HDP'nin ana sloganı “Bu ülke bizlerin. Bizler yöneteceğiz” olarak belirlenen kongresinde eski eş genel başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın cezaevinden gönderdiği ortak mesaj okundu.
Mesajda HDP Nuh’un Gemisi’ne benzetilerek şu ifadeler yer aldı:
“Bu gemi yeni yaşamı kurmak üzere ağır ağır yanaşıyor limana. Biliyoruz yolculuk çok çetin geçti. Gemimiz ağır darbeler aldı. Kaptanlarımız, deneyimli mürettebatımızla birlikte tutuklandı. Ne kaptan köşkü boş kaldı ne de makine dairesi. Nemrud’un partisi şimdiden üç parçaya bölündü ama Nuh’un gemisi dimdik ayakta. Bu gemiyi inşa edene de yürütene de aşk olsun. Şimdi hedef halkın iktidarını kurmaktır. Zindandayız şimdi ama bilin ki yüreğimiz yangın yeri. Gençler biz direnmeyi sizden öğrendik. Dik durmayı sizden kadınlar, analar. Yüreğimiz ruhumuz sizlerle. Her birinize ayrı ayrı kucak dolusu selamlarımızı gönderiyoruz. Yolun açık rüzgarın bol olsun Halkların Demokratik Partisi.”
Yabancı konukların anons edilerek çağrıldığı kongreye yeni parti kurma çalışmalarını sürdüren Ali Babacan da mesaj gönderdi.
Kongrede konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, “Sesiniz İmralı’ya, Öcalan’a ulaşmıştır” diyerek, HDP’nin AKP-MHP ittifakıyla çöktürülmek istendiği ancak dimdik ayakta kaldıklarını ifade etti.
‘İDLİB’DEN ÇIKIŞIN YOLU DOLMABAHÇE’
HDP Eş Başkanı Pervin Buldan ise her türlü engellere rağmen seçimlerde barajları yıka yıka geldiklerini, tüm tuzakları boşa çıkardıklarını söyledi. Buldan, “Bizler bu ülkeyi yöneteceğiz ve yönetmeye geliyoruz. Halklarımız demokrasi baharını mutlaka yaşayacaktır. İmralı’nın kapısı mutlaka demokratik çözüme açılacak. İdlib’den çıkışın tek yolu Dolmabahçe mutabakatına dönüştür” diye konuştu.
ÇÖZÜM SÜRECİ ÇAĞRISI
Kongrede konuşan yeni eş genel başkan Mithat Sancar, “Barış olmadan huzur olmaz, barış olmadan demokrasi olmaz” diyerek iktidar ve muhalefete çağrıda bulundu. “İmralı’nın yolunu açın ki barışın yolu sonuna kadar açılsın” diyen Sancar, şunları söyledi:
“Mutabakat arıyorsanız gelin Dolmabahçe Mutabakatı ile yürüyelim. Yok diyorsanız gelin yeni mutabakat yapalım. Mutabakat Astana’da Moskova’da değil bu topraklarda sağlanır. Gelin masa Ankara’da kurulsun. Üzerimize düşeni yapmaya hazırız”
