Siyasette ağırlaşan tehlikeli söylemler

Gara'da, PKK'lı teröristlerce bir mağaranın içinde şehit edilen 13 vatandaşımızın haberiyle derinden sarsıldık.

Daha ne olduğunu anlamadan şehit edilen vatandaşlarımızın uzun süredir PKK'nın elinde olduğunu öğrendik.

Gara'da tutulan 13 rehineyi kurtarma çabaları başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

Siyasi iktidarın başarısızlıklarda bir bedel ödeme gibi düşüncesi olmamıştır.

Bu başarısızlığın ardından da herhangi bir siyasi yaptırım olacağı kanaatinde değilim. Olursa büyük sürpriz olur.

Zaten iktidar mensuplarının konuşmalarına baktığımızda suçun büyük oranda yine muhalefete atılmış olduğunu görüyoruz.

AKP kongrelerine büyük bir hızla devam ediyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir ilden diğer illere büyük bir coşkuyla seçim çalışmalarını sürdürüyor.

Aslında bu durum bile hedefin tam anlamıyla yüzde 50+1'e odaklanıldığının göstergesi.

23 Haziran seçimlerinden önce terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın kardeşi Osman Öcalan'ı devletin kanalı TRT'ye çıkartanların yaptığı açıklamalar o seçimde boşa çıktığı gibi yapılan hamasi söylemler de yine boşa çıkacaktır.

Bir diğer dikkatimi çeken nokta ise, CHP'den ayrılarak 'Memleket Hareketi'ni kuran Muharrem İnce'nin Gara'da şehit edilen 13 vatandaşımız hakkında muhalefete hiçbir eleştiride bulunmaması oldu. Zekası, sivri dili ve hazır cevap olmasıyla bilinen Muharrem İnce'nin AKP iktidarının bu konudaki başarısız operasyonuna dair söyleyecek bir şeyinin olmamasını hayretler içerisinde takip ediyorum.

Gerginliğin, kızgınlığın arttığı bu süreçte CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yanıtlaması istemiyle şu 5 soruyu sordu.

1. Bölücü terör örgütünün tam 5,5 yıl elinde tuttuğu vatan evlatlarını kurtarmak için 2015 tarihinden bu yana Başbakan olarak ya da Cumhurbaşkanı olarak ne yaptınız?

2. Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan'dan seçimlerde size yardımcı olması için mektup dilenirken, neden vatan evlatlarının serbest bırakılması için çağrı yapmasını istemediniz? İstanbul seçimleri sizin için 13 vatan evladından daha mı kıymetliydi?

3.Yıllarca "dostum Trump" diye böbürlenip durdunuz. Neden dostluğunuzu, vatan evlatlarımızı terör örgütünün elinden kurtarmak için kullanmadınız?

4. Daha önce benzer hadiselerde sorunun çözümünde büyük katkıları olmuş İnsan Hakları Vakfı, İnsan Hakları Derneği ve Mazlum Der gibi ulusal insan hakları örgütleri ile Uluslararası İnsan Hakları Örgütlerinden terör örgütünün elinde tuttuğu evlatlarımıza zarar gelmemesi ve serbest bırakılmaları için en azından çağrıda bulunmak hiç mi aklınıza gelmedi?

5. Dün Rize'de yaptığınız açıklamalarda sınır ötesi operasyonun hedeflerinden birinin de şehit olan 13 evladımızın kurtarılması olduğunu, ancak başaramadığınızı söylediniz. 13 vatandaşımızın kurtarılması amacıyla başlatılan operasyondaki başarısızlığı kim üstlenecek? Bu işin sorumlusu kim?

Kılıçdaroğlu'nun bu imalı ve sert açıklamalarının ardından Erdoğan'dan yanıt elbette ki gecikmedi.

Ankara'da partisinin kongresinde Kılıçdaroğlu'na yanıt veren Erdoğan, "Utanmadan, sıkılmadan bunun sorumlusu Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır diyorsun. Sende yüz var mı? Sen ne yüzsüzsün. Sen nasıl oluyor da 6 yıldır bu şehitlerimizi yakından takip eden bizlere bunların sorumlusu Erdoğan'dır nasıl diyorsun ya. Terbiyesiz herif. Sana bakanlarımı gönderiyorum seni bilgilendirsinler diye... Sen bunlara layık değilsin." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın bu oldukça ağır sözlerinin ardından Kılıçdaroğlu, "Ben 16 şehidimizin hakkını savunduğum için hakaret ediyor. 16 şehidimizin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğim" diye yanıt verdi.

Ayrıca Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamalarda da, Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle yüklendi.

Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'a 5 kuruşluk dava açmasıyla devam eden tartışmanın ateşinin söneceği şu siyasi iklimde pek mümkün görünmüyor.

Siyasette ağırlaşan söylemlerin sadece sözlü tartışma sınırları kalmasını dilemekten başka çaremiz yok.

Özellikle bu konuda gidişat hiç de iyi değil.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları