Küresel piyasalar gözünü faiz kararlarına çevirdi

Küresel piyasalar gözünü faiz kararlarına çevirdi
Gözler ABD, İngiltere, Japonya ve Türkiye’de merkez bankalarının alacağı faiz kararlarına çevrildi. Rusya-Ukrayna savaşına dair endişeler ve ardından da enflasyonist baskılar endişeleri artırıyor. Amerikan Merkez Bankası Fed Kasım 2018’den bu yana ilk kez faiz arttırması bekleniyor.

Rusya-Ukrayna savaşı ve bu paralelde devreye alınan yaptırımların küresel ekonomiye etkilerine ilişkin endişeler piyasaların yönü üzerinde belirleyici olmaya devam ederken, Çin''de yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınında artan vaka sayıları da yeniden endişe kaynağı olmaya başladı.

Emtia fiyatlarının yüksek seviyelerini koruması, enflasyonist baskıların daha da artacağı ve beklenenden uzun bir süre gündemde kalacağı görüşlerinin güçlenmesini beraberinde getirirken, belirsizlik ortamında merkez bankalarının para politikalarına ne şekilde yön vereceği yakından takip ediliyor.

MERKEZ BANKALARI PİYASALAR YÖN VERECEK

Bu hafta çarşamba ABD Merkez Bankası (Fed), perşembe İngiltere Merkez Bankası (BoE) ve cuma Japonya Merkez Bankası (BoJ) toplantılarından çıkacak kararlar ve yapılacak sözle yönlendirmelerin, gelecek dönem para politikalarının seyri açısından önemli ipuçları vermesi bekleniyor. Yurt içinde ise yatırımcıların odağında, perşembe günü faiz kararını açıklayacak olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası''nın (TCMB) toplantısı bulunuyor.

Analistler, Rusya-Ukrayna savaşının merkez bankalarının para politikalarına etkisi açısından ilk sinyallerin bu hafta alınacağını belirterek, özellikle Fed''in Kasım 2018''den bu yana ilk kez yapması beklenen faiz artırımlarının gelecek dönemdeki boyutu ve hızına dair vereceği mesajların kritik olacağını söylüyor.

PETROLÜN FİYATI NE OLACAK

Geçen hafta Rusya-Ukrayna savaşına yönelik endişelerle 131 dolarla Temmuz 2008''den bu yana en yüksek seviyeyi gören Brent petrolün varil fiyatı, müzakere umutları ve arz konusunda farklı tedarikçilerin devreye girmesi ile haftayı yüzde 5,5 düşüşle 110,5 dolardan tamamlarken, bugün özellikle Çin''de COVID-19 salgınında artan vaka sayılarının da etkisiyle düşüşünü sürdürerek, yüzde 2,7''lik azalışla 107,5 dolar seviyelerinde dengelendi. Tahvil piyasalarında ise artan enflasyonist baskılar karşısında ABD''nin 10 yıllık tahvil faizlerinde gözlenen yükseliş yeni haftaya taşındı ve yüzde 2,06 seviyeleri test edildi.

New York borsasında geçen hafta boyunca artan jeopolitik riskler ve enflasyonist kaygılarla negatif bir seyir izlendiği görülürken, haftalık bazda Nasdaq endeksi yüzde 3,53, S&P 500 endeksi yüzde 2,88 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,99 değer kaybetti. Geçen hafta 99,1''le Mayıs 2020''den bu yana en yüksek haftalık kapanışını yapan dolar endeksi, yeni haftaya da değer kazanımıyla başlayarak 99,3 seviyelerinde dengelendi.

Avrupa tarafında, geçen hafta Rusya-Ukrayna savaşına yönelik haber akışının yanı sıra enerji tedariki, enflasyondaki yükseliş ve büyümeye yönelik kaygılarla pay piyasalarında oynaklığın yüksek seyrettiği görüldü. Avrupa Merkez Bankasının (ECB) beklenenden daha "şahin" bir tutum sergilemesi her ne kadar pay piyasalarını baskılayan bir faktör olsa da haftalık bazda Almanya''da DAX endeksi yüzde 4,07, Fransa''da CAC 40 endeksi yüzde 3,28, İngiltere''de FTSE 100 endeksi yüzde 2,41 değer kazandı. Endekslerdeki yükselişte, rekor seviyelerden geri çekilen emtia fiyatları, müzakere umutları ve yoğunlaşan tepki alımları etkili oldu. Avro/dolar paritesi ise geçen hafta 1,08 ile Mayıs 2020''den bu yana en düşük seviyeyi görmesinin ardından yeni haftaya yatay başladı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler
Öne Çıkanlar