Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mahmut Esad Kıraç

Mahmut Esad Kıraç

Cehaletin Ak Çağı

Yüksek sesle konuşmak, konuşanın sözünü kesmek, sürekli laf ebeliği yapmak, alanı olmayan konularda beylik laflar etmek, evet, bir cahille karşı karşıyasınız. Önünüzde iki yol var: ''''Haklısın'''' deyip yavaşça uzaklaşmak ya da onunla saatlerce tartışmak.

''''Haklısın'''' dediğinizde adeta ürüyor gibi çoğalıyorlar. Her yerde daha fazla konuşmaya başlıyorlar. Saatlerce tartışırsanız sizi yine de anlamıyorlar bir de vaktiniz boşa gitmiş oluyor.

İşte Türk insanının son 20 yılı bu ikilem arasında tercih yapmakla geçti. Çünkü onlar her yerdeler daha da acısı iktidarın beslediği ve beslendiği yegâne kaynak da onlar.

En bağlı olanları, en çok hakaret edenleri en iyi görevlere getirildi. Milletvekili oldular, üst düzey bürokrat oldular ve böylece cehaletin idaresine mahkûm kaldık.

Yani siyasetin ve toplumun dili de değişmeye başladı.

Bakanlar çıktı televizyonlarda ağır küfür ve hakaretlerde bulundu. Onlara göre kendilerinden olmayanlara her şey müstahaktı.

''''Anadolu irfanı''''nı altın suyuna batırıp önümüze sundular. Anadolu köylüsüne, devletin muhalefet partisi liderine yumruk attırdılar. Fakat aynı köylü onlara karşı geldiklerinde ''''İsrail dölü'''' dediler.

Değil devlet terbiyesi hem devlet kültürü kalmadı hem de terbiye diye bir kavram.

Genç kuşak bütün bunlara şahit oldu. Cahil insanın nasıl yükseldiğine ve nasıl bir kinle yönettiğine net bir şekilde şahit oldu. Kimi yurt dışına gitti kimi ülkede kaldı.

Yalnızca gençler mi?

Tabi ki hayır!

Türkiye, gencinden yaşlısına emeklisinden esnafına kadar ciddi bir bunalım sürecinin içinde. İşte bu sebeple başlık, Türkiye''nin içinde bulunduğu durumun net bir özetidir.

İnsanlar zannediyor ki böyle bunalımlı süreçlerde çalışkanlar kazanır, toplum kendini kurtarmak zorunda olduğu için bilinçli bir yapıya bürünür ve netice olarak aydınlanma gerçekleşir.

Şöyle bir dönüp etrafınıza bakınız... Sizce Türkiye''de şu anda revaçta olan değerler çalışmak ve aydınlanmak mı?

Son 10 yılda karşılaştığımız iki büyük vaka: Çiftlikbank vurgunu, Thodex vurgunu gibi olaylar insanımızın psikolojisini bize net bir şekilde gösteriyor. 

İktidar bizlere paranın ne kadar kolay kazanıldığını gösterdi. Eğitimsizlerin milyonluk vurgunlarını gösterdi. Sonuç olarak insanımız da kolay yoldan zenginleşmenin çarelerini aradı.

Geldiğimiz noktada Türkiye adeta tokatçılar cumhuriyeti haline geldi.

Çünkü siz, zihni berrak bir şekilde çalışarak kazanma hevesinde olan insanların dahi aklına şeytani fikirler getirdiniz. Devlet dairelerinde, mecliste ve toplumun en kilit noktalarında bizim insanımızın karşısına pespayelik ve kokuşmuşluk çıkardınız.

Emek verip yeterli puanı alan insanların karşısına ''''mülakat'''' adı altında kokuşmuş bir dünya görüşü sundunuz.

Evet, yeni bir Türkiye''nin içindeyiz.

Doktorların ülkesini terk ettiği, gençlerin yaşam mücadelesini yurt dışında aradığı bir de milyonlarca sığınmacının vatanın her köşesine çöreklendiği bir Türkiye...

Eğitimlilerin gittiği ve eğitimsizlerin geldiği bir Türkiye...

Bu memleketin vebali sizin sırtınızdan asla inmeyecek. Siz her ne kadar cahil insana altın çağını yaşatsanız da elbet derlenip toparlanacağız.

İhale kaptığınız, rantçılık yaparak devlet kademelerini para karşılığı çevrenize peşkeş çekeceğiz son zamanlarınız.

Seçim yaklaşıyor...

Memleketi tekrar Atatürk''ün değer ve çizgisine çekmek de bizim boynumuzun borcu olsun.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları