Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte çok daha kolay bir hale gelen röportaj işi, eline bir mikrofon alan herkesin cep telefonuyla bile yapabileceği bir içerik yöntemi haline geldi. Video kanallarının artmasıyla çok da popüler bir hale gelen sokak röportajları kimi zaman gerçekten çok çarpıcı lafların edildiği bir mecra oldu.

Her ne kadar teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişiyor olsa da kişilerin seslerini kalabalıkların içerisinde duyurması da bir o kadar zorlaşıyor. Yığınların benzer sesler çıkardığı bir ortamda, farklı bir sesin yankılanması çoğu zaman hoş karşılanmıyor. Pek çok konuda fikir beyan eden kişileri izledikçe lafların içerdiği anlamlara burun kıvırıyor ve sadece yorumcunun tipiyle ilgilenmeye başlıyoruz.

Şimdilerde yapılan iş, bir dönemin sokak röportajlarına kıyasla çok daha farklı, şimdilerde minicik çocukları boyundan büyük laflar ederken görüyoruz. Her ne kadar kendisini bir heyecan fırtınasına kaptırarak konuşsa da pek çoğunun yaşından büyük laflar ettiğini belirtmek gerek...

Sonuç olarak röportajlarda yapılan açıklamaların gündem belirleyebildiğini görüyoruz... Hemen her konuda fikir sahibi insanlarımızın bazı konularda sadece laf söylemiş olmak için konuştuğuna tanıklık ediyoruz. Çok önemli bir gündem konusu hakkında fikir sahibi olmadıklarını görüyor ancak söz sahibi olmaktan çekinmediklerini hayretler içerisinde izliyoruz.

Sokağın sesini duymak iyi geliyor çoğu zaman... Bazen de insanımızın yaşananlardan böylesine uzakta kalışına hayret ediyoruz. Bu coğrafyada yaşayan insanların hayata bakış açılarının il il değiştiğini görüyoruz kimi sokak röportajları sayesinde... Aynı konuya çok farklı açılardan bakılabildiğine şahitlik ediyoruz.

İşte tam da bu farklılıklar içerisinde birkaç çocuk çıkıyor ve gündemi ne kadar yakından takip ettiğini büyük büyük laflar ederek gösteriyor bize...

Yok olanın kendi geleceği olduğunun bilinciyle konuşuyor, anlamsız laflar etmiyor doğrudan konuşuyor. Endişelerini aktarıyor yaptığı araştırmalardan karşısına çıkanlar ışığında konuşuyor. Sosyal medyaya düşen başlıkların arkasına da bakıyor.

Sırf kulaktan dolma bilgilerle geçmiyor mikrofon karşısına!

Belki de tam da bu yüzden haberi çocuktan almanın ne kadar önemli ve gerekli olduğunu anlıyoruz.

Mersin''de bir sokak röportajında "Bir şey söyleyebilir miyim" diyerek söz isteyen çocuk, "Abi bizim gerçekten bu ülkede bir geleceğimiz yok" diyerek ekonomiyi ve asgari ücrete yapılan zammı eleştiriyor.

15 yaşındaki bir lise öğrencisi, "Bu ülkeyi biz değiştireceğiz, bu ülkeyi terk etmeyin, biz Türklükten gurur duyup, Türkiye''de yaşamaktan nefret eden gençler olduk. Ya, biri olmadı öbürünü seçeriz, öbürü olmadı öbürünü seçeriz ama değiştireceğiz, vazgeçmeyin" diye sesleniyor ağabeylerine ve ablalarına...

14 yaşındaki bir başka çocuksa ekonomik krizden, "Ekmek 4 lira, okula gidişim günlük 20 lira" sözleriyle yakınıyor.

Çocuklar gelecekleri için daha yüksek sesle konuşmaya devam ediyor ve ''çocuktan al haberi'' demekten vazgeçmiyor.