Hayatın akışını izlemek demek geçmiş hataları doğru sorgulamayı sağlayan bir zorunluluk aslında… Öylesine akıp gitmesine izin verirsek yılların sonunda elimizde hiçbir şey kalmadığını görüp hayret edebiliriz!
Geçmişte doğru düzgün vedalaşıp kapatamadığınız defterlerin yıllar sonra yeniden açılıp sizlere ''umut'' diye sunulduğuna tanıklık edebilirsiniz mesela…
Çevremizde neler olup bittiğini anlamak için hayatın içinde olmak sorunlara ve sorulara dokunmak zorundayız. Kafamızda adımlarımızın netleşmesi adına yapmalıyız bunu…
İnsanoğlu için bilgilenmek, atacağı adımları daha doğru kestirebilmek adına son derece gerekli...
Yaşantınızı düzgün sürdürebilmek adına size sunulanları kabul edip hiç üretmeden işleyişe dokunmadan yaşamayı kabul etmemek gerekir.
Kabul etmek gerek Türkiye''nin gündemi öylesine karışık ve iç içe geçmiş bir yapıda ki yaşananları takip etmek ve bunlara göre bir yön tayin etmek inanılmaz zor...
Her dönem kalabalık ve yoğun bir gündeme uyandığımız ülkemizde hepsi bize dair ve hepsi de birbiriyle ilişkili yüzlerce gündem maddesi arasından kendimize en lüzumlu gördüklerimizi alıp bunlar üzerine yorumlar yapıp adımlarımızı bunlara göre atıyoruz.
Bir kere değişim hızı inanılmaz şaşırtıcı, gün içerisinde hayati öneme sahip konu başlıkları hayatımıza jet hızıyla girip sonrasında önemini yitirebiliyor. Ya da hayatınızın hiçbir noktasına temas etmeyecek bir konu başlığı günlerce tartışma konusu olabiliyor.
Hayatın akışını iyi gözlemleyebilmek ve zaman zaman da müdahale edebilmek adına çeşmenin başında oturmanın önemi büyük… Bunun için de ya sorulara ve sorunlara çok erken uyanmanız gerekiyor ya da çeşmeyi sizin inşa etmeniz…
İş işten geçtikten sonra ne kadar etkili müdahale etseniz de bir işe yaramayacağını bilmeniz gerek…
Hayatın akışı içerisinde kendimizi ve yolumuzu kaybetmemek adına daha çok bilgi ve deneyimle sarıp sarmalamalıyız kendimizi böylece karşımıza çıkacak sorunları daha kolay çözebilir, çevremizde bizi kandırmak isteyenlerin tuzaklarını yok edebiliriz.
Verilen sözlerdeki tutarsızlığı yakalar sözlerini tutmayan insanların ne hale geldiğini kendi gözlerinizle görürsünüz.
