Siyaset ağacı sallanmaya görsün!

Konya’dan, iki dönem CHP, bir dönem Güven Partisi ve bir dönem de MHP Milletvekilliği yapan, rahmetli İhsan Kabadayı, siyaset üzerine şöyle bir hikâye anlatırmış;

“Yamyamlar, yakaladıkları insanları bir ağaca çıkardıktan sonra, ağacı sallamaya başlarlarmış. İlk düşeni alıp yerlermiş. Sonra acıktıkça, tekrar ağacı sallarlar, her düşeni birer birer yemeye devam ederlermiş ta ki, ağaçta yiyecek insan kalmayıncaya kadar.”

Sonra eklermiş, işte bizim siyasetimiz de buna benzer.

13 Mart 1997 yılında vefat eden en son 1977 seçimlerinde MHP’den Konya Milletvekili seçilen İhsan Kabadayı’dan nakledilen bu hikâye günümüzde aşama aşama tatbik edilmeye başlanan bir süreç takip ediyor.

Ağaca ilk çıkanlar aday adayları…

Aday adayları siyasetin belki de bu konuda en toleranslı olanları!

Kendi partilerinin il ağacına çıkıyorlar. Ağacı sallayan Partilerin Genel Merkezleri…

Ağaçtan düşmekten ziyade, ağaçta kalanlar kaldıktan sonra, ağaçtan bir şekilde yara-bere almadan aşağıya bir iniş söz konusu. Böyle yapılıyor ki, bir dahaki sefere daha çok başvuru olsun. Bu iş daha cazip hale gelsin. Siz buna ister reklam deyin, ister fragman!

Ağaçta kalanları ise ilk önce seçim sandıkları sallıyor.

Bu sallamada, sandıktan çıkamayanlar, ağaçtan düşmeye başlıyorlar. Bu düşme, bahsi geçen düşme olmasa da,  az bir farkla seçimi kaybedenler için üzüntü verici olaylara sahne oluyor.

Sandık ağaçta kalanları teslim ediyor partilerine…

Partinin Vekil ağacına çıkmak kolay değilse de, o ağaca çıktıktan sonra düşmemeye çalışmak da hiç kolay değil! Ağaçta kalınan süreç, tam da rahmetli Kabadayı’nın anlattıklarına uyan bir süreç.  

Ağacın habersizden sallanma durumu çok fazla, düşen bir daha iflah olmuyor.

Düşen tabiri caizse yeniyor, yani siyasi hayatı o partide bitmiş oluyor. Bu duruma şu andaki siyasetimizden dünya kadar örnek verebiliriz.

Ağaçta kalabilmek, gösterilen siyasi performanslara bağlı…

***

Siyasi partilerimizin kendi siyaset ağaçlarını sallamadıkları gün mü var? Muhalifler, sözünü sakınmayanlar, eleştirilerin dozunu parti genel merkezlerine göre kaçıranlar için sallanıyor ağaçlar.

Siyaset ağacı sallamanın dozuna göre, şiddetine göre, gerekliliğine göre sallanıyor.

Nasıl her dağın dumanı ayrıysa, nasıl her yiğidin yoğurt yiyişi farklıysa, her siyasi partinin ağacının sallanması da kendine göre farklılıklar arz ediyor.

Neticede, düşmesi gereken bir şekilde düşüyor partinin siyaset ağacından…

Düşenler, ya ağacını kimsenin sallamadığı, bağımsız siyaset ağacına çıkıyorlar,

Ya da bir başka partinin siyaset ağacına çıkıp siyasi hayatlarını orada sürdürüyorlar.

Düşen gidiyor. Düşen bir daha o partilerde gelemiyor.

Bazen düşenlerden affı şahaneye uğrayanlar yıllar sonra o kapılardan tekrar içeriye girip, ağaçtaki yerlerini alıyorlar.

***

Partilerin içinde oldukça sert bir şekilde sallanan siyaset ağaçları çok insanı ağaçtan etti, yuvasından kopardı, başka siyasi oluşumlara yelken açanlar oldu…

Siyaset, iktidara giden yol üzerinde yaşanan partiler arası rekabet kadar, parti içi çekişmelerle de doludur.

Parti içi çekişmeler, birçok siyasi partide, ikinci adam olma çekişmesi olarak yazılıp çizilse de, bizim siyasetimizde ikinci adam yoktur.

Olmaya kalkan, niyetlenmeye kalkan olursa, ilk sallanmada ağaçtan aşağıya o düşer çünkü!

İkinci adam olma ihtimalinin iması dahi siyaset ağacının sallanması demektir.

Hele bir de az bir ciddiyet işin içindeyse, ağaçlar böyle durumlarda felaket sallanır. Bu sallanmada düşmez denilen, ona bir şey olmaz denilen halk tabiriyle devedişi gibi adamlar dahi savrulup giderler!

Onun içindir ki, bizim siyasetimizde ikinci adamlar hiçbir zaman belirgin olarak öne çıkmadılar, çıkamadılar. Olaylar, sürpriz ikinci adamları siyaset sahnesine çıkardı hep.

Çünkü ağaçta onlar kalmıştı. Genel Başkanlar onları koruma altına almışlardı.

***

Genel Başkanların neredeyse ölünceye kadar partilerinin başında kaldıkları, söz sahibi oldukları dönemler geçirdik. Bu insanlar gerçekten karizmatik isimlerdi.

Karşılarına kendi partileri içinden çıkan rakipleri, seçimi kazanamadıkları gibi, birçoğunun siyasi hayatı sona erdi. Ermese de eski gücüne bir daha kavuşamadı. Çünkü siyaset ağacından düşmüşlerdi.

Siyaset ağacından düştükten sonra, toparlanıp tekrar yükselişe geçmek çok az sayıda siyasetçiye nasip olmuştur.

Dokuzuncu Cumhurbaşkanımız rahmetli Süleyman Demirel, siyaset ağacından en çok düşenlerdendi. Başbakanlığa giden yolda, altı kez gidip, yedi kez geri gelen tek siyasetçiydi.

Siyaset ağacının ona karşı çaresiz kaldığı belki de ender siyasetçilerden birisi oldu. Çok partili siyasi dönemimizin en renkli simalarından biriydi rahmetli…

Bu dönem siyaset ağacının sallanmalarına bayağı bir sahne oldu. Yorumcular, bu sallanmanın daha da artacağı görüşündeler!

Şu ana kadar, 27. dönem Vekillerimizden siyaset ağacının sallanmasından sonra kaç vekil bu ağaçtan düştü, hiç merak edip saydınız mı?

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları