Ankara'da F.T. adlı ev sahibi kira sözleşmesi sırasında imzalattığı 'tahliye taahhütnamesi' ile kiracısı K.Y.'ye karşı tahliye davası açtı.
Ancak kiracı K.Y., tahliye taahhütnamesinin boş olduğunu ve sonradan ev sahibi tarafından doldurulduğunu iddia ederek, davanın reddini talep etti.
Mahkeme, tahliye taahhütnamesini geçerli sayarak, kiracı hakkında tahliye kararı verdi. Karar, Yargıtay 3'üncü Hukuk Dairesi tarafından da onaylandı.
Yargıtay'ın kararında, davalı kiracının tahliye taahhütnamesine imza atarak, ev sahibine istediği tahliye tarihini yazma yetkisi verdiği ve sonucuna katlanmak zorunda olduğu belirtildi.
Ayrıca, taahhütnamenin kiralanan mülkün tesliminden önce verildiği veya sonradan ev sahibi tarafından doldurulduğu iddiasını ispat yükümlülüğünün de davalı kiracıda olduğuna hükmedildi.
Konuyla ilgili olarak görüş bildiren Avukat Senem Yılmazel, tahliye davalarında artış yaşandığını belirterek, Yargıtay'ın bu konuda yerleşik içtihat oluşturduğunu ifade etti.
Yılmazel, tahliye taahhüdünün kira sözleşmesiyle aynı tarihe sahip olması durumunda geçersiz olduğunu, ancak kiracının boş bir tahliye taahhüdü vermesinin ev sahibi lehine bir belge olduğunu vurguladı.
