Rusya Kiev''i alsa hatta Ukrayna''nın tümünü işgal etse bile savaşın kesin kaybedeni oldu. Dünyadaki milyarlarca insanın vicdanında ağır bir hezimete uğradı.
Belarus ismi de savaşın kaybedenler listesinde yer aldı. Tarafsız kalmayı başaramadığı gibi Rusya''nın peşine takılarak kanlı senaryoların hayata geçirilmesinde figüran rolü üstlendi.
Savaşın bir diğer kaybedeni olarak Birleşmiş Milletler Örgütü''nü görmek gerekir. Dünyada barışın güvencesi olarak kurulan örgüt savaşta ölenlerin ve göç etmek zorunda kalan Ukraynalıların istatistiğini tutmaktan başka işe yaramadı.
Savaşın kaybedenleri arasında NATO da yer alıyor. 30 ülkenin askeri güçlerinden oluşan NATO, Rusya''nın büyük bir fütursuzlukla bağımsız bir ülkeyi işgali karşısında çaresiz kaldı, "Müdahale edersem üçüncü dünya savaşı çıkar" bahanesine sığınarak köşesine çekildi, binlerce sivilin göz göre göre öldürülmesini, milyonlarca kadın ve çocuğun başka ülkelere sığınmak zorunda kalmasını emekliler lokali sakinleri gibi televizyonda izledi.
Savaşın kaybedenlerinden biri de hiç kuşkusuz Avrupa Birliği''dir. Büyük umutlarla kurulan birliğin güvenlik ayağının olmayışının yarattığı sakıncalar acı bir şekilde ortaya çıktı.
*
"Kaybedenleri anladık da savaşın kazananı kim" sorusu akla gelebilir.
Öyle anlaşılıyor ki şu aşamada silah tüccarları dışında savaşın kazananı yok.
Baksanıza, Avrupa''nın neredeyse tüm ülkeleri silahlanma yarışına girdi.
TOPLU MEZARLAR
BBC muhabirlerinin Ukrayna''dan geçtiği haberler savaşın dehşetini çarpıcı biçimde ortaya koyuyor.
Bir haberde özetle şöyle deniyor örneğin:
"Rusya''nın bombardımanına tutulan ve 2 bin 100 sivilin öldüğü Mariupol kentinde mezarlık Rusların denetimi altında olduğu için ölenler ya evlerinin bahçesinde ya da kazılan toplu mezarlara gömülüyor.
Bir toplu mezara 67 kişi birden gömüldü. Belediye yetkilileri, bu kişilerin savaş bitince toplu mezardan çıkarılıp törenle kendi mezarlarına gömüleceğini belirtiyor. Rus askerlerine karşı kullanılması planlanan bazı siperler de toplu mezara dönüştürüldü.
Belediye görevlileri yollardan ölen sivillerin cesetlerini topluyor.
Ölen Ukraynalılardan bir kısmının kimlikleri saptanamadı. Onlar için bir dijital platform oluşturulacak ve yakınlarından haber alamayanlar o platformu inceleyerek onların ölüp ölmediğini belirlemeye çalışacak."
MERKEL''İN YANILGISI
Almanya''nın eski başbakanı Angela Merkel, İkinci Dünya Savaşı''ndan sonra Avrupa''nın gördüğü en önemli siyasi liderlerden biri olarak yere göğe sığdırılamıyordu.
Ama Rusya''nın Ukrayna''ya saldırmasından sonra Merkel''in görevdeyken izlediği enerji politikasının sorunlu olduğu anlaşıldı.
Çevre kirliliğine yol açtığı gerekçesiyle ülkedeki nükleer santrallerin büyük bölümü Merkel döneminde kapatıldı ve enerji gereksiniminin neredeyse yarısı Rusya''dan alınan doğalgaza bağlandı.
Merkel''in nükleer santrallere karşı olması doğruydu. Ne var ki oradan sağlanan enerjiyi karşılayacak yerel kaynaklar bulunmadan verilen kapatma kararları yanlıştı.
Almanya şimdi yana yakıla Rus doğalgazının yerini tutacak kaynak arayışına girdi.
SEÇİM YASASI
Ak Parti ve MHP''nin seçim yasasını yeniden düzenlemek istemesi eleştiriliyor, bu tutumun demokratik teamüllere uymadığı ifade ediliyor.
Bana kalırsa hangi değişiklik yapılırsa yapılsın sonuca fazla etkili olmaz. Oyların çoğunu hangi ittifak toplarsa Cumhurbaşkanlığı seçimini de, milletvekilliği seçimini de o kazanır.
Unutulmamalı ki bazen rakiplere yöneltilen silahlar yönelteni vurabilir.
