Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Uğur Becerikli

Uğur Becerikli

Yazar

Engelli avukata yapılıyorsa…        

Bu başlığın devamını herkesin hemen bize ne yapılmaz ki ile tamamladığını düşünür gibiyim. Kullanılan bu halk tabirini eminin ülkemizde her insan mutlaka yaşadığı bir olaydan ötürü kullanmıştır. Ben ve benim gibi engelli bireyler ülkemizde maalesef zor şartlarda hayatlarını sürdürmek zorunda kalıyor. Bu şartlar malumunuz ortada ve yetkililer tarafından görmezden gelinmektedir. Bunlardan bazılarını tekrar hatırlatmak isterim ortez ve protez, işitme cihazları, engelli otomobil alımı, emekli aylıkları, erişebilirlik vb. birçok sorunla uğraşılmaktadır. Aşağıdaki olayda engelliler için bir başka durumu yani düşünceyi ortaya koymuştur.

 5 Nisan 2022 Salı, Dünya Avukatlar Günü''nde görme engelli Avukat Mümin Özeken bir suç duyurusunda bulunmak üzere İstanbul Çağlayan Adliyesi''ne gitmiş ve suç duyurusu bağlamında dosyadan sorumlu Cumhuriyet savcısının ''''İki tanık bulamadın mı?'''', ''''Körsün, okuyamazken neden hazirun oluşturmamakta ısrar ediyorsun?'''' gibi aşağılayıcı ve damgalayıcı söylemlerine maruz kalmıştır. Avukat Mümin Özeken asistanının yanında olduğunu ve tanımadığı bir başka kişinin varlığına gerek duymadan işlemi tamamlayabileceğini belirtse de Cumhuriyet savcısı, müşteki ifadesi almayı reddetmiş ve diyaloğun sonunda avukatı odasından çıkarmıştır.

Türk Borçlar Kanunu''nun 15. maddesi uyarınca, ''''Görme engellilerin talepleri halinde imzalarında şahit aranır. Aksi takdirde görme engellilerin imzalarını el yazısı ile atmaları yeterlidir.'''' 

Noterlik Kanunu''nun 73. maddesi uyarınca, ''''Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme engelli olduğunu anlarsa, işlemler engellinin isteğine bağlı olmak üzere iki tanık huzurunda yapılır. İlgilinin işitme veya konuşma engelli olması ve yazı ile anlaşma imkanının da bulunmaması halinde, iki tanık ve yeminli tercüman bulundurulur.'''' 

Tapu Tüzüğü''nün 24. maddesi de ''''İstem sahibinin, işitme, konuşma veya görme engelli olması halinde, işlemler isteğe bağlı olarak iki tanık huzurunda yapılır. Engellinin tanık istememesi halinde, bu husus istem belgesinde veya resmi senette belirtilir. İlgilinin işitme veya konuşma engelli olması ve yazı ile anlaşma imkanının da bulunmaması halinde, işaret dilinden anlayan yeminli bilirkişi bulundurulur.'''' demektedir. Keza Bankacılık Hizmetlerinin Erişebilirliliğine Dair Yönetmelik''in 8. maddesinin 4. fıkrası da ''''Görme engelli müşteriler, bankacılık hizmetlerine ilişkin sözleşmelerle ilgili bilgi edinme ve inceleme haklarını kullanmaları akabinde sözleşmeye imza atabilirler. Bu kapsamda, kişinin talebi olmaksızın, engelli müşterilere yönelik farklı bir uygulamaya gidilmez.'''' denmektedir.

Tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmeler ve ulusal normlardan açıkça anlaşılmaktadır ki, engelli bir kişi, desteğe gereksinim duymadığını belirtiyor ise, o kişinin edilgenleştirilerek, adeta bir nesne yerine koyularak, tanımadığı kişilerin içinde bulunduğu bir hazirun ile işlem yapmaya zorlanması hukuka aykırıdır ve bir Cumhuriyet savcısının açık olan yasa sözünü bilmemesi gibi bir durum kabul edilemez.

Türk Yargı Etiği Bildirgesi''ne göre, ''''Hakimler ve savcılar, görevlerini yerine getirirken adaletin en hassas ve doğru şekilde dağıtıldığından emin olan, mesleki sorumluluk içinde davranan, bütün işlemleri ile karar ve davranışlarında insan ve toplum hayatına tesir edeceklerinin ve toplum nezdindeki saygınlıklarının korunmasının Türk yargısının itibarını da yükselteceğinin bilincinde olan hakim, fehim, müstakim, emin, mekin ve metin insanlardır. Anayasa ve kanunlardan aldıkları yetki çerçevesinde, hür vicdanları ile evrensel değerleri şiar edinerek bağımsız ve tarafsız olarak görevlerini yürütürler. Bu bildirgede belirtilen etik ilkeleri içtenlikle benimser, gerek mesleki gerekse sosyal hayatlarında bu ilkeler doğrultusunda davranmaya onurları ve vicdanları üzerine söz verirler.''''  

Budapeşte ilkeleri''nin ''''Genel olarak mesleki davranışlar'''' başlığı altında ise savcılar, ''''Tüm kişilerin kanun önünde eşit olma hakkına saygı duymalı; cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasi veya diğer görüşler, cinsel yönelim, ulusal veya sosyal köken, ulusal azınlığa mensup olma, mülkiyet, doğum, sağlık, engellilik ve diğer her türlü statü temelinde herhangi bir kişiye karşı ayrımcılık yapmaktan sakınmalıdırlar.'''' 

Görme engelli ve diğer engel gurubunda olan avukatların, engelliliğinden dolayı ayrımcılığa uğraması avukatlık mesleğine başlarken ettiği yeminden ayrı ve aşağıda düşünülerek, hak arama özgürlüğünden yoksun bırakılması engelli ayrımcılığıdır. Hakimler Savcılar Kurulu Kanunu bağlamında yaptırıma tabidir ve suç oluşturur.

Yaşanmış olan bu olaydan ötürü 7 Nisan 2022 Perşembe günü Türkiye Barolar Birliği Avukat Hakları Merkezi (TBB),  İstanbul Barosu Engelli Hakları Merkezi ve Ankara Barosu Engelli Hakları Merkezi, İzmit Barosu, Bursa Barosu ve Van Barosu konuyla ilgili eşzamanlı olarak kendi bölgelerinde yukarıda yazılı olan basın açıklamasını yapmışlardır.

 Bizde Engelsiz Çağ köşesi olarak Çağlayan Adliyesinde bulunduk. Haksızlığa, ayrımcılığa uğramış olan görme engelli avukat Mümin Özeken ve diğer tüm engelli bireylere yapılan bu tarz benzeri işleyişlerin ya da düşüncelerin karşısında olacağımızı ve bize ne yapılmaz ki denilmemesi adına, her zaman engelli bireylerin yaşadıkları sorun ve çözüm önerilerinin duyurulması açısından kıymetli okurlarımızın yanlarında olacağımızı bildiririz.                      

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları