Meral Akşener'den Varlık Fonu tepkisi: "Ne olduğu belirsiz bir yapıya dönüştü"

Meral Akşener'den Varlık Fonu tepkisi: "Ne olduğu belirsiz bir yapıya dönüştü"
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Karar TV'de katıldığı canlı yayında Varlık Fonu hem kuruluş aşamasında, hem de sonra çıkan kanun ile Hazine’ye paralel bir hale geldiğini ifade ederek "Varlık Fonu 96 yıllarında Norveç’te petrol ve gaz bulunması nedeniyle kuruldu. Biz ise var olanları sistemin içine koyarak, ne olduğu belirsiz bir yapıya getirdik" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Karar TV'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

Umreden gelenlerle ilgili karantina uygulanabilseydi en başında. Özellikle İran sınırı başta olmak üzere sınırlarımızda tedbirler alınabilseydi daha farklı bir sonu içle karşılaşabilirdik. Bizim ekonomimiz korona ile kırılgan bir aşamada karşılaştı. 

"SALGIN SONRASI EKONOMİ İLE İLGİLİ PROBLEMLER ORTAYA ÇIKACAK"

Sağlık ordusu dediğimiz insanlar, canla başla mücadele ediyor burada başarılıyız. Milletimiz de talimatlara olabildiğince uydu. Dolayısıyla hem insanlarımız hem de sağlık çalışanları mücadele konusunda başarılı. Ancak bu salgın, bizlerin uyarıları dikkate alınsaydı bu seviyelerde olmayabilirdi. Biz vaka sayılarında 7’nciyiz. Vaka sayılarında bir belirsizlik var. İnşallah bu salgın mümkün olduğunca az hasarla atlatılabilirse, ekonomi ile ilgili problemler ortaya çıkacak. Ben sayın Erdoğan’a cumhurbaşkanı sıfatı ile siyasi parti genel başkanları ile ister tek tek ister bir arada görüşmede bulunmasını önerdim. Hala bu talebimde ve önerimde ısrarlıyım.

DOLARIN DURUMU

Şimdi, biz 16 Nisan 2017 yılında bir sisteme geçtik. 2017 yılında bu yana herkesin cebinden 8 bin lira gitti. Gayri Safi Milli Hasıla tek başına 8 bin 500 dolara düştü. Şimdi damat bakan, sürekli olarak paketler açıklıyor fakat o paketlerin reel sektör, çalışanlar, 211 bine yakın esnaf kapandı, bunların çalışanları ve küçük esnaf, yüzde 90 istihdam yaratan yerler, bunlarla ilgili ne yapısal ne de diğer şekilde bir paket yok ortada. Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi gitti, yapmayın etmeyin dediler.

İşsizlik fonu vardı, o da yok. Merkez Bankası şu anda devlet tahvilini satın aldı. Varlık Fonu diye anlamadığımız ayı bir alan var. Bütün bunlara baktığımız zaman, zaten yüzde 15 işsizlik var. Ben koronadan önce büyükşehirleri gezmeye başladı. Buralarda gördüklerimi hükümet ile paylaştım. Mesela müşterinin alım gücü düşmüş. Mesela bu kasapta da kuruyemişçi de de aynı.

Kazak satan yerde de aynı. Ürünlerin geliş fiyatında ciddi yükselmeler var. Dolayısıyla cirolar yerinde kalıyor ancak kar oranı ciddi anlamda düşüyor. Koronadan önce söylenen şey şuydu, ne olur bu kiralardaki stopajı bir şekilde çözdürün. İşsizlik ve EYT’liler sorunu vardı. Mesela EYT’liler erken emeklilik gibi görüldü ancak daha ucuz iş gücü sebebiyle işlerinden çıkarıldılar. Yevmiye ile çalışıyorlardı.

"KEPENK KAPATTIRILAN ESNAFA DEVLET 10 BİN LİRA PARA VERMELİDİR"

Şimdi biz koronaya bu tabloda yakalandık. Damat bey bakan olduğundan beri 8-9 paket açıklandı. Burada öncelik sıralaması var. Türkiye hizmet ve inşaat sektörüne kaydı. Biz inşaat yönelinmesin demiyoruz ancak yanlış bir planlama var. Mesela yarını kurtarmak için şu mutlaka yapılmalı, kepenk kapattırılmış esnafların istihdamlarını garanti altında tutmak için, çalışan başına devlet 10 bin lira para vermelidir. Bunun 1 yılı ödemesiz olmalıdır, faizi 10 bin lira tutuyor Türkiye için.

Bu yollar, tüneller gibi cebimizden giden paranın 3’te 2’si gibi paraya tekbul ediyor. Bunu hemen 1 yıl sonra da heömen faizi alınabilir. Daha enterasanı ihracatçı çok zor durumda. Bu insanların ürettikleri ara mamuller var. Bunlar gümrükte bekliyor. Devletin ihracat yapan firmalara da yardım etmesi gerekiyor. Türkiye’nin bel kemiği olan sanayi alanları var, oralarda da devlet hisselerini satın alarak, sözleşme şöyle yapılmalı. Alınan fiyattan hisseler zamanı geldiğinde geri verilmeli.

"VARLIK FONU HAZİNE'YE PARALEL BİR YAPI OLUŞTURUYOR"

Varlık Fonu hem kuruluş aşamasında, hem de sonra çıkan kanun ile Hazine’ye paralel bir hale geldi. Mesela Çaykur’un fon içerisindeki pozisyonuna baktığımız zaman zarar etmiş. Biz Varlık Fonu’nun kuruluş biçimine karlıydık. Varlık Fonu 96 yıllarında Norveç’te petrol ve gaz bulunması nedeniyle kuruldu. Biz ise var olanları sistemin içine koyarak, ne olduğu belirsiz bir yapıya getirdik. Varlık Fonu borçlanma alıyor ama garantiyi Hazine veriyor. Ben rahmetli Özal’ın kurduğu fonları hatırlıyorum, şirketlerin fonun içerisine koyması Danıştay denetiminden uzak tutulma amacı. Mali sistem açısından bu Varlık Fonu sakıncalı, çünkü Hazine’ye paralel bir yapı oluşturuyor. Özal dönemindeki o fonların, sonraki aşamalarda Varlık fonundaki endişelerin karşılığı bulunması ile Hazine’ye devredildi ve Meclis’in denetimine açıldı.

Ayrıntılar geliyor... 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar