Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Alanur ÖZALP

Alanur ÖZALP

PSİKOLOG GÖZÜYLE

Erkekler de depresyona girer

Erkekler hayatlarındaki stres verici olaylardan kadınlardan daha fazla etkilenirler. Bilinen sonuç kadınların daha yoğun depresyona girdikleri şeklindedir. Ancak erkekler depresyona girme durumunda psikolojik tedaviyi çoğunlukla reddederler. Tedaviyi istemezler. Depresyon belirtilerinin farkına varmazlar ya da depresyonun bir zayıflık, acizlik olduğunu düşünerek kabul etmezler. Kadınlarda görülen depresyon belirtileri olan üzgün hissetme, ağlama krizleri ya da suçluluk duyguları varken erkeklerde ise sinirli olma, kızgınlık belirtileri ortaya çıkar. Bunlarla birlikte özellikle erkekler depresyon sonucunda hayattaki kontrolünü kaybettiği düşüncesi, büyük riskler alma ve işteki sorunlardan şikâyet etme gibi belirtiler gösterirler. Erkeklerde görülen depresyon eğer tedavi edilmezse çok daha tehlikeli olabilir. Erkekler depresyonla başa çıkmaya kalkıştıkları zaman hırçın biri olurlar. Tehlikeli sporlarla uğraşmaya başlarlar. Kendilerini belki de hızla ve güçlü bir şekilde cezalandırma yoluna giderler. "Sen bu hatayı yaptın cezalandırılmalısın" diyerek kendilerini sertçe cezalandırırlar. Hatta bazen depresyon erkekleri, birden çok kadınla birlikte olmaya itebilir. Kendi başlarını daha fazla belaya sokarlar ya da alkol, uyuşturucu gibi kötü, sonu olmayan, kişiye ve ailesine acı veren alışkanlıklara sokarlar.

Erkeklerin depresyonu yenmesi hem onlar hem de aile bireyleri için çok önemlidir. Türkiye gibi geleneksel kökeni olan devletlerde erkek tek başına çalışır. Tüm aile bireylerine bakar. Eğer erkek hastalanırsa kendisiyle beraber bu durumdan tüm aile bireyleri etkilenir. Bu bir çöküştür. Bu çöküş çok hızlı olur. Erkek çalışamaz. Kadın zaten çalışmıyordur. Çocuk sayısı fazladır. Ailede bazen dayılar, teyzeler, halalar vardır ve bütün bu kişilere ailenin tek başına çalışan babası bakmaktadır. Baba çalışmayınca bu kişiler de çok zor durumda kalırlar. Kadınlar depresyonu psikolojik destek alarak aşabilirler. Ama erkekler geleneksel toplumlarda erkekliklerini merkeze çok aldıkları için psikoloğa gitmezler. Yine geleneksel toplumlarda, kol kırılır yen içinde kalır düşüncesi sahiplenildiği içindir ki erkekler psikolojik tedaviyi reddederler. Onların zorluklarını kimse bilmesin, görmesin isterler. Araştırmalar erkeklerde kadınlara göre dört kat daha fazla intihar eğilimi olduğunu göstermektedir.

Reflünün temeli stres

Depresyon her iki cinsiyet içinde koroner kalp hastalıklarıyla ilişkilendirilse de araştırmalar, depresyona giren erkeklerin kalp hastalıklarına yakalanma riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Sadece kalp krizi değil pek çok hastalık da depresyondan etkilenmektedir. Mide rahatsızlıklarının, reflünün temelinde stres olduğunu bilmekteyiz.

Erkeklerin ekonomik krizden daha fazla etkilendiklerini biliyoruz. Bazıları işlerini kaybederler. Bazıları iş yerlerini yitirirler. Hacizler, eve gelen borçlular onları mutsuz eder. Bazıları da her an işlerini kaybedecekleri korkusuyla yaşamlarını korku içinde yaşadıkları için depresyon, erkekler de daha acıtıcı olur.

Eşin çalışmaya başlaması, bazen kocasından daha fazla ücret alıyor olması erkeği depresyona sokar. Erkekler cinsel güçleri ile övünürler. Erkek depresyona girdiğinde cinsel gücünü de kaybeder. Bu durum senelerdir cinsel gücü ile övünen erkeğin durumdan mutsuz olmasını getirir. Gücü elinden alınmış erkekler daha hırçınlaşırlar. Ufak bir davranışta çabuk sinirlenmeler aile ilişkilerini bozar. Çocuklarına yeteri kadar harçlık veremeyen bir baba depresyona girer. Aile ve evlilik terapilerinde kadınların terapiye gitme tekliflerine çoğunlukla erkekler katılmazlar. Depresyonda terapi sonuçları yüz güldürücüdür. Güncel terapiler hızlı iyileşmeyi sağlar. Bu durum erkeğin tedaviden istediğine uygundur. Eğer utanmadan tedaviye bir adım atarlarsa, çekinmeden hem onlar hem de aileleri savaşı kazanacaklardır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları