Tuzu kurular

Bu hafta aklınızın almayacağı şekilde ifadeler duyduk AKP'li isimlerden.

Birbirleriyle yarışıyorlarmışcasına hareket etti hepsi.

Biz bir gördüğümüze ya da duyduğumuza inanamazken daha da beter duyguları her seferinde yaşatmayı başardılar.

Bu duygu geçişlerini herhangi izlediğiniz bir filmden ya da kitaptan alamazsınız ama bazı kafalar var ki onlara şahitlik ederken insan bu hayatın neden var olduğuna dair ilginç ve aynı zamanda derin düşüncelere dalıyor.

Avcılar Belediyesi'nin meclis toplantısında konuşma yapan AKP'li Süleyman Çelik'in bir konuşması sosyal medyayı adeta salladı.

Çelik, yaptığı konuşmada ülkede aç kimsenin olmadığını ifade etti.

Ayrıca, "Dünyaya yardım ediyoruz, ne oluyor size kardeşim. Lan biz 120 devlete yardım yapıyoruz. Bana aç insanı gönderin. Ben onun bütün ihtiyacını gidereceğim" dedi.

Bu meclis üyesi belki Türkiye'nin sokaklarını, İstanbul'un sokaklarını dolaşmıyor, A Haber'den başka kanal seyretmiyor olabilir ama mensubu olduğun Avcılar'ın sokaklarını da mı hiç dolaşmadınız diye sorarlar adama.

Hiç mi aç insan, mağdur durumda olan insan görmediniz.

İşsizlikten, geçim sıkıntısından intihar eden insanları görmüyor musunuz, kendini yakmaya çalışan insanları görmüyor musunuz, sesini duyurmak isteyen insanlara bakmıyor musunuz?

Benimki de soru işte.

Baksanız hiç böyle konuşur musunuz.

Tuzunuz kuru diye de bu kadar umarsız olmayın.

Hadi bana inanmıyorsunuz.

İsterseniz Cumhur İttifakı'nın üyesi olan Büyük Birlik Partisi Başkanı Mustafa Destici'yi dinleyin.

O bile katıldığı televizyon programında halkın gündeminin seçim değil geçim olduğunu söyledi.

Bari ortağı olduğunuz partinin başkanına itimadınız olsun. 

***

Bir diğer olay Mersin'de yaşandı.

Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin meclis toplantısında Başkan Vahap Seçer'e Mersin'e metro yapılmasının gereksiz olduğunu ve doğru bir proje olmadığını savunan Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak projeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteklediğini öğrenince üç gün sonra çark ediyor.

Üç gün sonra yaptığı basın açıklamasında da metronun dünyanın en konforlu ulaşım aracı olduğunu ve metroya karşı çıkmanın aptallık olduğunu söylüyor.

Çok acayip bir ülkede yaşıyoruz gerçekten.

Siyasette yalan söylemenin sanatı yapılıyor artık.

Görüyoruz, duyuyoruz, dalga geçiyoruz yine olmuyor.

Her gün karşımıza böyle absürt olaylar çıkıyor.

Çark etme konusunda rekor kıran kendisini ayrıca tebrik ediyorum.

***

Bu hafta belediye meclislerinde trajikomik olaylar yaşansa da İstanbul'un Esenyurt belediye meclisinde gerçekten utanç verici görüntülere şahit olduk.

CHP'li Meclis Üyesi Emine Polat'ın, "Biz bu sıralarda oturmayı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e borçluyuz" sözlerine büyük bir hınçla atlayan AKP'li Meclis Üyesi Yeşil Aytulum Turgut, "Ben AKP'ye borçluyum. Sen Atatürk'e borçlusun, ben Recep Tayyip Erdoğan'a borçluyum" diye yanıt veriyor. 

Bu adam size ne etti de bu kadar nefret ediyorsunuz Sayın Turgut Hanım.

-Mesela tek kadınla evlenme ilkesini getirdiği için, evlenmek için yaş sınırı koyduğu için mi düşmansınız bu kadar?

-Velayet haklarını kadına tanıdığı için mi sevmiyorsunuz?

-Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını Fransa ve İtalya'dan 11, Romanya'dan 12, Bulgaristan'dan 13, Belçika'dan 14, İsviçre'den ise 36 yıl önce tanıdığı için mi bu hırsınız?

-Yoksa, "Ey kahraman Türk kadını sen yerde sürüklenmeye değil omuzlar üstünde göklere yükselmeye layıksın" demesi mi zorunuza gitti?

Bu sorular ancak tek bir kelimeyle yanıtlanabilir.

O da cehalet.

Çok üzgünüm ama durum bu.

ÖZÜR

Yazımı tamamlarken geçen hafta yazmış olduğum Çukur'un dibi başlıklı yazımla ilgili bir düzeltme ve özür dilemem gerektiğini düşünüyorum.

Çukur dizisi oyuncularının çekildikleri fotoğrafta rakı şişesini sakladığına dair sosyal medyada dolaşan iddiaların ardından bir yazı kaleme almıştım.

İşin aslı Çukur'un usta oyuncusu Ercan Kesal ile yaptığım telefon görüşmesinin ardından ortaya çıktı.

Ercan Kesal, o fotoğrafın yemek fotoğrafı olmadığını, setten sonra çekilen bir hatıra fotoğrafı olduğunu ifade etti.

Günboyu gazetesi için Ercan Kesal ile yaptığım ve dolu dolu geçen röportaj birçok haber sitesi tarafından da yayımlandı.

Bir yanlış anlaşılmayı bu sayede düzelttiğimize inanıyorum.

Ve kendilerinden bir kez daha özür diliyorum.

Röportajı okumak isteyenlerin Google arama motoruna "Çukur'un İdris Babası Ercan Kesal ilk kez Günboyu'na konuştu! Sosyal medyada linç edilen fotoğrafın perde arkası" diye yazması yeterli. 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları