Ağrı Doğubayazıt'ta geçtiğimiz günlerde PKK'lı canilerin saldırısı sonucunda şehit olan iki çocuk babası Zekeriya Altunok'un KHK ile ihraç edilen bir polis olduğu ortaya çıktı.

Eşi Vildan Altunok ve küçük çocukları polis üniformasıyla uğurladılar şehidi.

Yürek parçalayan bir görüntüydü...

İşinden, ekmeğinden olmuş, yetmemiş 'terörist' damgası yemiş ve 16 ay da hapis yatmış.

"FETÖ suçlamasıyla" hapis yatıp, beraat ettikten sonra da işine dönememiş, askere alınmış.

Böyle de ilginç bir adalet anlayışımız var.

Adamı 'terörist' ilan edip, elinden silahını kimliğini alıyorlar, sonra da eline silah verip 'hadi vatanı koru bakalım' diyorlar.

Gerçekten aklı başında, vicdan sahibi bir iktidar yetkilisi neden çıkıp izah etmiyor?

Bu işte bir tuhaflık yok mu? Biz ne yapıyoruz Allah aşkına?

Madem adam sakıncalı, vebalı, terörist vs...

Devletin hiçbir kademesinde yer almaması gerektiğini düşünüyoruz...

Peki, neden bu adamları askere alıp, silah veriyoruz? Neden üniforma giydiriyoruz?

Yok değilse, bu adamlar neden mesleklerinden ihraç edildiler?

Bir tek Zekeriya Altunok değil ki, binlerce beraat ya da takipsizlik alan, perişan durumda insanlar var.

Namusuyla çalışan, dürüst ve vatansever birçok insanı bu sakat adalet anlayışıyla ancak devlete düşman hale getirirsiniz.

Bu yanlıştan artık bir an önce dönmelisiniz!

Hadi 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı devlet bir refleks gösterdi dedik...

Darbenin yaraları sarılıyor, büyük travma yaşandı, atlatılmaya çalışılıyor dedik.

3 yıl geçti...

Binlerce yıllık devlet geleneği olan Türkiye'nin adalet krizini aşması gerekiyor.

2020'ye girerken hâlâ gündemimizde adil yargılama, masumiyet karinesi gibi meselelerin konuşulması bizim için zül olmalı.

Adaletin ne kadar önemli olduğunu belirten nutuklar çekmeyi bırakalım...

Paketler, reformlar da değil mesele!

Siz var olan kanunları hakkıyla uyguluyor musunuz ki teknik anlamda eksikleri, yetersizlikleri konuşalım?

Bizim uygulamalarımızda bizatihi sorun var.

Siyasetin gölgesinde karar alan mahkemelerimiz var.

Sosyal medyada çıkan sesin yüksekliğine göre harekete geçen savcılar var.

Zekeriya Altunok gibi kahredici bir de örnek var...

İnsanlar bu dünyadan göçüp gittiğinde değil; yaşarken hakkını, hukukunu gözeteceksiniz.

Hukuk ölülere değil, dirilere lazım..