Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Tartışılan mahkeme kararları

Gezi Parkı Davası''nda mahkemenin sanıklar için verdiği ağır cezalar yoğun tartışmalara yol açtı.

Cezaların hukuki değil siyasi olduğunu, "gözleri bağlı adalet tanrıçasının" elindeki teraziyi iktidarın etkisinde kalarak doğru kullanmadığı iddia ediliyor.

İktidar sözcüleri ise, Gezi Parkı eyleminin meşru yönetimi devirmek için kurgulandığını öne sürüyor, bu eyleme öncülük yapanların cezalandırılmasında şaşılacak bir şey olmadığını belirtiyorlar.

Davanın daha istinaf, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi aşamaları var.

Bakalım sonuç ne olacak.

*

Bu arada, geçmişte bizde ve dünyada siyasetin etkisiyle verildiği iddia edilip çok tartışılan bazı mahkeme kararlarını hatırlatalım:

- 27 Mayıs 1960''daki askeri darbede Demokrat Parti hükümeti devrildi.

Darbeciler Yassıada''da Yüksek Adalet Divanı adında özel bir mahkeme kurarak devirdikleri kişileri yargılamaya başladılar.

11 ay süren yargılama 15 Eylül 1961''de tamamlandı.

Yargılananlardan eski Başbakan Adnan Menderes, eski Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan''a idam cezası verildi.

İki eski bakan 16 Eylül 1961''de, eski Başbakan ise 17 Eylül 1961''de İmralı Adası''nda idam edildiler.

Bugün hukukçular, "Verilen kararlar ve yapılan infazlar adalet tarihimiz adına utanç vericidir" diye konuşuyorlar.

- Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan 12 Ocak 1971''de Ankara''da bir bankanın Emek şubesini soymuşlar, 5 Mart 1971 tarihinde ise Ankara Balgat''taki Amerikan tesislerinde görevli 4 Amerikan askerini kaçırmışlardı.

Sicillerinde başka bir suç yoktu.

Kan dökmemişler, cinayet işlememişlerdi.

"Emperyalizme karşı romantik devrimciler" diye nitelendirmek mümkündü onları.

Çocukça bir saflıkla ve çılgınca bir gençlik heyecanıyla hareket etmişlerdi.

Yakalanmalarının ardından başlayan yargılama 2 ay 23 gün sürdü, 9 Ekim 1971''de üçü de idam cezasına çarptırıldı.

Meclis''in ve Cumhurbaşkanı''nın onayından geçen mahkeme kararı gereğince 6 Mayıs 1972''de Ankara Merkez Kapalı Cezaevi''nde idam edildiler.

Bu idamlar da yıllardır tartışılıyor.

Pek çok hukukçu, "Üç gencin işledikleri suçlar nedeniyle en fazla 5 yıl hapis yatıp özgürlüklerine kavuşmaları gerekirdi" görüşünü ifade ediyor, idam kararlarının çok insafsızca verildiğini belirtiyorlar.

*

Son örneği yurt dışından verelim:

Alfred Dreyfus, Fransa ordusunda yüzbaşı olarak görev yaparken Almanlara bazı askeri sırları verdiği iddiasıyla tutuklanıp yargılanmaya başlandı.

22 Aralık 1894 tarihinde sonuçlanan davada suçlu bulundu, ömür boyu hapse ve sürgün cezasına mahkûm edildi.

Bu dava tam unutulmaya yüz tutmuştu ki ünlü romancı Emile Zola L''aurore gazetesinde 13 Ocak 1898''de "Suçluyorum" başlıklı bir yazı yayımladı.

Zola yazısında Dreyfus''un adil olmayan bir yargılama sonunda haksız yere mahkûm edildiğini belirtiyor, çeşitli iddialarda bulunuyordu.

Fransa''da ve diğer Avrupa ülkelerinde büyük yankı uyandıran yazı sonucu Dreyfus 1899''da bir kez daha yargılandı ve hapis cezası 10 yıla indirildi.

1904''de bazı milletvekillerinin isteği üzerine Dreyfus üçüncü defa yargılandı ve bunun sonunda beraat etti, orduya yeniden alındı.

1998 yılında, yani olaydan yaklaşık 100 yıl sonra yeni bir gelişme oldu.

Fransa Cumhurbaşkanı Jacgues Chirac, Dreyfus''un hayatta olan yakınlarından Fransız ulusu adına özür diledi, "Dreyfus davası Fransa tarihi için kara bir lekedir" dedi.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları