Hadi Özışık 3 hafta sonra Sedat Peker ve Süleyman Soylu hakkında neler söyledi?

Hadi Özışık 3 hafta sonra Sedat Peker ve Süleyman Soylu hakkında neler söyledi?
Hadi Özışık, Sedat Peker'in iddiaları ve Süleyman Soylu ile ilgili yaptığı açıklamada "Sizin huzurunuzda kendimle hesaplaşmak istiyorum" diyerek 3 haftalık bir sessizliğin ardından açıklamalarda bulundu. 

"Üzerime hiç vazife olmayacak bir konuda işgüzarlık yaptım. Bu işgüzarlığım sebebiyle 30 yıllık dostum Süleyman Soylu'yu hiç haberi olmayan bir konuda zor durumda bıraktım. Ona yapılan itibar suikastinin ana sebebi ben oldum" diyen Hadi Özışık,  "Süleyman Soylu'ya kumpas kurduğum iddiaların, Sedat Peker ile Süleyman Soylu arasında aracı olduğum rezil iddialarını asla kabul etmiyorum" dedi. 

Sedat Peker'in görüntülü görüşmesini yayımladığı gazeteci Hadi Özışık, Youtube kanalından günler süren sessizliğini bozdu.

Hadi Özışık'ın açıklamaları şöyle:

"İŞGÜZARLIK YAPTIM"
 
Organize suç örgütü lideri olsun ya da olmasın hakkında türlü iddialar olan, ülkesini bırakıp kaçan biriyle irtibat halinde oldum ve mesafemi korumadım, bu konuda hatalıyım. Evet gazeteci herkesle irtibat halinde olur ama mesafeyi korumak şartıyla. Ben bu mesafeyi korumadığım için hatamı kabul ediyorum ancak ne kimseyi sattım ne vatanıma milletime ihanet ettim. Bu suçlamayı asla kabul etmiyorum. Hele Süleyman Soylu'ya kumpas kurduğum iddiaların, Sedat Peker ile Süleyman Soylu arasında aracı olduğum rezil iddialarını asla kabul etmiyorum.

Üzerime hiç vazife olmayacak bir konuda işgüzarlık yaptım. Bu işgüzarlığım sebebiyle 30 yıllık dostum Süleyman Soylu'yu hiç haberi olmayan bir konuda zor durumda bıraktım. Ona yapılan itibar suikastinin ana sebebi ben oldum.

Sedat Peker bugüne kadar ne diyordu? Süleyman Soylu'ya ağza alınmayacak hakaretler ediyor değil mi? Peki biz hangi Sedat Peker'e inanacağız? Geçmişte söyledikleri mi doğru yoksa şimdiki mi? Şimdi size Sedat Peker'in Süleyman Soylu ile söylediklerini dinletmek istiyorum, bakın neler söylüyor.

Ne diyor İçişleri Bakanı ile hayatımda bir kere yan yana gelmedim, özel dostluğumuzu gerektirecek bir ortamımız olmadı. Ama şimdi ne diyor? 30 yıllık dostluğumuz vardı diyor. Ben kendi ifadesi ile şunu söyleyeyim "Ne değişti de Sedat Peker Süleyman Soylu'ya saldırmaya başladı?" Çok yorum yapmayacağım çünkü herkes bir yorum yapıyor. Ben Sedat Peker'in çelişkisini ortaya koymak için anlatmıyorum, ben size süreci anlatıyorum.

"EMRİN OLUR AĞABEY"

Bu videodan sonra Facetime'dan arayan bir kişi "Reisim Sedat Peker sizinle görüşmek istiyor" dedi. Süleyman Soylu ile ilgili videoda söylediklerini bana da tekrarlıyor ve birilerinin İçişleri Bakanı'nı üzerine çekmek istediğini söylüyor. Bu ne anlama geliyor? Sedat Peker bu açıklamadan sonra neden beni aradı sizce durup dururken? O kadar net ki, benim üzerimden Soylu'ya mesaj göndermek istiyor. Yaşadıklarını, yeni yaşadığı yerleri ve kendi hayatıyla ilgili bir şeyler anlattı. Ben dinlemekle yetindim, o konuştukça gazetecilik iştahım kabardı. Kendi kendime "Sedat Peker ile bir röportaj mı yapsam?" dedim ve bu talebimi ona ilettim. "Emrin olur ağabey" dedi. 
 
Gün ve saat konusunda kendisine döneceğimi söyleyerek telefon görüşmemizi sonlandırdım. Sedat Peker'in anlattıkları, hikayesi, hakkında bir dosya olup olmadığını bilmiyoruz. Aynı gün Süleyman Soylu'yu aradım ve Sedat Peker ile röportaj yapmak istediğimi söyledim. Soylu da bana "İşine bak" dedi ve telefonu kapattı. 

Soylu ile aramızda geçen birçok görüşmede Sedat Peker adı bir daha geçmedi. Bir daha Sedat Peker desem Soylu benimle olan dostluğunu bitiriverecekti, huyunu bildiğim için bir daha P harfi bile demedim. Zaten bayramda aradığımda "O adamla irtibatta olduğunu bilmiyordum" diyerek benimle irtibatını kopardı.

SÜLEYMAN ÖZIŞIK DETAYI

Herkes bir de Süleyman Özışık'ın neden işin içinde olduğunu soruyor. Ben Süleyman Soylu ile görüştükten sonra kardeşim Süleyman Özışık ile görüştüm ve bunları anlattım. Süleyman bana dedi ki "Ağabey ben Ankara'dayım. Peker ile ilgili iddiaları araştırdım ama Peker ile ilgili bir dosya bulamadım. Ama Soylu'nun bildiğini biz bilemeyiz, bence de röportaj yapma." dedi.

Ben bunun üzerine Sedat Peker'i arayarak uygun bir dille röportaj yapamayacağımı söyledim ve bu meseleleri kapatmamız gerektiğini, röportajın kendisine zarar vereceğini söyledim. Soylu'dan bahsetmemem gerektiği için birtakım argümanlar sundum. Bunun üzerine bana "Ankara'daki dostun mu istedi röportaj yapmamanı?" diye sordu. Ben de gülerek "Seni seviyorlar bence, kardeşim Süleyman da Ankara'da araştırma yapmış ve seninle ilgili bir sorun olmadığın söylüyor" diyerek sakinleştirici bir cümle kurdum. Madem konuşmamızı gizlice kaydetti, elindeki kayıtlardan bu konuşmalarımızı da yayımlasın.

"YÜZLEŞMEYE GELDİM"

Bütün bunları neden anlattım? Sizin huzurunuzda kendimle yüzleşmeye geldim ve birtakım gerçekleri de anlatmam gerekiyordu. Gazeteci olarak düştüğüm hata bana çok pahalıya mal oldu. Benim ya da kardeşimin bahsedilen konularla ilgili bir girşimim olmadı. Ben bir işgüzarlık yaptım, tüm suçum bu. Vatan, millet sattım gibi ifadeleri reddediyorum. Hesabımı size ve Allah'a veririm, rabbim de şahittir. Bana kızmak ve tepki vermekte haklısınız. Başta Süleyman Soylu olmak üzere herkesten özür diliyorum ama en büyük özrümü sizden diliyorum. Hakkınızı helal edin."

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler
Öne Çıkanlar