Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Savaş Bize Neler Öğretti?

Rusya''nın Ukrayna''yı işgaliyle başlayan savaşın 37 günde bize neler öğrettiğine bir bakalım:

- Dış ilişkilerde barışçı politikanın en doğru yol olduğunu öğretti.

-Ekonomimizin çok kırılgan bir özellik taşıdığını, dışarıdaki gelişmelerin bile bizim piyasaları allak bullak ettiğini öğretti.

-Enerjide dışa bağımlılığın ciddi tehlikeler yarattığını, güneş ve rüzgâr enerjilerinden daha fazla yararlanmamız gerektiğini öğretti.

-Zengin ve verimli topraklara sahip olmamıza karşın bunları iyi değerlendiremeyip dışarıdan tarımsal ve hayvansal ürünler almak zorunda kalmamızın yanlışlığını öğretti.

-Savunma sanayimizi yabancı ülkelere hiç gereksinim duymadan kendimize yetecek noktaya getirmenin zorunlu olduğunu öğretti.

-NATO, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği''ne hiçbir zaman güvenilemeyeceğini, bağımsızlığımızı koruyarak yaşamanın ancak her bakımdan kendi ayaklarımızın üzerinde durarak mümkün olabileceğini öğretti.

-Putin''in şahsında vücut bulan tek adam rejiminin tehlikelerini net biçimde gösterip, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlemesinin değerini öğretti.

-Vatanı savunmak dışında girilecek her savaşın tehlikeli bir macera olduğunu öğretti.

-ABD''nin her zamanki gibi saman altından su yürütmeye çalıştığını, binlerce insanın ölümünü önemsemeyip savaşın uzamasına yönelik hamleler yaptığını, böylece başta Avrupa olmak üzere çeşitli ülkelere daha çok silah satmayı planladığını öğretti.

-Çin''in şu anda etkisiz gibi görünse de yeni dünya düzeninde önemli bir aktör olacağını öğretti.

-Dünyada pek çok ülkede siyasal iktidarların olmasa da halkların vicdanlarını kaybetmediğini, şefkatli ellerini mazlumlara uzatmaya hazır olduklarını öğretti.

-Ukraynalıların bağımsızlıkları için ölümü göze alan onurlu bir ulus olduğunu öğretti.

-"Komedyen" diye küçümsenmek istenen Zelenski''nin güçlü bir devlet adamı kimliği taşıdığını öğretti.

+

DİĞER SALGINLARA BAKMA ZAMANI

Türkiye İstatistik Kurumu''nun verilerine göre, ülkemizde yılda yaklaşık 450 bin kişi yaşamını yitiriyor.

Bir diğer deyişle her gün ortalama 1232 kişi aramızdan ayrılıyor.

Birinci ölüm nedeni yüzde 36 oranıyla kalp ve damar hastalıkları.

İkinci sırada kanser vakaları geliyor. Ölümlerin yüzde 18''i kanserden kaynaklanıyor.

Üçüncü ölüm nedeni, yüzde 12 ile solunum sistemi hastalıkları.

Bunları diyabet, böbrek yetmezlikleri, sinir sistemi ve hormonal hastalıklar izliyor.

*

Türkiye''de iki yılda yaklaşık 97 bin canı hayattan koparan koronavirüs salgını henüz bitmedi ama bir gerileme dönemine girdiği kesin.

Bu durumda Sağlık Bakanlığı''nın ivedilikle diğer önlenebilir ölüm nedenlerine de eğilmesi gerekiyor.

En fazla ölüme neden olan kalp ve damar hastalıklarının büyük bölümü yanlış beslenme ve hareketsiz yaşamdan kaynaklanıyor.

Yine felaket boyutunda ölümlere yol açan kanserin iki önemli nedeni sigara ve çevre kirliliği.

Solunum sistemi hastalıklarında da sigaranın büyük rolü var.

Diyabet de, doğru beslenme ve erken tanıyla denetim altına alınabilecek bir sağlık sorunu.

Bir hastalığın bulaşıcı olmaması, onun salgın boyutlarında görülüp binlerce kişiyi öldürmesine engel olmuyor ne yazık ki.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları