Dr. Esra, "Gebelik döneminde yaşanan bir dizi önemli hormonal ve fizyolojik değişiklikler nedeniyle tiroid hormonları etkilenebiliyor.
Boynun hemen önünde adem elması denilen kıkırdağın hemen altında bulunan ve metabolizmayı düzenleyen hormonlar salgılayan tiroid bezinin çalışması da gebelik sırasında değişebilmektedir. Hamilelikte hem tiroid bezinin fonksiyonlarında hem de şeklinde bazı önemli değişiklikler görülebilmektedir" dedi.
Tiroid hastalığının hem anneyi hem de bebeği etkiyebildiğinin altını çizen Dr. Esra, "Özellikle altta yatan bir tiroid hastalığı olanların ya da ailesinde tiroid hastalığı hikâyesi olanların gebelik planlarken ve / veya gebe olduğunuzu öğrendiğinde en kısa zamanda gerekli incelemeler için hekime başvurması gerekir" şeklinde konuştu.
"HAMİLELİKTE GUATR BELİRTİLERİ ÖNEMSENMELİ"
Dr. Esra, "Hamilelik esnasında oluşan guatr belirtilerini; sinirlilik, ellerde titreme, terleme, çarpıntı, kabızlık , konsantrasyon sorunları , uykusuzluk , soğuk ve sıcağa hassasiyet , kas krampları şeklinde sıralayabiliriz" ifadelerini kullandı.
Tiroid’e karşı hem annenin hem de bebeğin sağlığı açısından yakın takip gerekir
Dr. Esra, "Tiroid bezinin az ya da çok çalışmasına bağlı olarak ortaya çıkabilen hastalıklar gebelik dönemi için ayrı bir önem taşıyor. Özellikle daha önce tiroid hastalığı nedeniyle tedavi edilen kişiler, guatr hastalığı olanlar ya da tiroid hastalığı olan bebeği olan kadınların daha dikkatli olması gerekiyor. Bunun yanında bir otoimmün bozukluğu olanlar, ailesinde Graves hastalığı veya Hashimoto gibi otoimmün tiroid hastaligi öyküsü bulunanlar, Tip 1 diyabet hastalığı olan kadınlar, yüksek doz boyun radyasyonu veya hipertiroidizm tedavisi görenler gebeliği sırasında tiroid rahatsızlığı için diğer kadınlara göre daha yüksek risk altındadır. Bu durumda gebelik planlarken ve/ veya gebe olduğunu öğrendiğinde en kısa süre gerekli incelemeler için hekime başvurmalıdır" dedi.
