Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Erdinç Yapan

Erdinç Yapan

KALBURÜSTÜ

Kaynayan dünyanın kurbağaları

İlkokul sıralarında otururken anlatılmaya başlanan ve etkilerini belki yüzlerce yıl sonra göreceğimiz söylenen ‘Global ısınma’ kavramını şimdilerde iliklerimize kadar yaşıyoruz.

Bilim insanlarının iyimser söylemlerinin bize çok uzak gelen yıllarının göz açıp kapayana kadar geçmiş olmasının verdiği üzüntüyle ‘Global ısınmanın’ etkilerini en aza indirmeye çalışırken bu defa Birleşmiş Milletler cephesinden çok daha korkutucu bir açıklama geldi.

Pek çok felaket filminin başında olduğu gibi büyük devletlerin liderlerinin katıldığı bir toplantıda yapılan açıklamayı andırır bir şekilde kürsüye çıkan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, küresel ısınma çağının sona erdiğini, bunun yerine “küresel kaynama çağının” başladığını söyledi.

Bu söylemin ne zaman gerçekleşeceğini beklemekten başka çaresi kalmayan biz insanlar kafamızı güneşe çevirirken tam da o sıralarda Türkiye’nin bir yerlerinde ağaçlar kesilmek isteniyordu.

İnsanların, yaşadığı dünyayı şekillendirdiğini düşünüp sadece ve sadece satranç tahtasındaki piyonlar kadar etkili olduğu günümüz dünyasında ne yazık ki ‘Küresel kaynama çağını’ da büyük bir teslimiyetle kabullendik.

Her ne kadar bu felaketten kaçınabileceğimiz söylense de insanlığın şimdiye kadar küresel felaketleri geriye çekmek gibi bir derdinin hiçbir zaman olmadığını net bir şekilde biliyoruz.

Kıyametin gölgesini üzerimizde hissettiğimiz şu günler bana, tam da kaynayan suyun içindeki kurbağa deneyini hatırlattı…

19. yüzyılda pek çok bilim adamı farklı ısılarda ve şekillerde bu deneyi gerçekleştirmiş ve suyun çok yavaş ısıtılması halinde kurbağanın kendisini bekleyen sona bir şekilde teslim olduğunu gözlemlemiş.

Deneylerin doğruluğu ya da gerçekliği bir tarafa bizler kurbağalardan farklı olarak yaşadığımız kabın ısındığını biliyor ve bu ısınmanın nasıl sonuçlanacağını da hesaplayabiliyoruz.

Henüz uzay gemilerine binip terk etmeye hazır olmadığımız dünyada daha serin yaşayabilmek adına yegâne çaremiz topraklarımıza ve bizlere gölge sağlayan ağaçlara sahip çıkmak!

Nefes almanın ve hayatta kalmanın her şeyin üzerinde olduğunu anlamayan bir avuç ağaç düşmanının ‘küresel kaynama çağı’nda böylesine hoyratça işler yapmasını izlemek insanın kanını donduruyor!

Kaynayan dünyanın kurbağaları olarak yaşadığımız konfor alanımızda vıraklayıp günümüzü geçiriyor ve felaketlerin bizleri teğet geçmesini umuyoruz.

Ama ne yazık ki her yanımızı sarıp sarmalayan doğa ana bu kâbusu bizimle paylaşmaya oldukça hevesli görünüyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları