Gebe depremzedeler için hayati uyarı!

Gebe depremzedeler için hayati uyarı!
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ayşegül Yıldırım, gebe depremzedeler için hayati bir uyarı yaptı.

Deprem bölgelerindeki gebeler için önemli uyarılarda bulunan Dr. Ayşegül Yıldırım, “Sağlık sadece fiziksel hastalık olmaması hali değil, ruhsal olaraktan yeterli desteğin gebelere sağlanması gerekiyor. Mutlaka hem gebelik döneminde hem de lohusalık döneminde uzun bir süre psikolojik açıdan desteklenmeleri ve gerekli durumlarda mutlaka tedavi almaları gerekiyor” dedi.

“ERKEN DOĞUM ORANLARINDA ARTIŞ GÖRÜLECEKTİR”

Op. Dr. Ayşegül Yıldırım, depremin uzun yıllar sonra bile etkilerinin devam edeceğinden bahsederek, “Yakın zamanda yüzyılın en büyük afetlerinden birini yaşadık maalesef, 10 ilimizi ve hepimizi derinden etkiledi. Depremin hem akut sürecinde hem de ilerleyen zamanlarında hem gebelerimiz üzerinde hem toplum üzerinde ciddi etkileri olacaktır. Depremin fiziksel etkilerinden dolayı mutlaka anne ve bebek ölümlerinde bir artış bekliyoruz. Afetten uzun yıllar sonrasında bile erken doğum oranlarında artış görülecektir. Bebeklerde düşük doğum ağırlıkları ve gelişme gerilikleri beklediğimiz sıkıntılar arasında. Bunun dışında hem güvenli temiz içme suyuna hem sağlıklı gıdalara ulaşımda güçlük olması dolayısıyla gebelikler komplike olacaktır. Bu nedenle gebeliğin seyrinde de bir takım sıkıntılar bizi bekliyor. Özellikle diyabet gibi, hipertansiyon gibi kronik hastalığı olan gebelerin gebelik izlemleri aksayacaktır. Mutlaka bunlarla ilgili önlemler alınması gerekiyor” dedi.

“RUHSAL SAĞLIK AÇISINDAN DA ÖNLEMLER ALMAMIZ GEREKECEK”

Yıldırım, depremzede gebeler için hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından önlemler alınması gerektiğini belirterek, “Kalınan toplu yerlerde özellikle barınma koşulları iyileştirilmezse enfeksiyonlar açısından risk bekliyor. Gebelerin zaten bağışıklık sistemleri etkilendiği için izolasyonları sağlanmazsa hem bağırsak enfeksiyonları açısından hem akciğer enfeksiyonları açısından yakın zamanda ciddi sıkıntılar yaşayacağız. Bu süreçte plansız gebelikler ortaya çıkacak. Doğum sonrası normlarda hem lohusa bakımları aksayacak hem de emzirme sorunları ortaya çıkacak. Hem fiziksel sağlık açısından hem de ruhsal sağlık açısından önlemler almamız gerekecek. Özellikle gebeler için izole barınma ortamları sağlamamız gerekiyor. Bu onların daha sağlıklı hissetmesi ve özellikle bulaşıcı hastalıklara karşı onları korumak adına almamız gereken önlemler. Gıda takviyeleri bir şekilde tarafımızca sağlanıyor ama özellikle enfeksiyon açısından sağlıklı, temiz ve hijyenik içme suyunun sağlanması çok önemli, uygun gıda desteğinin sağlanması çok önemli. Çünkü gebelerin uyması gereken bir diyet listesi var, alması gereken kalori miktarı var. Bu kalori alınmazsa düşük doğum ağırlığı, gelişme gerilikleri ortaya çıkabiliyor. Ya da gebenin var olan diyabet gibi komplike hastalığı varsa işi daha sıkıntılı bir sürece sokabiliyor. Bu nedenle mutlaka uygun beslenme ve su koşullarının sağlanması gerekiyor. Bunun dışında her gebenin barınma imkanı sağlandığı ilde uygun bir hastanede bir an önce gebelik takibini devam ettirmesi gerekiyor. Özellikle komplike hastalığı olan gebelerin ilaçlarına bir an önce ulaşımı sağlanmalı ve üniversite hastaneleri gibi daha çok yüksek riskli gebelerin olduğu bölümlerde takibinin yeniden başlaması gerekiyor” diye konuştu. (İHA)

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler
Öne Çıkanlar