Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kamuran ÖZGEN

Kamuran ÖZGEN

TURİZM EKONOMİSİ VE POLİTİKASI

Kayıp bir sezon sonrası

     Şu ana kadar ki gelişmeler ülke turizmimizin 2020 yılı sezonunu büyük bir hüsranla bitireceğinin işaretlerini vermeye başladı, Rus ve Alman turistlerin ana tatil merkezi konumundaki Antalya Bölgesi tarihinin en büyük krizini yaşıyor. Alman Hükümeti'nin almış olduğu siyasi kararlar sonucu Türkiye'nin "gidilebilir ülkeler listesine konulmaması" ve Rus Hükümeti'nin  uçuşların başlangıç tarihleri ile ilgili sürekli çelişkili açıklamalar yapması, ülkemizin turizm merkezi Antalya'daki yıkımın ciddi boyutlarda olacağını gösteriyor.

     Üçüncü en büyük turizm bölgesi olan Güney Ege'de ise gözler ağırlıklı olarak İngiliz turistlerin tercih ettiği bölge olması nedeni ile 16 Temmuz'da başlayacağı açıklanan İngiltere - Dalaman ve Bodrum uçuşlarına odaklanmış durumda. Çoğu büyük otelller önlerini göremedikleri için işletmelerini aşmaz iken, büyük topluklarla tatil yapmak istemeyen insanlarda daha küçük işletmeleri tercih etmeye başladılar. Bireysel tatil taleplerinin had safhada olduğu bu günlerde, gelen talep yoğunluğu nedeni ile kayıtdışı kiralama işleri yapan birsürü yapının da ortaya çıktığını gözlemliyoruz.

 Devlet edenlerimiz tarafından ilk altı ayı ödemesiz verilen kredilerin Aralık ayından itibaren geri ödenmeye başlanacak olması ve sezonun halen açılmaması, turizm sektöründe çalışan yaklaşık 1,5 milyon insanın kara kara düşünmesine neden oluyor. Yıllardır 4-5 ay turizm sezonunda sıcak para girdisi sağlayıp, bu girdi ile işletme giderlerini karşıladıktan sonra 7-8 ay yaşamak zorunda olan turizmcilerin, bu sene ki durumlardan dolayı böyle bir döngüyü tekrar yakalayabilmeleri belki birkaç yıllarını alacak.

 2019 yılında 45 milyon turist sayısına ulaşarak rekor kıran turizm sektörü, 2020 de daha da fazla turist beklentisine girerek yeni yatırım ve borçlanma kararları aldı, salgın sonrası durum ile birlikte yarım kalan veya batık sınıfta olacak milyonlarca Liralık borçlanmalardan bahsedebiliriz. Kaybın ne kadar olacağını tahmin edebilmek için Gelir İdaresi Kurumu, Sosyal Güvenlik Kurmu v.b, Devletimize vergi toplayan kurumların 2019 yılsonu ve 2020 yılsonu  verilerini karşılaştırmaları rakamsal olarak sonuçların daha net görülmesini sağlayacaktır.

 2020'deki salgın nedeni ile tatil programlarını iptal edip, rezervasyonlarını  2021'e kaydıran tatilcilerin gelip gelemeyecekleri yine kış aylarında ortaya çıkma ihtimali olan koronavirüs ve benzeri vaka sayılarına ve turist kaynağımızı oluşturan ülke hükümetlerinin alacakları kararlara bağlı olacaktır. Devlet edenlerimizin vergi gelirlerinin daha da azalmasını önlemek adına "acilen" günlük ve haftalık bazda kiraya verilen ve "villa tatili" oalrak büyük bir pazar payına ulaşan "kayıtdışı sektörü" kayıt altına almak için gerekli denetim mekanizmalarını devreye sokması gerekmekte.

 Turizm sektöründeki tüm faaliyetlerin TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acentaları Birliği) üyesi A Grubu seyahat acentaları aracılığı ile yapılması kanunen verilmiş bir hak iken; 2005 yılından bu yana "günlük ve haftalık olarak kiraya verilen ev, villa v.b" yerlerin emlak ve inşaat firmalarınca, kanunsuz şekilde kiraya verilmesine devam edilmesi ve bunun için devlete hiçbir vergi vermemeleri anlaşılır bir durum değil.

 Sayıları her geçen gün artan ve büyük talep gören "villa turizmi" ve bu villaların kiraya verilme işlemleri seyahat acentaları tarafından yapılmadığından büyük vergi kayıplarına uğrayan devletimizin, bir an önce bu kanunsuz ve yanlış uygulamaya bir son verip devletimizin gelirlerini artırıcı uygulamaları devreye sokması gerekmekte. Sezonda yüz bin Türk Lirası kira geliri elde eden bir villa sahibinin devletimize bir kuruş vergi bile vermemesi en büyük eşitlik ihlali olarak görülmelidir.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları