Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Durmuş Ali Özyiğit

Durmuş Ali Özyiğit

ANALİZ

Zamanda yolculuk!

Değerli okuyucularım siyasetin yorucu atmosferini ciğerlerimize kadar hissettiğimiz şu günlerde haftada bir gün okuyucularımızı rahatlatmak için bilim kurgu yazmayı düşündüm.

***

Bilim kurgu yazıları veya bilim yazıları aslında insanın zihnini açar. Değerli üstadımız Yeniçağ yazarı Hulki Cevizoğlu zaman zaman bu türden yazılar yazıyor. İyi de yapıyor okuyucularımız bu sayede siyasetin yoğun atmosferinden kurtuluyor.

***

İlk bilim kurgu yazım yazı başlığım gibi zamanda yolculuk olacak. Zamanda yolculuk çok farklı ve fizikçilerin derinlemesine tartıştıkları her zamanın konusu olması bakımında dikkat çeken bir meseledir. Ben fizikçi üstatların işine girip tek tek kuantum meseleleriyle sizi boğmayacağım. Bir anekdot anlatıp konuyu analiz edeceğim.

***

Yanlış hatırlamıyorsam sene 2012 veya 2013'tü. Blog sitelerinde bilim kurgu olaylarını okuyordum. Bu bloglar, Türk siteleriydi. İsmini hatırlamadığım bir blog sitesinde okuduğum bir yazı ile adeta şoke oldum. Yazının içinde de bir resim vardı. Resim Ecevit zamanına ait ve akıllı bir telefonla birisi Ecevit'in basın toplantısı çekiyordu. Herkesin blog sitesindeki ilgili yazıya yazdığı yorum fotoşop. Halbuki fotoşop biz internet habercilerinin iyi anladığı ve baktığında hemen hangi resmin hileli olduğunu bileceğimiz bir konudur. Bu resim kesinlikle fotoşop değildi. Ayrıca az sonra yazacağım konu ile bu resmin sahte değil gerçek olduğu ispatlanmış oldu. Neyse konuya devam edeyim. İki, üç gün sonra aynı siteye bakayım dedim. Baktım sitede yazı yok. Yazılar arasında kaybolmuş diye düşündüm ve Allah'tan internetin geçmişini silmemişim oradan ilgili yazıya tıkladığımda yazının kaldırıldığını gördüm. Şimdi diyeceksiniz ki normal adam hit için sitesini tıklatmak için hileli resim yapmış sonra silmiş. Durun şimdi anlatacağım ile daha fazla şok olacaksınız. Yine bilim kurgu sitelerini gezerken bu olaya rastladım. Yeni bulduğum blog bilim kurgu sitesinde devletin ilgili istihbarat kurumunun bu yazıyı kaldırttığı yazıyordu. Ertesi gün tekrar bakayım dedim bu yeni bulduğum devletin ilgili istihbarat kurumunu, önceki Ecevit'in zamanına giden akıllı telefon ile resmini çeken yazıya atıfta bulunan yazı da kaldırtmış. Demek ki olay gerçekmiş. Birisi geçmişe gidip Ecevit'in zamanındaki basın toplantısını akıllı telefon ile çekmiş. O zaman elbette akıllı telefon yoktu. Peki nasıl olabilir bu? Türklerden de mi zamanda yolculuk yapan birileri var? Varsa geçmiş değişti mi? Değişebilir mi? Bu soruların cevabını elbette bu satırlar sığmaz. O yüzden ileriki yazılarımda da buna değineceğim.

***

Zaman görecelidir. Bunu nereden anlıyoruz? Hatırlayın iftar vakitlerini. Doğu'dakiler iftarı erken açıyorlar biz Batı'da yaşayanlar geç açıyoruz. Yani dünyanın çizgisel hızından dolayı Doğu'dakiler geleceği yaşıyorlar. Hıza geldik şimdi işte zamanda yolculuğun tüm sırrı hızdır. Jetler ses hızını geçtiler. Jetlerdeki saatle bizdeki saat farklı işlediği ispatlandı. Yani çok az da olsa ses ışığını geçen jetler geleceğe gittiği ispatlandı. Hızınız artıkça geleceği gidersiniz. Peki anahtar kelime olan ışık hızı geçilince ne olur? Hemen diyeyim geçmişe gidersiniz. Geçmiş yok olmuyor mu? Hâlâ bir yerde Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethederken diğer yanda Atatürk TBMM'de konuşuyor mu? Evet hâlâ Atatürk konuşuyor ve İstanbul fethediliyor. Hem kuantum fiziğine göre öyle hem de Kuranıkerim'e göre de öyle. Bu konuyu da buradan yazsam satırlar yetmez. Yazı dizimin ileriki bölümlerinde Kuran-ı Kerim'den ayetler ve kuantum fiziğinden örneklerle açıklayacağım.

***

Yazımın başında Ecevit'in son başbakanlığı yani 1999-2002 dönemlerine giden birisinden bahsettim. Nasıl olur onu da ışık hızı üzerinden dile getirdiğim. Peki en fazla ses hızı geçişmişken birisi ışık hızını geçer de nasıl olur da geçmişe gider? Hemen diyeyim yüzyılın deneyi olarak ifade edilen İsviçre'nin Cern şehrinde tanrı parçacıkları ışık hızına yaklaştırılıyor. Hatta buraya Türk bilim insanları da gönderildi. İşte ışık hızını geçmenin sırrı burada. Önemli olan bir aracın veya bir uzay gemisinin ışık hızını geçmesi değil. Asıl önemli olan konu etrafına oluşturduğu alanın atomun parçacıklarının küçüğü olan partiküllerin ışık hızını geçmesidir. Partiküllerin ışık hızını geçmesi demek, o alanın zamanının değişmesi demektir. O alanda su varsa zamanı değiş alanın dışındaki bardağın zamanı aynı kalır. Çünkü zaman değişirse onanın mekanı da değişir. Tali zaman tali mekan konusunu da ileriki yazılarımda bahsedeceğim.

***

Değerli okuyucularım bilim kurgu alanında zamanda yolculuk çok derin ve bu satırların yetmeyeceği bir meseledir. Bugün yazımda kısaca değindim. Kuran-ı Kerim'deki ayetler, kuantum fiziğinin detayları ve geçmişe gidilirse veya gidiliyorsa kader değişiyor mu değiştirilebilir mi?

İleriki bilim kurgu yazı dizilerimin devamı bu konular olacak.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları