Topu vatandaşa atmanın dayanılmaz hafifliği

Korona virüs pandemisi tüm dünyayı etkisi altına almışken yetkililer Türkiye'de salgını kontrol etmekte zorlanıyor.

Bunun en büyük nedeni ise suçu kendilerinde değil vatandaşta bulmalarından kaynaklanıyor.

Siz önlemleri gevşetirseniz, tatil yerlerini, kafe, restoranları açarsanız ve üstüne üstlük düğün organizasyonlarına serbestlik tanırsanız işin içinden çıkamazsınız.

Yine ve yeniden tedbirler almak durumunda kalırsınız.

Ve öyle de oldu.

İçişleri Bakanlığı, korona virüs tedbirleri kapsamında daha önce 14 ilde izin verilmeyen sokak, köy düğünü, sünnet düğünü, kına gecesi, nişan vb. gibi etkinliklerin 4 Eylül Cuma gününden itibaren ülke genelinde yapılmasına müsaade edilmeyeceğini açıkladı.

Tüm suç neredeyse halka yüklendi.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Giresun'da miting yaptı.

Mitinginde vatandaşlara çay fırlattı.

Erdoğan'ı dinlemek için birbirini ezecek duruma gelen vatandaş doğal olarak sosyal mesafe kuralına da uymadı.

Öte yandan atılan çayları kapmak için adeta birbirlerine girdiler.

Ben vatandaşın vurdumduymazlığı yok demiyorum ancak Sayın Erdoğan'ın yaptığının doğru olmadığını da danışmanlarının kendisine aktarması gerekiyor.

Bir süredir basın açıklaması yapmayı bırakan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 2 Eylül'de bir açıklama gereği hissetti.

Oluşan tabloya dikkat çeken Fahrettin Koca vatandaşlara da uyarılarda bulundu.

Ancak Fahrettin Koca'yı şaşkına çeviren soru meslektaşımız Özge Uyanık'tan geldi.

Özge Uyanık, Giresun'da sel bölgesine giden Erdoğan'ın çay dağıttığı mitingi sordu.

Bakan Koca ise bu soruya, "Maske, mesafe ve hijyen noktasında sayın Cumhurbaşkanı'mız da son derece hassasiyet ve gayret içinde olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu noktada birçok defa özellikle maske, mesafe ve temizlik konusunu gündeme getirdiğini biliyoruz. Ama yer yer bunun ihlal edildiğini biliyoruz. Vatandaş olarak maske, mesafe ve temizliğe özen göstermemiz gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

Gördüğümüz kadarıyla sürecin başından beri varını yoğunu ortaya koyuyor Fahrettin Koca. Ancak onun da yorulduğu gözlerinden okunuyor.

Hatta Koca'nın istifa etmenin eşiğinden döndüğü bile söylendi.

Geçtiğimiz günlerde gazeteci ağabeyim Atakan Sönmez'in Youtube programına katılan Doktor Serdar Savaş, Fahrettin Koca'nın istifadan "Senin özel hastanelerin var. Canına okurlar" tehdidiyle döndürüldüğünü öne sürdü.

Serdar Savaş, "Sayın Bakan baştan iyi niyetle başladı. Bir hafta 15 gün iyi niyetle çalıştı. Ama ondan sonra baktı ki bu hükümetin yapısıyla ve cumhurbaşkanının anlayışıyla bu iş yürümeyecek, bir kaç defa istifa etmeye yeltendi. İstifaların kabul edilmeyeceği ve istifa etmesi halinde 'bak senin özel hastanelerin var, canını okurlar' denmesi üzerine geri adım attı" diye konuştu.

Tüm bu gelişmelerin ardından Göztepe Şehir Hastanelerinin açılışında konuşan Erdoğan, "Düğünlerde 'dikkat' diyoruz, maalesef uyulmuyor. 'Mesafe' diyoruz, uyulmuyor. 'Maske' diyoruz, uyulmuyor" diyerek vatandaşlara uyarılarda bulundu.

Daha Erdoğan'ın bu konuşmasının ardından hemen o akşam AKP Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman'ın oğlu Hüseyin Yaman'ın düğününden gelen görüntüler görenleri şoke etti.

Düğünde korona virüs tedbirlerine uyulmadığı, düğün sürelerine getirilen kısıtlamanın yok sayıldığı, takı merasiminin yapıldığı, davetlilerin yan yana kalabalık halinde durduğu gözlemlendi.

Düğün törenine birçok bürokratın da katıldığı görüldü.

Yani diyeceğim o ki topu vatandaşa atmazdan önce bir dönüp kendimize bakmamız lazım.

Vatandaş tabi ki kurallara uymalı.

Uymayanlara yaptırım da uygulanmalı.

Ancak iş çifte standarda gelirse ve "at topu vatandaşa" stratejisi güdülmeye devam ederse bu durum toplumda hoş karşılanmaz ve tedbirler de ciddiye alınmaz.

Benden söylemesi.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları