Yiğidi öldür hakkını ver

Bir sezonu daha geride bıraktık.

Beşiktaş dar kadrosuna rağmen oynadığı futbolla göz doldurdu.

Sergen Yalçın maç sonları ve öncesinde yaptığı açıklamalar ve saha içinde haklı-haksız her pozisyona itiraz etmesiyle antipatik bir görüntü çizdi.

Vurdumduymaz tavırlarıyla tanıdığımız Sergen, her takım taraftarı tarafından da sempati beslenen bir kişilikti.

Ancak bu özelliğini yitirdiği söylenebilir.

Hoş, kendisi bu durumu ne kadar dikkate alır onu da bilemeyiz.

Ancak yiğidi öldür hakkını ver.

Elinde çok dar bir kadro yapısı olmasına karşın her oyuncudan maksimum verimi aldı.

Özellikle Ghezzal, Aboubakar ve Larin üçlüsüyle adeta resital sundu.

Beşiktaş için hak edilmiş bir şampiyonluktu.

Galatasaray hiç ortada yokken son haftalarda yaptığı çıkışla yarışa ortak oldu ancak gücü yetmedi.

Beşiktaş işi zora sokmasına rağmen şampiyonluk ipini göğüslemesini bildi.

Fenerbahçe'ye gelecek olursak.

Ne yazsak, ne söylesek içimizin soğumayacağı bir takımdan bahsediyoruz.

Bir camia düşünün ki bütün duyguları en uçta yaşasın.

Bütün duyguları dışa vurmada liderliği kimseye bırakmasın.

Ligin başlarında alınan iyi sonuçların ardından Fenerbahçeli futbolcuların taraftarla birlikte şampiyonluk şarkıları söylediğini hatırlayın.

Biraz hafızanızı zorlayın.

Nasıl da havaya girilmişti hemen.

Kulübün içinden bir kişi bile "Durun yahu biz ne yapıyoruz, daha ligin başı" demedi.

Erol Bulut ile başlanan sezonda Fenerbahçe neredeyse ligin bitecek olmasına rağmen oyun olarak hiçbir yol kat etmemişti.

İç sahada alınan skandal mağlubiyetler bile Fenerbahçe yönetiminin reaksiyon almasına yetmedi.

Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim.

Erol Bulut'un iş işten geçmeden gönderilmesi gerektiğini, iş işten geçtikten sonra ise gönderilmesinin bir anlamı olmayacağını yazmıştım.

Ancak Fenerbahçe yönetimi kriz anlarını iyi yönetemedi.

İnanın, iç sahada alınan Göztepe mağlubiyetinin ardından Erol Bulut ile yollar ayrılmış olsaydı şampiyonluk ipini göğüsleyen taraf Fenerbahçe olacaktı.

Şu kadro genişliğine rağmen önce teknik direktör ardından da yönetimsel olarak aldığı veya almadığı kararlarla en büyük suçlu Fenerbahçe yönetimidir.

Yine ve yeniden Başkan Ali Koç ve yönetimi uyarıyorum.

Sayın Başkan, bir kez daha aday olmalısınız.

Ancak Emre Belözoğlu, Volkan Demirel, Selçuk Şahin gibi isimlerle yolları ayırıp yabancı ve mümkünse kariyerli bir teknik direktörle anlaşmalısınız.

Kazanma hırsı olan, Fenerbahçe'nin dinamiklerini bilen ve kendi ekibiyle göreve gelmesini sağlayacağınız ismin başarısız olacağını düşünmüyorum.

Umarım yine yanlış bir kararın altına imza atmazsınız çünkü Fenerbahçe taraftarı artık çok ama çok sıkıldı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları