Yaşananların altını koyu bir çizgiyle çizip bunları görmek istemeyenlere işaret etmek çoğu zaman pek de kolay olmaz. Hayatın gerçeklerini tüm çıplaklığıyla görmek istemeyenlerin kafasını doğru yöne çevirmek için kimi zaman farklı enstrümanlar kullanmak gerekir.

Güldür Güldür son zamanlarda yaptığı nokta atışlarla tam da bu konuda imdadımıza yetişiyor. Yıllar geçtikçe değişen ihtiyaçlarımız ve yeni nesil komedyenlerin sadece güldürmek amacını güttüğü bir ortamda bu yapım halen mesaj kaygısı güden skeçler yapmaya devam ediyor.

Nasreddin Hoca''nın mesaj dolu fıkraları nesillerden bu yana varlığını devam ettirirken içlerinde gizlenmiş hayata dair öğretiler yeni nesillerin ihtiyacı olan her şeyi bünyesinde barındırıyor. Belki de bu yüzden mizahın gücünü sindirmek isteyenler çıkabiliyor.

Aslında herkesin gördüğü ve birbirine de gösterdiği gerçekleri çok daha geniş kitlelere işaret etmeyi başaran bir uğraştan bahsediyorum. Çünkü bu işi son derece naif bir şekilde güldürerek yapmayı başarıyor. Kahkahaların yıktığı duvarlar çok daha fazla oluyor... Bunun karşısında dikilmekse son derece zor ve anlamsız kalıyor.

Kimi zaman çeşitli yollarla engellenmeye çalışılsa da kahkahalar bir sonraki sefere daha da güçlü bir şekilde çıkıyor karşımıza.

Şimdilerde bazıları ''yasaklı'' olan ve televizyon kanallarında gösterilmeyen Kemal Sunal filmleri tam olarak kahkahanın gücünü kullanan işlerden...

İnsan doğasını ve verdiği tepkileri öylesine iyi ölçüp biçmişler ki, yıllar öncesinden gelen filmler günümüze ayna tutacak kadar net ve beynimizin kıvrımlarına işleyecek kadar da sert mesajlar verebiliyor.

Böylesine güçlü mesajlar taşıyan filmlerin başrol oyuncusu Kemal Sunal''ın oğlu Ali Sunal şimdilerde o meşaleyi taşımaya çalışıyor.

Hemen her hafta gündeme yönelik ciddi göndermelerin olduğu skeçlerle karşımıza çıkan Güldür Güldür ile bizlere mizahın ne kadar güçlü bir silah olduğunu gösteren Ali Sunal ve ekibi yıllar sonra izlendiğinde yine aynı çarpıcı etkiyi bırakacak göndermelere imza atıyor.

Kültürümüzden gelen mesaj kaygılı komedi anlayışı anlaşılan o ki bir şekilde varlığını sürdürmek zorunda çünkü kimi zaman milyonlara gerçeği göstermek adına mesajların kahkahaların içine gizlenmesi gerekiyor.

Kahkaha atmanın onlarca faydası bilimsel bir şekilde ortaya konmuşken, buna karşı çıkanlar geniş bir kitle tarafından eleştiriliyor. Çünkü insanlar eğlenmek istiyor, doyasıya kahkaha atmak kötü düşüncelerden sıyrılmak istiyor.

Gözlerinden yaş gelene kadar gülerken ülke gerçeklerini de tüm çıplaklığıyla karşısında gördüğünde sergilenen çabaların yerine ulaştığını anlamış oluyoruz.

Çünkü Ali Sunal ve ekibi de biliyor ki sadece güldürmek amacıyla yola çıkan işlerin etkisi de bir gülücük kadar oluyor. Önemli olan o kahkahaların arkasına gizlenmiş olan mesajı verebilmekte, milyonlara bu duyguyu geçirebilmekte...