Kimsenin bilmediği tehlike: Her gün istemeden yeniyor!

Kimsenin bilmediği tehlike: Her gün istemeden yeniyor!
Hemen her evde bulunan plastik et doğrama tahtaları hakkında önemli bir uyarı geldi. Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, evlerde et doğramak için kullanılan plastik tahtaların sağlığı tehdit ettiğini belirtti. Doğranan ete az da olsa mikro plastik partikül karışabileceğini söyleyen Gündoğdu, bu şekilde yenen etin sağlığa zararlarını anlattı.

Özellikle Kurban Bayramı''nda çok sık kullanan plastik et doğrama tahtalarının önemli bir risk barındırdığı açıklandı. Bu alanlar üzerinde doğranan ete karışan mikro partiküllerin ileride çok ciddi sorunlara neden olabileceğini belirten uzmanlar, vatandaşları dikkatli olması için uyardı.

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, plastik tahtada doğranan yaklaşık 250 gramlık ete, aşınma sonucu 35-40 civarı mikro plastik partikül karıştığını, bu tahtalarda doğranan gıdaların pişirilmesiyle plastikteki zehirli kimyasalların sağlığı tehdit ettiğini söyledi.

Plastiklerin insan kanına, akciğerine hatta plasentaya kadar ulaştığına yönelik son dönemde dünya genelinde çok sayıda çalışmanın ortaya konulduğunu hatırlatan Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, plastik doğrama tahtaları gibi birçok plastik ürünün aşırı kullanımının buna neden olduğunu belirtti.

Konuyla ilgili yakın zamanda bilim insanlarının Orta Doğu ülkelerinde yaptığı bir araştırmayı aktaran Doç. Dr. Gündoğdu, hane halkının ya da işletmelerin kullandığı plastik doğrama tahtasında doğranan yaklaşık 250 gramlık bir ete, 35-40 civarı mikro plastik partikül karıştığını kaydetti. Gündoğdu, "Bu plastikler de gıdanın tüketilmesiyle birlikte insan vücuduna alınarak sağlık riski oluşturuyor. Ayrıca bu tahtalarda doğranan gıdaların pişirilmesiyle birlikte plastiklerdeki zehirli kimyasallar da gıdaya bulaşıyor, sağlığı tehdit ediyor. Bu ürün yerine ahşap, mermer, metal ya da cam gibi alternatif diğer malzemeler kullanılabilir.

Özellikle et olarak satır kıyma ve kokoreç gibi ürünlerde bu risk daha fazla. Örneğin kıyma, satır yerine makineden geçirilerek yapılırsa plastik kaynaklı sağlık riskini sıfıra indirmiş oluruz" dedi. Plastik malzeme üzerinde doğranan salataların suyunda kimi zaman plastik partiküllerin yüzdüğünün görülebileceğine dikkat çeken Gündoğdu, "Beyaz ve yeşil renkteki tahtalar kullanılan salata malzemeleri ile benzer renkte olduğu için mikro partiküllerin fark edilmeleri güç oluyor ve tüketiciler bunu tüketmek zorunda kalıyor. Bir kişinin her gün plastik üzerinde doğradığı 250 gram bir salatayı yediğini düşündüğünüzde, günde 35-40 mikro plastik partikülü de yemek zorunda kaldığını söyleyebiliriz. Bu tahtaların içerisine renk verici maddeler de katıldığından kimyasal yükü daha fazla oluyor. Ayrıca bunlar geri dönüştürülmüş plastikten yapıldıysa riskin boyutu daha da artıyor" diye konuştu.

YIKAMAK ÇÖZÜM DEĞİL

Araştırmada, gıdaların plastik doğrama tahtalarında kesildikten sonra yıkanmasının mikro plastik riskini bir miktar azalttığının da tespit edildiğini aktaran Gündoğdu, "Ancak burada yıkama esnasında mikro plastiklerin kanalizasyonla, denizlere, sucul ortamlara transfer olduğunu unutmamak lazım. Dolayısıyla yıkarken belki kendimizi kısmen kurtarmış olabiliriz ama o mikro plastiklerin denizden elde ettiğimiz balıkların midesine ve sofra tuzları da dahil tüm ürünlere ulaşması mümkündür. Aslında biz plastik doğrama tahtasından yemek yaparken bir yandan o yemekte kullanacağımız deniz tuzunun içerisindeki mikro plastiği üretmiş oluyoruz. Bu bir kısır döngüdür" dedi. (DHA)

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar