Veliaht Selman ülkemizden ayrılırken, bir grup sözde gazetece "Geldi, Varlık Fonu''nun satışa çıkardığı mallardan seçti, çalgılı, şarklı yemek yedi ve gitti" diye yazdılar.

Güldüm. Güldüm çünkü biz o görüşmede Selman''a nota verdik.

Hemen olay yerine gidip, şarkıların olmazsa olmazı notaları aradım salonda masaların altında.

Do, re, mi, fa, sol, la, si.

Hiçbiri yoktu.

Ama anlamadığım şekilde do yerine ho, re yerine ce, mi yerine ça, fa yerine va, sol yerine sot, la yerine lam, si yerine de fi yazıyordu masalardaki peçetelerin üstünde.

Hemen bunların ne olabileceğini düşündüm ve buldum.

Ho: Kardeşim, hoş geldin.

Ce: "Biz artık sizinle yeni bir sayfa açtık. Densiz bir gazeteci ortak açıklamamızda Cemal Kaşıkçı olayını sorarsa, tercümanınız birden havale geçirsin numaradan"

Ça: "Fondaki istediğin şirketleri yaz bir kâğıda, biz onu yetkili arkadaşlara veririz, o gereğini yapar. Çaktın mı?"

Va: "Rivayete göre Varlık Fonu''ndaki şirketlere talipmişsiniz, doğru mu?" diye sorarlarsa "-İki gözüm önüme aksın ki yalan, ülkenizdeki zenginlik ve varlıktan o kadar etkilendik ki, varlığınızın fotosunu çekip, kendi sarayımızın duvarlarına fon olarak yansıtacaz- deyin"

Sot: "Kardeş, biliyorsun bizde bir CeHaPe var, sol söylemli. Bunlar şimdi mallarımızı peşkeş çekiyorlar diye bağırır ortalıkta. Bu satışın detaylarını sotede konuşak"

Lam: "İçerden müzik, şarkı sesleri geliyordu. Eğlence mi vardı?" diye soranlara "Ne eğlencesi, ormanlarınızın yandığı, ciğerimizin yandığı bir zamanda eğlence mi olur? Biz iki ülkenin eğitim-kültür-sanat alanındaki çalışmaları kapsamında ortak bir Lambada Üniversitesi konusunu konuşuyorduk"

Fi: "-Türkiye Mısır''da Sisi yönetimiyle de yakınlaşıyor. Şimdi de sizinle. Bu duruma ne diyorsunuz? Diye soran olursa -Biz işimize bakarız, gerisi çok da fifi deyin" notasını ilettik.