Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Prof. Dr. Osman Erk

Prof. Dr. Osman Erk

Sağlıkla kalın

Yanlış besleniyoruz sık hastalanıyoruz

Makro besinler kalori, mikro besinler ise sağlığa yararlı çeşitli faktörleri içerir. Makro besinler yağ, protein ve karbonhidratlardır. Mikro besinler kalori vermezler fakat sağlık açısından çok önemlidirler. Kalorisi az, içinde mikro besinleri fazla olan gıdalar gerçek gıdalardır. Yani az kalori; bol lif, vitamin, mineral, antioksidan, fitobesin içeren sebze, yeşillikler, meyveler, kuruyemişler, baklagiller ve tam tahıllar gerçek gıdalardır.

Sağlıklı olmak bir tercihtir. Yanlış besleniyoruz. Sık hastalanıyoruz, erken yaşlanıyoruz. Hastalıkların temel sebepleri besin eksikliği ve toksinlerdir. Toksinlerle dolu bir dünyada yaşamaya devam ediyoruz. Her yıl dünya genelinde milyarlarca ton kimyasal madde üretilmektedir. Gündelik hayatta 10 binin üzerinde kimyasal madde insan hayatını direkt olarak etkilemektedir. Sağlığın korunması fit ve uzun yaşamak için dengeli ve yeterli beslenme ile birlikte toksinlerden uzak durmak ve yaşam tarzını değiştirmek en önemli unsurlardır. "Sağlığını Yeniden Keşfet" kitabımda yediklerimizin, içtiklerimizin ve çevremizin sağlığımıza olan etkilerini ayrıntılı bir şekilde anlatmaya çalıştım. Sağlıklı fit ve uzun yaşam için gerekli olan yaşam tarzı değişiklikleri ve beslenme modellerini anlattım. Kitabım sağlıklı beslenme ve hastalıklar olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Yaşam tarzını değiştirerek ve doğru beslenerek sağlıklı fit ve en az yüzyıl yaşamak mümkün.

Günümüzde şeker, kalp damar hastalıkları, obezite, kanser ve nörolojik hastalıklar çok arttı. Fruktozdan zengin mısır şurubu yiyecek ve içeceklerde bol miktarda kullanılmaya başlandı. Hazır ve yarı hazır besinlerin tüketilmesiyle tuz tüketiminde ciddi artışlar var. Çay, kahve, kolalı içecekler, çikolata, enerji içecekleri tüketimi, dolayısıyla kafein tüketimi arttı. Sağlığa en büyük tehdit çevresel ve içsel toksinlerden hazır yapay gıdalardan gelmektedir. Toksinlerle dolu bir dünyada yaşıyoruz. Çok fazla boş kalori tüketiyoruz. Hareketsiz bir yaşamımız var stresli ve gerginiz.

Bağışıklığın güvencesi: C vitamini

Bağışıklık sistemi kemik iliği, karaciğer, dalak, lenf bezleri gibi organlardan, beyaz kan hücrelerinden ve antikorlardan oluşan vücudun en karmaşık sistemidir. Kanser ve infeksiyon gibi hastalıklar genel olarak bağışıklık sisteminin yetersiz olması ile ilgili hastalıklardır. Vücut dıştan infeksiyon, içten kanser gibi bir saldırıya uğradığında lenfosit adı verilen bağışıklık sistemi hücrelerini kısa sürede bölünüp çoğalarak buna cevap verirler. Bu hızla çoğalma ve düşmana karşı koymak için birçok gıdaya, vitamin ve minerale ihtiyaç vardır.

C vitamini bu durumda kilit rol alan besin maddelerinin başında gelir. C vitamini antioksidan özelliğe sahip olmakla birlikte, tüm antioksidanların en sıra dışı olanı, en önemlisidir. C vitamini bağışıklık sistemini güçlendirir, virüsler karşı ciddi antiviral etkiler gösterir. Organlardaki bağ dokusunu oluşturan kollajen sentezini arttırarak infeksiyon ve kanser hücrelerinin çevreye yayılmasını engeller, bazı kanserojenleri etkisiz hale getirir ve vücutta toksinler nedeni ile oluşan hasarları engeller. C vitaminin etkileri gerçekten sıra dışı ve yaşamsaldır. Düşük dozlarda alınan C vitamini antioksidan etki gösterirken, yüksek dozlarda ve damardan alınan C vitamini bir vitamin gibi değil, farmakolojik bir ajan yani ilaç gibi etki ederek özellikle kanser hücrelerinde ve virüslere maruz kalmış hücrelerde özel bir etki gösterir.

Yüksek doz mega C vitamini yıllardır kanser tedavisinde, gripten HIV'e kadar birçok virüsleri etkisiz hale getirmekte kullanılmıştır. Yüksek doz damardan C vitamini tedavisi kolay uygulanan, yan etkisi olmayan bir tedavidir. Yüksek doz C vitamini kanser hücrelerinde bulunan demir ve bakır ile birleşerek hidrojen peroksit denilen kimyasalın oluşmasına neden olur, bu kimyasal tümör hücresini zehirleyerek ortadan kaldırır. Aynı etki virüslerle enfekte olmuş hücreler içinde söz konusudur. Günlük C vitamini ihtiyacı yaklaşık 100 miligram kadardır, sigara içenlerde ihtiyaç artmaktadır. İnsanların büyük bir kısmı daha çok hayvansal gıdalarla ve işlenmiş gıdalarla beslendikleri için C vitamini düzeyleri düşüktür. En fazla C vitamini barındıran besinler brokoli, biber, kivi ve limondur.

Sanılanın aksine portakal, greyfurt ve mandalinada C vitamini daha azdır. 100 gram brokoli, biber, kivi ve limonda 100 miligram C vitamini vardır. Portakal, greyfurt ve mandalina ise daha az C vitamini içerir. Şu anda yüksek doz ve damardan (10 gram-50 gram) C vitamini ciddi Covid-19 hastalarında diğer tedavilere ek olarak zaman zaman kullanılmakta ve iyi sonuçlar bildirilmektedir. Bunun dışında günde 4 kez 1500 gram damardan C vitamini alınarak bu virüse karşı koruyucu etki ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bu günlerde C vitamininden zengin sebze ve meyveleri bol miktarda tüketmeye devam etmeliyiz. Gerekirse damardan veya ağızdan yüksek doz C vitamini almak bağışıklığımızı güçlendirecektir.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları