"İyi ki WhatsApp var." diye söze başladı Emekli Öğretmen ve devam etti "Sayın Cumhurbaşkanı''mızı dinledin mi?"

"Dur, bir dakika!" diye müdahale ettim, "İnsan bir merhaba der, hâl hatır sorar; sonra ne soracaksa, ne anlatacaksa o konuya girer."

Böyle başladı konuşmamız ve devam etti:

"Haklısın Köşe Yazarı ama ben, seni düşünüp kaygılandığımdan pat diye konuya girdim."

"Hayırdır?"

"Sayın Cumhurbaşkanı''mız "Türkiye''nin kaderini benim milletim belirleyecek. Onlar kendi ülkelerinin kaderini belirleyemiyor, millet sokakta aç açık. Fransa, İngiltere, Almanya öyle" dedi.(1) Sen de Belçika''dasın ya! Aç açık kaldınız mı diye endişelendim. Ne durumdasın, Belçika''ya yayıldı mı aç açık olma sorunu?"

"Sen var ya sen! Bal gibi bilirsin buralarda öyle bir sorun olmadığını. ''Hazır oradayken Belçika, Avrupa gözlemlerini anlat.'' demiyorsun da… Madem istedin, anlatayım. Okurlarım da senin gibi aynı sorunun cevabını merak ediyordur.

***

Bizim çocukların evi Wezenbeek Oppem''de. Bu yörede evlerin çoğu dubleks villa ya da dubleks ikiz ev biçiminde. Tamamı da bahçeli… Dileyen Google Haritalar''da "Wezembeek Oppem" yazarak bu evleri görebilir. İsterseniz aşağıda vereceğim linkten bir emlakçının sayfasındaki evleri de görebilirsiniz. %100 zamlarla muhteşem(!) artış gören asgari ücretlilerimiz almak bile isteyebilir!(2)

Buradaki evlerde en çok dikkatimi çeken, çoğunluğunda evin giriş kapılarının cam ağırlıklı olması. Simav''da ''dayanıksız'' anlamında yerel bir deyim vardır, üfürükten teyyare. Tam da öyle bu kapılar. Üzerinde tek bir kilidi olan; ikinci, üçüncü kilide ihtiyaç duyulmayan kapılardan söz ediyorum. Kapılar cam olmasa bile, bahçelere bakan taraflarda, içeri girip çıkılabilen sürgülü camlar var. Evleri birbirinden sadece çit bitkileri ayırıyor. Yani aralarında duvar, dikenli tel vs. yok.

Bu evlerin arasında yürüyüş yaparken, Mudanya''daki sitemiz aklıma geliyor hep. Sitenin etrafı, duvar ve tellerle çevrili. Tellerin en üstünde de jilet tel denilen bir sistem var. Otoparka ancak plaka tanıma sistemiyle girebiliyorsunuz. Sitenin her tarafına ayrıca güvenlik kameraları yerleştirilmiş durumda. Geçen aya kadar, sadece gece bekçimiz vardı. Bu aydan itibaren 24 saat güvenlik görevlileri olacak. Bitmedi, apartman kapılarımız da özel kumanda ile açılabiliyor. Hâlâ bitmedi, dairelerimizde de ikişer kilit var. Bu arada kira öder gibi aidat ödüyoruz: 1300 TL.

Şimdi size esaslı bir uzman sorusu: Belçika''da öyle de bizde neden böyle?

Wezenbeek Oppem''den Brüksel merkeze inmek isterseniz metro istasyonuna gidiyorsunuz. "O da ne?" diyorsunuz içeri girer girmez. Güvenlik görevlileri yok, x-ray sistemleri yok, kartınızı basıp geçiyorsunuz. "Basmadan geçsek ne olur?" derseniz bilmem! Basmadan geçeni görmedim ama cezasının çok yüksek olduğunu duydum.

Merkezde gezilecek yer çok. Benim istasyondan çıktığımda ilk dikkatimi çeken sağda solda öylece bırakılmış ''skooter''lar oldu. Belçika''da onlara "Bird" adını vermişler. Bizde İstanbul, Ankara gibi şehirlerde "Martı" adı verilenler var ya onlardan söz ediyorum. Bunlar neden dikkatini çekti diye sorarsanız bir tanesi bile kilitli değil. İşini bitiren bir kenara bırakıp gidiyor. Bizde ise sağlam bir şekilde kilitleme de gör başına gelecekleri.(3)

Şimdi esaslı bir uzman sorusunu tekrar sorabiliriz: Belçika''da öyle de bizde neden böyle?

Şimdi tutar da birisi: "Yazık bu Belçikalılara, güvenlikleri için harcayacak paraları yok. Kapılarını çelikten yaptıramıyorlar, çift kilit takamıyorlar. Geçtik güvenlik görevlisini, bahçelerine, duvar ördüremiyorlar, jiletli tel çektiremiyorlar; ''Martı''larına zincir bile alamıyorlar. Aç açık bunlar!" derse şaşırır mıyım? Elbette hayır! Konuya karışır mıyım? Aç açık kimse olmadığını bildiğim halde "Bana ne?" deyip Emekli Öğretmen''e havale edip ortadan kaybolurum.

Yalnız bir sorun var burada: Hava çok soğuk. Gezip dolaşıp eve girdiğimizde sıcacık bir havayla karşılaşmak çok mutlu ediyor insanı.

Bu yazdığım cümleden sonra "Hani donacaklardı?" diye doğal gaz sorununu dile getirmeyin. Bakın burada öyle bir konu konuşulmuyor. Bence -illa soracaksanız- sizin o soruyu soracağınız yer belli. Bana sormayın, isterseniz Emekli Öğretmen''e cevabı kimden alacağınızı sorabilirsiniz.

Siz bana soracaksanız Belçika haberlerinde neler var onları sorun. Ben sizin için Brussels Times gazetesine şöyle bir göz attım. İşte birkaç manşet:

Tihange 2 nükleer reaktörü, 40 yıllık hizmetin ardından Salı akşamı kalıcı olarak kapatılacak.

27 Ocak''taki Holokost Anma Günü vesilesiyle, Bois de la Cambre''de üç anıt plaketi açıldı.

Bu hafta sonu Brüksel''de ne yapmalı: 27-29 Ocak

İsteyenlere aşağıda linkini de veriyorum.(4)

Politikacılardan haber soruyorsanız, bir haber bile yok. Geçen geldiğimde tanıştığım Belçikalı komşuya "Politik haberler hiç mi olmaz?" diye sordum. "Ara sıra olur." dedi.

"Bu demeçlerdeki hakaret, ötekileştirme, tehdit, nefret oranları nedir?" dedim.

Bir önceki gelişimde olduğu gibi yine cevap vermedi, sadece güldü.

Benimse içim acıdı."

------------

House for sale - wezembeek-oppem (1970) - Immoweb

bird scooter to brussel - Bing images

https://www.brusselstimes.com/

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esenyurt''ta yaptığı konuşmada The Economist dergisinin seçim analizine tepki göstererek, "Türkiye''nin kaderini benim milletim belirleyecek. Onlar kendi ülkelerinin kaderini belirleyemiyor, millet sokakta aç açık. Fransa, İngiltere, Almanya öyle"

https://twitter.com/ilk_57/status/1607091049586954240?s=43&t=WWSyKe477xtzb16ooe3q1g

https://www.trthaber.com/etiket/belcika/

bird scooter to brussel - Bing images

House for sale - wezembeek-oppem (1970) - Immoweb