Başakşehir'in AKP tarafından kurulan bir proje takımı olduğunu biliyoruz.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Ben kurdum" diyerek övündüğü bir takımdan söz ediyoruz.
O dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni elinde tutan AKP'nin Kadir Topbaş ile birlikte Başakşehir'e nasıl sponsor olduğunu da biliyoruz.
Ünlü iş adamlarının, koca koca markaların seyircisi dahi olmayan takıma nasıl sponsor olmak zorunda hissettiklerini de biliyoruz.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) seçimlerini Ekrem İmamoğlu'nun kazanmasının ardından Başakşehir'e en azından İBB'den giden akış bir anda kesilmiş oldu.
Ancak bu durum Başakşehir'in şampiyonluğunu engelleyecek değildi.
Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti bile…
Kurulan doğru kadro Abdullah Avcı önderliğinde ilmek ilmek örüldü.
6 yıldır kafaya oynayan takım üç büyüklerin de rezil bir sezon geçirmesiyle Okan Buruk’un teknik direktörlüğünde şampiyonluğa ulaştı.
Ben Başakşehir'in şampiyonluğunun Turkuvaz medyanın dediği gibi şaibeyle geldiğini düşünmüyorum ancak geçmişten günümüze nasıl hükümet eliyle desteklendiklerine özellikle değinmek istedim.
Böyle bir desteğe sahip olmasalardı bu şampiyonluğu da elbette ki yaşayamayacaklardı.
Gelelim konunun diğer tarafına, Trabzonspor’a...
Trabzonspor iflasın eşiğindeyken sıkı bir Trabzonspor taraftarı olan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın damadı Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tuttu bordo mavili kulübün elinden.
Gerçekleştirilen Bankalar Birliği anlaşmasıyla Trabzonspor, tam 200 milyon liralık ödeme gerçekleştirdi ve UEFA ile olan sıkıntılarını da gidermiş oldu.
Trabzonspor bu ödemeyi borcunun bulunduğu futbol takımlarına, kişilere, menajerlere yaptı.
Hatta Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu çıktı ve Albayrak'ın Trabzonspor için çok önemli bir değer olduğundan bahsederek, "O olmasaydı kesinlikle bu yapılandırmayı gerçekleştiremezdik. Trabzonspor'u büyük bir darboğazın ortasından çekip aldı" dedi.
Hadi biraz daha geriye gidelim.
Sene 2017.
Berat Albayrak'ın babası Turkuvaz Medya'nın sahibi Sadık Albayrak, Trabzonspor divan kurulunda çok net ve çarpıcı açıklamalar yapar.
Albayrak yaptığı açıklamada, "Soruyorum şimdi yönetimdekilere, bu stadı size kim yaptırdı? Bu reklamı size kim aldı? Hiç kimse size kredi vermezken milli bankalardan yeni kredi aldınız, nereye harcadınız” şeklinde ifadeler kullanır.
Bu devlet ile olan yakın ilişkinin bir itirafı değil de nedir.
Hatta Fenerbahçe Ali Başkanı Ali Koç da Berat Albayrak-Trabzonspor ilişkisinden rahatsızlığını yaptığı basın toplantısında dile getirmişti.
Ali Koç, Trabzonspor ile ilgili, "Berat Albayrak, Trabzonspor'a nasıl yardımcı oldu ki şubat ayında iflas eden kulüp Mayıs ayında düze çıktı? Ahmet Ağaoğlu’na soruyorum, kaç devlet kurumu stadınızda loca aldı, ne kadara aldı, ne paralar verdi? Bir adım daha öteye gidiyorum. Trabzonsporlu olmayan ama bir şekilde devlet ile iş yaptığı için loca alan iş adamları var mı? Çıkıp adil rekabet vesaire konuşmasın" diye konuşmuştu.
Yani demek istediğim şu ki;
Başakşehir gibi Trabzonspor da devletten epey bir destek aldı.
Bu iklim içerisinde Ünal Karaman ile yola çıkan ve hiç de şampiyonluk iddiasıyla çıkılmayan bu sezonda alınan iyi sonuçlarla bir anda şampiyonluk yarışına giren Trabzonspor sezonun sonuna kadar yarışın içinde kaldı.
Ünal Karaman'ın ayrılık sürecini o dönem ODA TV'de kaleme aldığım “Trabzon'daki Ünal Karaman krizinin altındaki Albayrak-Soylu kavgası” başlıklı yazımdan okuyabilirsiniz.
Bu nedenle konuya bir daha girmek istemiyorum.
Karaman'ın ayrılışının ardından Hüseyin Cimşir ile yola devam eden Trabzonspor ilk başlarda gayet iyi sonuçlar alsa da son haftalarda alınan beraberlikler ve mağlubiyetlerle şampiyonluğu Başakşehir'e kaptırdı.
Şampiyonluğun Trabzonspor ve Başakşehir arasında kıyasıya yarış içinde geçtiği anlarda Trabzonspor Barosu, Erdoğan'ın eşi Emine Hanım'ın yeğeni Müge Gülbaran ile evli olan Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ hakkında "Başakşehir Kulübü'nü şampiyon yapmak ve Trabzonspor'u şampiyonluk yarışından kopartmak amacıyla hakemler üzerinden operasyon çektiği" gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Neticede şampiyon Başakşehir oldu ve Albayrak’lara ait Turkuvaz medya kıyameti kopardı.
Başakşehir'in şampiyonluğunun “şaibeli” olduğu şeklinde çıkan haberler birbirini sıraladı.
Eski hakem Erman Toroğlu, A Spor'da gözlerine korona virüsten korunmak için taktığımız maskeyi geçirerek, "Maskeli balo oynandı. Balonun esas oğlanı şampiyon oldu" ifadelerini kullandı.
Fotomaç gazetesinde "Süper Lig'in en şaibeli" başlığı, Takvim gazetesinde ise "Karanlık sezonun karanlık şampiyonu" ve daha nice başlıklar atıldı.
Başakşehir'in şampiyonluk maçına bildiğiniz üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan çocuğuyla birlikte katılmıştı.
Yani bir tarafta Erdoğan'ın "ben kurdum" dediği Başakşehir.
Diğer yandan Başakşehir'in şampiyonluğunu kutlamaya giden Bilal Erdoğan.
Öbür taraftan Trabzonspor için varını yoğunu ortaya koyan bir Berat Albayrak.
Yani kısaca özetlersek;
Şampiyon olan oldu da damatların savaşı bitti mi!
