Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Tuhaf bir yayın

İzlerken dehşete kapıldım.

 

Reyting rekorları kıran programın kadın sunucusu, 40 yaşındaki evli bir adamla kısa bir beraberlik yaşamış henüz 18 yaşındaki kızı, "Kameralar beni çekmesin!" dediği için azarlıyor, "Aynı isyanı bedenini korumak için de gösterseydin... O adam senin baban yaşında... Kendini niye korumadın... Bunu kendine nasıl layık gördün... Adam seni iki dakikada postaladı... Çıldıracağım ya!" diye avazı çıktığı kadar bağırıyordu.

 

Neresinden bakılırsa bakılsın insan haklarına, Anayasa'ya, yasalara, etik kurallara aykırı bir yayındı.

 

Stüdyoda acımasız bir mahkeme kurulmuştu, bir...

 

İnsanlık onuru ayaklar altına alınıp çiğnenmişti, iki...

 

Özel hayatın gizliliğine saygı duyulmamıştı, üç...

 

Dahası da var:

 

Bu program, çocukların da ekran başında olduğu gündüz saatlerinde yayınlandı.

 

...

 

Ve olayın bir diğer cephesinden de söz etmek istiyorum:

 

Kadına yönelik fiziksel ve sözel erkek şiddetini her fırsatta gündeme getiren kadın kuruluşları, kadının kadına yönelik şiddetini nedense doğal karşıladılar, görebildiğim kadarıyla pek tepki vermediler, adeta sus pus oturdular.

 

Oysa şiddetin cinsiyeti olmaz.

 

Erkeğin kadına şiddeti ne kadar korkunçsa, kadının kadına şiddeti de o kadar korkunçtur.

 

+

 

PENCEREDEN DÜŞEN KADINLAR

 

İki yılda 28 kadın pencere ve balkondan düşerek hayatlarını kaybetmiş.

 

Son olarak, katıldığı TRT yarışmasıyla dikkati çeken 30 yaşındaki bir kadının dördüncü kattan düşerek öldüğünü haber verdi gazete ve televizyonlar.

 

Ölenler, intihar mı etti, birileri tarafından mı atıldı?

 

Çoğu henüz netleşmedi.

 

Polis ve yargı, görgü tanıklarına ve adli tıp raporlarına dayanarak olayları aydınlatmaya çalışıyor.

 

...

 

İntihar, ister gerçek ister kurgusal olsun ayrıntılı olarak gösterilince bir nevi örnek oluşturuyor.

 

Yıllar önce bir televizyon kanalında," "Saat Sabahın Dokuzuydu" isimli bir dizi yayınlanıyordu.

 

Bu dizinin kahramanı genç kız, aşağıya atlamak için bir apartmanın çatısına çıkıyordu.

 

Dizinin o bölümünün yayınlanmasının ardından çok sayıda genç kız aynı şekilde intihar etmeyi denemişti.

 

Boğaz Köprüsü'nden atlayanların haberleri televizyon ve gazetelerde geniş biçimde verildiği günlerde de aynı yöntemle ölmek isteyenlerin sayısı bir anda adeta patlamıştı.

 

...

 

Sadece kendi bedenine değil, başkasının bedenine şiddet uygulamak da öğreniliyor.

 

Bir baltalı saldırgan çıkınca, ardı ardına baltalı saldırganlar çıkıyor ortaya.

 

Bir kişiyi öldürüp yakma olayının ardından benzer nitelikte cinayetlerle karşı karşıya kalıyoruz.

 

Birinin ormanlık alana kaçırıldıktan sonra kurşuna dizilip gömülmesi haberleri, çok geçmeden yaygın bir cinayet işleme yöntemine dönüşüyor.

 

...

 

Sonuç olarak şunu söyleyebilirim:

 

Televizyon yayıncılığının reytinge, gazete haberciliğinin tiraja endeksli olmaması, insana saygı anlayışıyla yapılması gerekiyor.

   

+

 

ÜRKÜTEN FATURALAR

 

Kilovat sınırıyla ilgili son düzenleme elektrik faturalarından yakınanların derdine deva olacak gibi değil.

 

Topu topu 40-50 liralık bir iyileşmeden söz ediliyor.

 

Bu arada gözlerden kaçan bir şey var:

 

Apartmanlarda oturanlar sadece dairelerinin ürküten faturalarını ödemekle kalmayacak, apartmanlarına gelen yüksek rakamlı elektrik faturalarına da ortak olacaklar.

 

Örneğin, benim oturduğum apartmanın elektrik faturası yaklaşık 1600 lira oldu.

 

Daire başına 100 lira düşüyor.

 

Öyle görülüyor ki, elektriğe gelen zam önümüzdeki aylarda da gündemden düşmeyecek.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları