Belçika'da bakanların hükümeti eleştirmesi yasaklandı: Sansür dolu 'siyasi ahlak genelgesi'

Belçika'da bakanların hükümeti eleştirmesi yasaklandı: Sansür dolu 'siyasi ahlak genelgesi'
Belçika’da Başbakan Alexander De Croo aracılığıyla hazırlanan 'siyasi ahlak genelgesi' kabul görürken, kabine üyelerinin federal hükümetin aldığı kararları kamuoyu önünde açıkça eleştirmeleri resmi olarak yasaklandı.

Avrupa ülklerinden Belçika’da Başbakan Alexander De Croo eliyle hazırlanan ve bakanlar kurulu tarafından onay alan 'Siyasi Ahlak Genelgesi” ile kabine üyelerinin, federal hükümetin almış olduğu kararları kamuoyu önünde açık bir şekilde eleştirmeleri yasaklandı.

Yayımlanan genelgeye göre; bakanların önünde iki seçenek var; Ya hükümet kararlarını eleştirmeyecekler ya da istifalarını sunacaklar.

Belçika medyasında yer alan habere göre; genelge, Yeşil Sol Parti’ye mensup Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter'in, Avrupa Göç Anlaşması ve Başbakan De Croo’nun Avrupa Doğa Restorasyonu Yasası’na yaklaşımını sert dille eleştirmesinin sonrasında oluştu.

'BAŞKA KURUMDAN MAAŞ ALAMAZLAR'

BBC Türkçe'den Yusuf Özkan'ın haberine göre; hükümet bu sebeple genel seçimlere bir yıldan az bir süre kalmışken hükümet içindeki “çatlak seslerin” önüne geçmeyi amaçlıyor. Genelge bazı bakanların, Belçika Posta İdaresi’nden maaş aldığının ortaya çıkması üzerine, Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter tarafından gündeme getirildi. Yeşil Sol Parti üyesi De Sutter, bakanların görevleri sırasında başka hiçbir kurumdan maaş alamamaları gerektiğini vurguladı.

Başbakan Yardımcısı, bakanların görevi bıraktıktan sonra en az 5 yıl, görev alanlarındaki sektörlerde çalışmaması önerisinde bulundu. Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan siyasi ahlak genelgesi, “Hükümet üyelerinin sadece kamu yararını düşünmesi, hiçbir ayrım gözetmeden vatandaşa hizmet etmesi, uygun ve saygılı davranmasını” içeriyor. Genelgede bakanların her zaman parlamentoya dürüst, doğru ve eksiksiz bilgi vermesi, çıkar çatışmalarına dikkat etmesi ve görev süreleri sona erdikten sonra hangi iş tekliflerin kabul ettiklerine dikkat etmeleri gerektiği vurgulandı.

Genelgede, hükümetin genel bir uzlaşma temelinde çalıştığına işaret edilerek, şöyle dendi:

“Hükümet tarafından önemli konularda bir tutum belirlendiğinde, bir hükümet üyesinin kendi yetki alanına giren bir konu söz konusu olduğunda bile kamuya açık çekinceler öne sürmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Temel itiraz karşısında bakanların önünde iki seçenek var; ya hükümetin çizgisini takip ederek olası kararları eleştirmekten kaçınır ya da istifasını sunar.” Kamu yayıncısı VRT’ye bilgi veren kaynaklara göre, koalisyon anlaşması gereği bu zaten hükümet içinde yazılı bir kuraldı.

Ancak son aylarda hüküm içinde bazı anlaşmazlıklar ortaya çıktı. Örneğin, Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter, Belçika hükümetinin de destek verdiği Avrupa Göç Anlaşması’nı sert bir dille eleştirdi.

De Sutter, Başbakan De Croo'nun Avrupa Doğa Restorasyonu Yasası’nın bazı nedenlerinin şimdilik duraklatılması önerisine de tepki gösterdi. Bu nedenle Başbakan De Croo, gelecek yıl yapılacak genel seçimler öncesinde, bakanların kamuoyu önünde tartışmasını önlemek istiyor. Hükümet ortağı Yeşil Sol Parti’nin Eş Genel Başkanı Jeremie Vaneeckhout, Belçika Radyo’suna yaptığı açıklamada, bakanlara yönelik “ya sus ya istifa et” düzenlemesine katılmadığını söyledi.

Bir hükümet üyesinin daha fazlasını istediğini veya her şeyin farklı olması gerektiğini söyleyebileceğini vurgulayan Yeşil Sol Parti lideri, “Artık hiçbir şekilde ifade özgürlüğü olmayan bakanlar var. Yaşamak istediğimiz demokrasinin bu olduğunu düşünmüyorum" diye konuştu.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar