Sancılı bir cumhuriyet kutlaması!

Cumhuriyet'imizin 96'ncı yılını kutluyoruz. 4 yıl sonra 100'üncü yılına erişeceğiz. Geçmiş yıllarda Cumhuriyet törenlerine katılmamak, törenleri bahanelerle engellemelerini şimdilerde açıktan görmüyoruz.

Şimdi kendilerine benzettikleri bir cumhuriyet uygulamaları, bir ''reisi'' ve bir de ''cumhur ittifakları'' var!

Bir önceki yılda olduğu gibi; Cumhuriyet Bayramı'nı mı kutluyoruz yoksa 15 Temmuz'u mu? Belli değil!

Nitekim, önceki yıl da Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için Sayın Cumhurbaşkanı verdiği nutkunda dayanamamış sözü hemen 15 Temmuz'a getirmişti:

''İstiklal harbimizi zafere taşıyan, Cumhuriyetimize hayat veren ruh, tıpkı 94 yıl önce olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır. 15 Temmuz ihaneti karşısında, milletimizin 250 şehit ve 2 bin 193 gazi pahasına gösterdiği şanlı direniş, işte bu ruhun ifadesidir. O gece kadını-erkeği, genci-yaşlısıyla milletimizin tüm fertleri, iradelerine, değerlerine, Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmışlardır" ifadelerini kullanmıştı.

Adamın biri hiç Cuma namazına gitmezmiş bir gün gideceği tutmuş. Bunu gören çocuğu babasına;

'' Baba Allah'a işin mi düştü Cumaya gidiyorsun'' demiş.

Şimdi o hesap.

Atatürk'e, Cumhuriyeti'ne, Kurtuluş Savaşı'na ve Lozan'a hakaret et, işin düşünce de Atatürkçü ol.

Bir gün 'Kürt'lerle ''açılımcı.''

Bir gün ''her türlü milliyetçilik ayakları altına alma.''

Ve bir gün de ''beka'' için sabah akşam ''tek millet, tek devlet.''

Cumhuriyet; halkın kendi kendini yönetmesinin ve egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu rejimin adıdır.

Orta Doğu'da Arap şeyhlerinin sözde Cumhuriyetleri değildir.

Hamasetle amacından saptırılan, içi boşaltılan kavramlarla Cumhuriyet kutlamaları gerçekçi, sahici ve inandırıcı değil.

''Demokrasi'' ile taçlandırılmayan Cumhuriyet ''halkın'' yani ''cumhurun'' yönetim biçimi olamaz.

Hak arama yollarının olmadığı, iki dudak arasına sıkışmış adaletin, yolsuzluk, pahalılık ve ekonomik çöküntü noktasına getirilen Ülke'nin ''cumhur ittifakı.''

Kevgire çevrilen sınırlarda kim olduğu ne olduğu belli olmayan 4 milyonu aşkın ilticacının içinde mağdur ve sokaklarda sürünenin yanında ''uyuyan terör hücreleri'' de şehirlerimizi, kültürü, yaşama biçimimizi olumsuz etkilemeye devam ediyor.

İşte bu koşullarda Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyoruz.

Bütün bu sorunları gözlerden uzak tutmak için 30 km. Suriye toprağına iki süper devletin müsaadesiyle yapılan adına ''Barış Pınarı'' adı verilen hareketle hamaset yapılıyor.

Demokrasinin şimdiye kadar bütün kurum ve kuruluşlarıyla yerleşmemesinin nedeni cumhuriyeti kuranların öngördükleri kurumların yerleştirilmemesi, var olanlarının da değersiz hale getirilmesi.

Cumhuriyetin ve demokrasinin temel kurum ve kuruluşlarının kurulmamış olması ve kurulanların da tek tek ortadan kaldırıldı. Yabancılarla onların iş birlikçisi yerlilerin birlikte din ve inanç üzerinde politika üretmelerinin sonucu ülke yararına olmamıştır.

Türkiye'de bugün demokrasi uygulaması 50'li, 60'lı, 70'li, 80'li ve hatta 90'li yıllardan daha uzaktadır. Ne yazık ki bu gerçeklik bütün kurumlara ve hatta siyaset kurumuna da hâkim olmuştur.

Artık her siyaset kurumunun başında ''tek insan vardır!'' AKP'nin 17 yılda yerleştirdiği anlayışla her yerde ve her şeyde benzeşme, aynılaşma hâkim olmuştur.

İran, Sudi Arabistan ve benzeri ülkelerin başında da ''cumhuriyet'' kelimesi vardır. Ama demokrasi yok! Aynı zamanda Kral ve kraliçeleri olan İngiltere ve İsveç ve benzeri yarı monarşi ile yönetilen ülkelerde de demokrasinin bütün kurum ve kuralları ile yerleşip uygulandığı yerler olduğu bilinmektedir.

Demokratik yönetim uygulamaları ile; insan hak ve özgürlükleri genişletilmiş, ekonomileri de serbest piyasa koşullarda özgürlük içinde gelişmiştir.

Ülkemiz ise herkesten önce başladığı cumhuriyet-demokrasi ve aydınlanma uygulamalarında geriye düşmüştür.

Hakkın, adaletin, özgürlüğün olduğu tam demokrat bir cumhuriyet özlemi ile bu en büyük bayramımızı kutluyorum.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları