Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yunus Emre Berber

Yunus Emre Berber

Yazar

Aradaki fark giderek açılıyor

Günlük hayatımızda en çok iş, okul, uyku ve fiziksel ihtiyaçlarımıza zaman harcıyoruz. Daha sonra insanlar neye zaman ve emek harcayacağını kendi ilgi, düşünce ve çevresine göre şekil verir. Kimi arkadaşlarıyla sosyalleşir, kimi spor yapar, kimi bilgisayar başında harcar zamanını. Ancak son zamanlarda dünyada ve özellikle ülkemizde hobiye, tatile para harcamak gittikçe zorlaştı. Her ürün ve hizmet bir önceki günden daha pahalı hale geldi. Eğlenmek ve kafa dağıtmak için yapılan bu harcamalar oluşan maliyet nedeniyle tat kaçıracak noktaya geldi. Bundan 3-4 sene önce bir bilgisayar almak isteyen birisi için ortalama dizüstü bir bilgisayar 7-10 bin lira arasına geliyordu. Ancak bugün bu fiyat 15-18 bin lira arasına kadar çıktı. Bu ürünlerin bu fiyat aralığında olması insanın içindeki isteği öldürüyor. Maalesef dolar ve Euro kurunun 18 TL. düzeylerinde gezdiği bu dönemde kısa vadede yaşananlara alışmamız gerekiyor.

Özellikle Türkiye''de hobi ve sosyalleşme alanında futbol ön plana çıkıyor. Futbola olan sevgi ve ilgi bakımından cidden başarılıyız. Akşam takımının izleyen bir taraftar için maçın sonucuna göre uyku kalitesi bile değişiyor. Yaşanan bir galibiyet durumunda güne uyanan kişinin içinde pozitif bir enerji dolar. Tersi bir durumda ise yine güne başlangıcımız olumsuz etkilenebiliyor. İşin özüne dönecek olursak futbol, basketbol ve diğer spor branşlarını sadece takım tutmak için izlemiyor insanlar. Zafere ulaşmaya çalışan insan ya da insanların kendi vücutlarının limitleri zorlayarak verdiği eforu ve estetiği izlemek istiyor bazıları. Kimisi ''bana ne güzel oyundan, estetikten, ben sonuca bakarım'' felsefesinde otururken ekran başına. Kimisi ise gözüne, hislerine harekete geçirecek daha spesifik hareket veya aksiyonların sergilendiği bir gösteriyi bekler sporculardan.

Yine en çok sevilen ve popüler branş olan futbola bakalım. Futbol oldukça akrobatik hareketlere müsait oynanabildiği zaman hızlı bir takım oyunudur. Ancak futbolun günümüzdeki haline biraz romantik bir bakış açısıyla bakarsak eski görsel albenisinden uzaklaştı. Tabii bu benim bakış açım, sizler dediğim gibi sonuç odaklı bir seyir izleyebilirsiniz. Artık çoğu sporda olduğu gibi futbolda da oyuncular eskisine nazaran çok daha iyi fiziklere sahip. Günümüzde çok daha fit ve atletik oyuncular piyasada boy göstermeye başladı ve bu devam da edecek. Peki bu durum oyunun seyir zevkine neden kısmen de olsa darbe vuruyor? Bu fizikselleşen oyunda artık dripling ve ekstra hareketler yapmaya zaman ve fırsat kalmıyor. Hücum oyuncularının da sürekli savunmaya yardıma geldiği, sürekli topsuz koşu istendiği bu dönemde Ronaldinho, Hagi, Alex ve Okocha gibi oyuncuları görme şansımız azalıyor.

Ve bizi yakından ilgilendiren bir soruna değinmek istiyorum. Bu çok sevdiğimiz, para harcadığımız, izlediğimiz futbolda uzun zamandır Avrupa liglerinde ve millî maçlarda başarısızız. Ülkeler bazında dünya sıralamasında 20''inciliğe doğru gidiyoruz. Yıllardır şampiyonun garanti olarak Şampiyonlar Ligi gruplarına gittiği dönemden, gruplar için eleme oynayacak duruma geldik. Ve böyle giderse bu senaryo daha da karanlık hâl alacak. Üstüne üstlük Avrupa ve dünya futboluyla aramızdaki var olan fark da giderek açılmaya başladı. Genel oyuncu, oyun tarzı, tesis ve mantalite olarak Avrupa futbolundan uzaklaştık. Kadro değeri takımlarımızdan çok daha düşük gözüken takımlara karşı olması gerektiğinden çok daha fazla zorlanmaya başladık. Yaşanan ekonomik kriz dönemi ve kulüplerin biriken borcu yine aradaki farkı kapatmak için yapılacak hamle sayısını da kısıtlıyor. Yaptığım gözlemler ve hislerime dayanarak açılan farkın kısa ve orta zamanda pek kapanacağını düşünmüyorum.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları