Yeni bir yıl

2023 yılı Türk halkının hatırlamak istemeyeceği yılların başında geliyor desek yanlış söylemiş olmayız.

Seneyi, 11 ili vuran ama aslında hepimizin yüreğinde derin acılar bırakan bir felaketle açtık. Hepimiz bir parçamızı kaybettik depremde. O günleri toplumsal hafızalardan silmek çok zor.

Aslında silinmemesi de gerekiyor zaten. Malum, deprem kuşağındayız. Kaybettiğimiz canlar, kolonu kesilen binalar, en kalitesiz malzemeyle yapılan siteler, satılan çadırlar, gelmeyen yardımlar, yağmalar…Ve dahası…

Bunlar zihnimizde diri kalmalı ki, deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenelim. Eğer bunları unutursak daha kötülerinin bizi beklediğini bilelim…

Sonra seçimler geldi çattı.. Yukarıda unutmayalım dedik ya. Aslında hepimiz seçimlerle birlikte unuttuk yaşananları. Bölgeden gelen çığlıkları unuttuk. Ama unutulan bir çığlık daha vardı. Türk halkının çığlığı..

Erdoğan’ı ‘yenebilmek’ uğruna sokaktan gelen Türk halkının çığlığı unutuldu. ‘Aday olma’ çağrılarına kulak asılmadı. Sonuç; hezimet. Hem de kaçıncı hezimet, sayamadık. Maalesef artık sokaktan gelen çığlık duyulmuyor. Ekonomik darboğazdaki halkın sesi kısıldı bağırmaktan. Zaten ‘umudu’ da kestiler.

Öyle böyle derken yaza attık kendimizi. Ama ne yaz. Tüm dünyada ölçüm yapılabilen tarihin en sıcak yazı. Küresel iklim krizini iliklerimize kadar hissettiğimiz bir yaz oldu. Dünya genelinde yaklaşık 1.5 derece artan sıcaklıklar zor nefes almamıza sebep oldu. Aslında sürpriz de değildi. El birliğiyle dünyayı bu hâle getirdik.

Ancak burada çok kısa bir süreçten bahsedeceğim; bu iklim krizinin ilk vuracağı yer, tarımsal üretimi etkileyerek milyonlarca insanın göç etmesine sebep olacak. Devasa bir ‘iklim göçü’ bekleniyor Afganistan, Hindistan, Bangladeş havzasından. Bilin bakalım göç yollarının başında, hedeflerinde ilk hangi ülke var!

Neyse, yazı da öyle ya da böyle çıkardık. Bir gün hiç beklemediğimiz bir anda son dakika haberleriyle neye uğradığımızı şaşırdık: HAMAS festival alanını bastı… Sonrası malum zaten. Terör devletinin terör örgütüne cevabında olan maalesef on binlerce sivile oldu. Devamı da gelecek gibi. İsrail’in durmaya niyeti yok gibi görünüyor.

Depremler, felaketler, seçimler, savaşlar, ekonomik krizler, iklim krizleri ve gözyaşları… Dünya kocaman bir iflasa sürükleniyor. Sadece ekonomik de değil üstelik. Her geçen yılın son gününde yeni yıl için güzel şeyler diliyoruz. Maalesef olmuyor…

Biz yine de geleneği bozmayalım, yeni yıl hepimize ‘mutluluk’ getirsin. Çünkü çok ihtiyacımız var…

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları