyrılmaya çalışmak günü kurtarsa da havadan sudan sebeplerle daha kaç canı kaybedeceğimiz bilinmezliğini koruyor.