Siyasi Ayak - AKP ve MHP

7 Ekim 2016;

15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu kuruldu.

Başkanlığına tartışmalı bir şekilde, daha önce Fethullah Gülen'i ve o zamanki adıyla cemaati öven Reşat Petek getirildi.

Komisyonda yer alan muhalefet milletvekillerinin, Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı'nın komisyona gelerek bilgi vermeleri isteği, bir türlü kabul görmedi.

Komisyon, çalışmalarının samimiyeti tartışmaları ile sona erdi ve bir rapor hazırlandı.

Raporu Komisyon Başkanı Reşat Petek, dönemin TBMM başkanı İsmail Kahraman'a teslim etti.

Uzun bir süre bu rapor yayınlanmadı.

En sonunda, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, raporun "TBMM'de kaybolduğu ve bulunamadığı" açıklandı.

FETÖ ve Siyasi Ayak üzerinde oynanan "ayak oyunları" raporla da sınırlı değil.

Her konuşmalarında "FETÖ ile mücadele" sözünü dillerinden düşürmeyen AKP ve MHP, TBMM'ye gelen her tekliﬁ reddetti.

19 Temmuz 2018; İYİ Parti TBMM'ye FETÖ'nün siyasi ayağının araştırılması için önerge verdi.

Önerge AKP ve MHP'nin oyları ile reddedildi.

16 Mayıs 2019;

İYİ Parti tarafından "15 Temmuz FETÖ örgütünün darbe kalkışmasında Yurtta Sulh Konseyi'nin siyasi kanadının araştırılması" başlıklı önerge verildi.

Önerge AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

Devlet Bahçeli daha iki gün önce 10 Ocak 2020'de; "FETÖ'nün siyasi ayağı ortaya çıkmalı" dedi.

İki gün sonra, 12 Ocak 2020'de (bugün) bu kez CHP tarafından "FETÖ'nün siyasi ayağı araştırılsın" önergesi verildi.

Aynı saatlerde Devlet Bahçeli; "CHP'nin FETÖ'nün siyasi ayağı araştırılsın önergesinin yanında olmayız" dedi.

Yani önerge yine reddedilecek.

Gelinen noktada görünen o ki;

AKP ve MHP, FETÖ argümanı sürsün istiyor.

Önüne gelene "FETÖ'cü" iftirası atmak işlerine geliyor.

Ya da FETÖ'nün kendi sayelerinde semirdiği ve halen içlerinde barındığı gerçeği ile yüzleşmekten korkuyorlar.

Başka sebep ne olabilir?

Bu soruya da inandırıcı, mantıklı bir cevap bulamıyorlar.

Fakat şunu anlamıyorlar;