Sosyal Sigortalar Kurumu'nda memurdu, 18 yıl SSK'da devlet memurluğu yaptı ve sonra işinden ayrıldı. Renkli hayata adımını atması da işte tam o sıralarda oldu. 1970'te Huysuz Virjin olarak sahneye çıkmaya başladı. Başlarda küçük yerlerde çıktı, belki de tek amacı biraz kafasını dağıtmak ve biriktirdiği hikayeleri insanlarla paylaşmaktı.
Ancak renkli kişiliği öylesine baskın ve yıllar içerisinde öylesine bastırılmıştı ki kabına sığmadı… Sonra bir gün talih kuşu başına konmaya karar verdi. Seyfi Dursunoğlu olarak başlayan hikayesi bundan sonrası için Huysuz Virjin olarak değişmek üzereydi.
Televizyonun tek bir kanaldan ibaret olduğu dönemde Öztürk Serengil'in yarışma programına davet edildi. Türkiye'de herkesin aynı kanalı seyrettiği bu dönemde Huysuz Virjin'in Öztürk Serengil'e verdiği esprili cevapları gördükten sonra herkes ondan bahsetmeye başladı.
Dönemine renk katmayı başardığı için dikkat çekti, kalitesini ortaya koydukça daha da yükseldi. Gün geldi kendi adını taşıyan şovları sundu. Dansları ve esprileriyle ilerleyen yaşına rağmen ne kadar zinde kalınabileceğini herkese gösterdi.
Geç çıktığı sahneleri uzun yıllar bırakmadı. Kendisini mutlu ve enerjik hissettiği ekranlardan renkli kişiliği nedeniyle! uzunca bir süre ayrı kalsa da karalar bağlamadı.
Kıyafetlerini kendisi diken hazırcevaplılığıyla herkesi kendisine hayran bırakan on parmağında on marifet Huysuz Virjin'in hayatında Armağan Çağlayan'ın özel bir yeri var.
Seyfi Dursunoğlu'nu milyonlara tanıtan Huysuz Virjin Şov'un metinlerinde imzası bulunan Armağan Çağlayan ona olan sevgisini şu sözlerle dile getiriyor:
"Seyfi Dursunoğlu'yla tanıştığımda gencecik, çiçeği burnunda bir televizyoncuydum. Yazdığım bir metin dikkatini çekince kendimi onun evinin bahçesinde buldum. Sonra çok anlaştık, beraber 350 bölüm boyunca çalıştık. Kusura bakmayın ama hayat burada bana biraz torpil geçti. 'Huysuz' bana hepinizden biraz daha fazla şey öğretti. Hepsi için sevgi, saygı, minnet ve hayranlıkla…"
Çağlayan'ın adı, Virjin'in hayatında böylesine önemli bir yerde olunca onun hayat hikayesini anlatacak filmde de yine onun adının olması tesadüf değil.
İlk olarak bu yılın Şubat aylarında Huysuz Virjin'in hayatının film olacağına dair haberler çıktığında filmin danışmanı olarak Armağan Çağlayan ismini görmüştük.
Virjin'in hayatını yakından deneyimlemek isteyenlerin merakla beklediği projeyle ilgili en taze haberi yine Armağan Çağlayan verdi.
Twitter hesabı üzerinden; "Huysuz Virjin filminin sinopsisi yazıldı, bitti. Çok heyecan verici… Şimdi sıra senaryoda. Sanırım şahane bir biyografi geliyor" sözlerini paylaşan Çağlayan, böylelikle filmin kalbi olan senaryoya geçilmek üzere olduğunu söyleyerek Seyfi Dursunoğlu'na ne kadar saygı duyduğunu bir kez daha gösterdi.
Sadece yaşantısıyla değil mirasının neredeyse tamamını Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı'na bırakarak ölümünden sonra da kendisinden söz ettiren ve insanların sevgisini kazanmaya devam eden Seyfi Dursunoğlu'nun hayatını anlatacak bir yapımın bir an önce gelmesini sabırsızlıkla bekliyoruz.
