Bugün çok yazmayacağım... Fakat çok sevdiğim bir şiiri içinde bulunduğumuz an''ın ve duygunun hürmetine sizlerle paylaşacağım. Rahmetli Ömer Lütfi Mete bazı şeyleri erken görmüş erken yaşamış ve erken anlatmış. Bazı yazdıkları günümüzde de geçerliliğini koruyor. İşte onlardan biri de Kurban Zamanı şiiridir.
Kurban Zamanı
''''Tuhaf zaman içinde,
Etraf duman içinde,
Bir varmış bir yokmuş,
Dağ baykuş, düz baykuş,
Yılan sürerken zirvemizde beylik,
Biz konamaz bir bölük kartal idik,
Havamız hicran,
Yuvamız hicran,
Davamız hicran..
Biz ki, zehir bulutlarda devriye,
Bir müzmin nöbete yakalandık
yavaş yavaş,
Lanet, gözlerine akmasın diye,
Taş kesildik, bozkırın alnında, bir hilal kaş,
Boran yedik,
Hıran yedik,
Süzüldük, çözülmedik asla,
Ufuktan süremedi düşman,
Kahpe geldi mehter makasla,
Biçti bizden bir leş, bir pişman,
Ne bilirdik sadakat intihar imiş yalnız,
Nankörlük kovulmuş cehennemden
yıldız yıldız,
Yükler fesat,
Kökler fesat,
Gökler fesat,
Sam yeni düşürdü bizi kendi semamızda kaçak,
Bayraklarda pusuya yattılar,
Ummaz idik bozkırın omuzlarını böyle alçak,
Üç beş damla ikbalde battılar,
Tuttular yüreklerimizi kadehler gibi,
Kanımıza baykuş kanı kattılar,
İçtiler, içtiler; görünmedi sabrın dibi,
Ecellerimizden zafer tattılar,
Sivil kanatlı bir bölük kartal melek,
Selam yeriydik göz üstünde,
Elinin tersiyle kazıttı bizi felek,
Hem dar günde, hem bahar günde,
Hedef olduk,
Telef olduk,
Esef olduk,
Bir bölük kartal iken,
Bir avuç mahsur kaldık,
Dil attılar, kül attılar, gül attılar,
İmam ve cemaat akçe molasında kazık,
Mezarımız üzerinde tüfek çattılar,
Can kumarda; gün dolar, kin dolar, bin dolar,
Sattılar bizi ağam, sattılar, sattılar...''''
Yeni yılın ilk yazısında satılmayacağınız dostluklar diliyorum.
Unutmamak gerekir ki vefa yalnızca İstanbul''da bir semt adı değildir."
