Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yunus Emre Berber

Yunus Emre Berber

Yazar

Tek başına bireyin hayalleri

İftara yetişecek doğru zamanı ayarlayıp girilen uzun pide kuyrukları, yılın sadece bir ayı tüketilen hurma, normal zamandan çok daha yüksek misafir sirkülasyonu, hiç yapılmadığı kadar tatlı. Bu saydığım gelişmelerin gerçekleştiği Ramazan ayının son günlerindeyiz. Bayram kapıya dayandı. Oruç tutanda tutmayan içinde eskiden Ramazan dönemi farklı bir enerji ile geçerdi. İşin dini kısmından bahsetmiyorum. Toplum olarak daha birleştirici, anlayışlı ve misafirperver olduğumuz bir dönmedi Ramazan. Ancak bireyselleşen yeni dünya düzeni ülkemizdeki etkileriyle bizim toplumumuzda da kendini gösterdi. Toplumun en ufak ve önemli yapıtaşı olan aile kurumunun artık daha kolay dağılması ve de eski kapsayıcılığını kaybetmesi bayram gibi toplumcu faaliyetlerin etkinliğini azalttı. Bizim bayramlarımızın batı dünyasına nazaran farklı ögeleri ve gelenekleri barındırıyor. Ama bu geleneğin sürdürülebilmesi için bazı koşullar gerekiyor. Anne, baba ve yakın akrabaların olamadığı bir bayram bizim kültürümüze pek uyuşmuyor. Ailesi ve akrabaları olmayanların yanında akrabaları ile arası iyi olmayan, kavgalı, küs kişilerin bayram etkinliğini çoğu insan gibi geçirmesi zor olacaktır.

Bireyselleşme aslında çoğumuzun içine sürüklendiği bir akım. Kimimiz maddi kimimiz ise psikolojik durumlar sonucunda kendi başımıza kalmak isteriz. Kafamızı dinleyebileceğimiz, ek sorumluluklardan uzak, sakin ve kendimize özgü yaşadığımız ev hayali kurmuştur çoğumuz. Sosyal medya üzerinden pek çok kez 1+1 kez fotoğrafı ile birlikte ''en büyük hayalim 1+1, l koltuklu evimde kedimle birlikte yaşamak'' tarzında paylaşımlar görmüşüzdür. İçerisinde olduğumuz düzen bu talebin artmasını büyük oranda tetikliyor. Benim gözlemim, şuan 18-28 yaş arasında olan gençlerin büyük çoğunluğu ailesi ile farklı bir kafa yapısında sahip. Eğitim, teknoloji, kültür olarak kendi ailesinden farklılaşan gençler zamanla ailesinin görüşünden uzaklaşıyor. En koyu ve uç görüşe sahip ailelerin çocukları bile bir süre sonra sosyal medya, forumlar, tv gibi etkenlerle farklı akımlara kapılıyor. Düşünce yapısı ile hayat tarzı aile ve akrabalarından farklılaşan kişiler zamanla yalnızlaşıyor. Zamanla aynı düşünceleri, hobileri paylaşamayan kişiler ailelerinden bile uzaklaşmaya başlıyor. Bunun sonucunda kendine yakın kafa yapısında bir eş bulamazsa kendi evine çıkmaya çalışıyor. Tabii bu ekonomide bunu sağlayabilirse. Ekonomik faktörlerde artan bireyselliğin önemli faktörlerinden biri. Bir konsere, tiyatroya, sergi ya da spor müsabakasına giderek insanlarla sosyalleşmek artık ciddi bir ekonomik yük. Çoğu kişi dünya genelinde ve ülkemizde bu koşulları karşılamakta büyük zorluk çekiyor. Ve sonuç olarak bir kedi alıp 1+1 evinde tek başına depresyonun pençesinde yaşamını sürdürmeye çalışmak insanların genel hedefi oldu.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları