Ali Babacan: Memlekete bakınca içim kan ağlıyor

Ali Babacan: Memlekete bakınca içim kan ağlıyor
AKP'den istifa eden eski Başbakan Yardımcısı ve Dişişleri Bakanı Ali Babacan, katıldığı bir programda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Ocak ayında yeni partisini kuracağını söyleyen Babacan, "Memlekete bakınca içim kan ağlıyor, yeni bir tek adam partisine ihtiyaç yok” dedi. 

Ali Babacan, Şehir Üniversitelerinin kapatılmasıyla ilgili siyasi hesaplaşmanız varsa siyaset zemininde yapılmalı diyerek, "Binlerce öğrenciyi neden mağdur ediyorsunuz?" açıklamasında bulundu.

Ali Babacan parti çalışmalarını yürüttüğü Ankara-Balgat’taki ofisinde Şirin Payzın’ın sorularını yanıtladı.

Babacan’ın 80 dakika süren T24 söyleşisinde öne çıkan bazı başlıklar şöyle: 

"Çalışmalar beklediğimizden uzun sürdü, 2020’ye sarkacak ama bu haftalarla ifade edilecek bir sarkma değil. Partinin adını milletimiz koyacak.  

Ana akım parti olacağız. Kadro partisi olacağız. Türkiye’nin bir başka tek adam partisine ihtiyacı yok. Yüzde birlik bir kesimin bile haklarını koruyacağız. Türkiye’nin ihtiyacı katılımcı ve çoğulcu demokrasi…

 Eğer siyasi hesaplaşmanız varsa siyaset zemininde yapılmalı. Binlerce öğrenciyi neden mağdur ediyorsunuz?"

"ALTI AY ÖNCE ALIŞMAYA NEDEN DAVET ETSİN"

"Cumhurbaşkanımız beni çok iyi tanır. Kızgınlıkla söylenmiş belli… Aksi halde beni 6 ay önce birlikte çalışmaya neden davet etsin. Bana ileride daha ağır şeylerde söylenebilir biz her şeyi göze aldık. Kararımız tam. Bizi kimse bu yoldan çeviremez. Her şeyin hesabını vermeye hazırız. İftiralar olabilir çamur atanlar olabilir. Çamur atanların da eli pislenir o çamurdan da kolay kolay kurtulamazlar.

Memlekete baktıkça içim kan ağlıyor. Bu ülkeye yazık, biz bunu hak etmiyoruz. Bu ülkede topyekun bir siyasi revizyon gerekiyor. ‘50+1 benim vatandaşım, sadece onları sahiplenirim’; böyle bir yönetim olamaz.

Tutuksuz yargılanmalılar. Demirtaş’ın temsil ettiği siyasi çizginin önü ne kadar açık olursa, siyaset  içinde olursa  Türkiye için o kadar faydalıdır. Kavala herkesin tanıdığı bir isim, ne yaptığı belli. Ben şahsen tutuksuz yargılamadan yanayım.

Samimi eleştirilere bile tahammül edememek çok yazık. Gezi davasında mağdur olarak yer almam benim ettiğim bir durum değil. Şahsi olarak Gezi ile alakalı hiçbir mağduriyetim yok.

Her gösteri her düşünce her sesini çıkaran düşman değil. İfade ve gösteri özgürlüğüne tehdit var. İnsanlar her bir araya geldiğinde ‘devleti yıkmak istiyor’ denemez. Her farklı düşünene ‘sen hainsin, sen beni devirmeye çalışıyorsun’;  böyle bir şey yok. Baskı rejiminde grinin tonları var. Allah korusun bunun daha koyu tonları da var. Siyah noktası var, daha orada değiliz ama beyaza dönmek zorundayız. Trendler tehlikeli."

"BU SİSTEM TÜRKİYE İÇİN ÇALIŞMIYOR"

"İçte de dışta da barış getirmedi, bu sistem Türkiye için çalışmıyor, çözüm üretmiyor. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi savunuyoruz.

Çok uyarı yaptık, ülke kayıp gidecek dedik; dediğimiz oldu. Genç işsizliğin yüzde 26  olması tarihi bir oran… Üniversite mezunlarının yüzde 50’si işsiz, tablo çok çok kötü. İnşaatla sorunlar çözülmez. Pazar günü seçimi kazansak 30 günde ekonomiyi ve kurumları toparlarız. Yargıya deriz ki asla size telefonlar gelmeyecek.

Bir kutuplaştırma projesi. Gündemi değiştirmeye ihtiyaç var. Çünkü gündemde işsizlik var. Katılımcı demokrasi ile bu proje tartışılmalı. Montrö çok önemli, faydasını çok gördük. Bizim kanal projesine değil sanayi ve teknolojiye yatırıma ihtiyacımız var.

Mehmet Ağar’ın (Yeni kurulacak partileri mutlaka vazgeçirmek lazım. Aksi takdirde çok ağır sonuçları olur) sözleri bizim yaptığımızın ne kadar etkili olacağını gösteren ifadeler."

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar