Zafer Arapkirli yürekler kapkara izlenen maçı yazdı!

Zafer Arapkirli yürekler kapkara izlenen maçı yazdı!
Beşiktaş ile Antalyaspor, 13 Kasım'da meydana gelen bombalı terör saldırısı nedeniyle ertelenen mücadele için Vodafone Park'ta karşı karşıya geldi. Maça ise sahada oynanan futboldan ziyade tribünler damgasını vurdu. Gazeteci Zafer Arapkirli, bu akşam Dolmabahçe'de yaşananları kaleme aldı.

Siyah giydik hepimiz...


Günlerden 13 Kasım’dı.

Yine bugünkü gibi maça geliyorduk.

Metrodan çıkarken, içeri girenlerin izdihamı ile karşılaşmıştım. Taksim Meydanı’na çıktığımda gördüm ki, İstiklal’de az önce bomba patlamış. 

Gittik, oradan bir iki saat canlı yayın yaptık. 

İnönü’ye döndüğümüzde, “Maçın ertendiği” anonsunu duyup yeniden İstiklal’e çıktık.

 

Aradan 3 ay geçti. 

Yine bir Pazar akşamı İnönü’deyiz. 

Yine içimiz kapkara. 

Hepimiz simsiyah giyindik geldik. 

Yine yaslıyız. 

 

13 Kasım’da ertelenen maçı bugün oynayacak Beşiktaş. 

Ama kimsenin aklı maçta, futbolda, topta filan değil. 

Herkesin elinde bir oyuncak, bir kaşkol, bir bere, bir çift eldiven. 

Aklımız Kahramanmaraş’ta, Hatay’da, Adıyaman’da,  Malatya’da, Diyarbakır’da, Şanlıurfa’da, Kilis’de, Osmaniye’de, Elazığ’da, Diyarbakır’da...

Acılarını, ta yüreğimizde hissediyoruz.

Acı, bu toprakların, adeta en sık yenilen yemeği oldu. 

Bu son olsun diyoruz saygı duruşundan sonra. 

Ama biliyoruz. Ders almadığımız sürece, “son” olmayacağını...

 

Yine de bugünün acılarını biraz olsun hafifletebilmek, yaralarımıza bir “ilk yardım” çabası olarak milletçe ayağa kalkmasını biliyoruz.

 

İnönü’de kronometre 04.17’yi (depremin yaşandığı dakika) gösterdiğinde, Beşiktaş ve konuk Antalya tribünlerinden, “sevgi” sel olup yağıyor sahaya. Evinden getirdiği oyuncakları, kaşkolları, bereleri, eldivenleri, afet bölgesindeki çocuklara yollamak üzere “tipi gibi” yağdırıyor insanlar. 

 

Ve ardından bir slogan patlıyor:

“Hükümet istifa!..”

 

Maç öncesinde de zaman zaman Antalya taraftarı ile birlikte atılan bu slogan, bir gün önce Kadıköy’den yükselen “Yalan, Dolan, 20 Sene Oldu, İstifa Ulan” sloganının bir devamı olarak milletin, 6 Şubat sonrası giderek daha da yükselen öfkesine tercüman oluyordu. 

 

Buna, sadece bir “spontane slogan” olarak bakmamak gerekiyor. 20 yıldır her alanda ağır başarısızlıkların son noktası olan ve giderek artmasından korktuğumuz yaklaşık 50 bin kişilik cenaze konvoyuna gösterilen bir tepkinin tezahürüdür bu patlama. 

 

Bugünkü maçı böyle kapkara giysiler ve kapkara yüreklerimizle oynamamızında, 13 Kasım’da İstiklal’dan gelen bomba sesi nedeniyle ertelenmesinin de nedeni, bugünkü iktidarın başarısızlıklarla dolu, beceriksizliklerle, ölümcül ihmallerle dolu ağır karnesi değil mi?

 

Ne futbolunda, ne ekonomisinde, ne sağlığında, ne eğtiminde ne de tek bir sağlam tuğla bırakan bir yönetimin yarattığı fatura değil mi, bugünkü “Kara fotoğraf”ın sebebi? Ama bütün bunlar yetmiyormuş gibi, bir de devre arasında “İstifa” sloganları atan taraftara, deniz tarafındaki tribünde müdahaleye kalkışan polise tepki olarak daha da güçlü bir şekilde atılan sloganlar, milletin kalbinden geçenleri gayet güzel özetliyordu.

 

Polis müdahalesi, bir şeye daha neden oldu. Cumartesi günü Fenerbahçe’de atılan “Yalan Yalan, Dolan Dolan, 20 Sene Oldu, İstifa Ulan” da atılmaya başlandı İnönü tribünlerinde. 

 

Kısacası, maça gelen herkesin aklı toptan çok, “Biraz sonra ne olacak?” Sorusundaydı. Öyle ya, sahada bir de maç oynanıyordu. Ligde iddiasını haftalar önce yitirmiş 22 puanlı Beşiktaş ile, 11’nci sırada ve henüz 16 puan toplayabilen Antalyaspor arasında. Atmosfer, sanki bir erteleme maçını değil de, “sezon öncesi hazırlık maçı” niteliğindeydi Beşiktaş’ın zaman zaman başarısız şut girişimleri, Antalya’nın da hiç bir varlık göstermediği silik soluk bir performansı ile zaten milletin “sahaya” konsantre olacak hali de yoktu. 

Maçta da Tayyip Talha''nın iptal edilen golü ve Cenk Tosun''un uzatma dakikalarında kaçırdığı penaltı dışında dikkate değer bir şey yaşanmadı. Maçın büyük bir bölümünde "Hükümet istifa" diye bağıran taraftar, karşılaşmayı "Yönetim istifa" tezahüratları ile tamamladı. 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler
Öne Çıkanlar