Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Okullara öfke kontrol dersi

Kaldırımda yürüyen genci yan baktı diye bıçakladı.

İstediği ilacı yazmayan aile hekimine saldırdı.

Yol vermeyen sürücüye kızdı, silahına davrandı.

Gürültü yaptı gerekçesiyle komşusunun evini bastı.

Ağlayan bebeği fare zehiriyle öldürmeye kalktı.

Metroda bıçağını çekip kadınların üstüne yürüdü.

"Maskeni tak" diye uyaran adamı feci şekilde dövdü.

Pompalı tüfekle dehşet saçtı, bir kadını rehin aldı.

Tartıştığı sevgilisinin arabasını taşla hurdaya çevirdi.

Korna çalınmasına sinirlendi, sürücüyü sopayla kovaladı.

Meclis'te vekiller birbirlerinin üstüne yürüdü.

Eski eşini sokakta tokatladı, zorla saçını kesti.

Borcunu ödemeyen eski ortağını delik deşik etti.

*

Son günlerde medyaya yansıyan haberlerden sadece birkaçı bunlar.

Hemen hepsinde de, bir türlü kontrol edilemeyen öfkenin yanardağ patlaması gibi ortaya çıktığını görüyoruz.

Acıbadem Üniversitesi Suç ve Şiddetle Mücadele Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Oğuz Polat'ın şu sözleri sorunu çok çarpıcı biçimde anlatıyor aslında:

"Türkiye'de cinayetlerin yüzde 80'i öfke patlaması nedeniyle işleniyor. Bu oran diğer ülkelerde yüzde 30'dan fazla değil."

*

Peki, ne yapılabilir, bu olumsuz tablo nasıl düzeltilebilir?

Önerilerimi şöyle sıralayabilirim:

Öfke; heyecan, sevinç, mutluluk, hüzün, kaygı, üzüntü gibi insani bir duygudur. Bazen öfkelenebiliriz. Önemli olan öfkenin başkalarına zarar vermeyecek noktada tutulabilmesi, bir diğer deyişle kontrol edilebilmesidir. Bunun yolu da öncelikle eğitimden geçer.

Milli Eğitim Bakanlığı öfke kontrol dersini vakit geçirmeden müfredatına almalıdır. İlkokuldan itibaren psikolog öğretmenler bu dersi vermelidir.

İlkokuldan itibaren davranışlarıyla sorunlu görülen öğrenciler öncelikle psikoterapiye, bundan sonuç alınamaz ise ilaçla tedaviye yönlendirilmelidir.

Günümüzde özel kuruluşlarca öfke kontrol kursları açılmaktadır. Bu kursların yaygınlaşması sağlanmalıdır. Ayrıca halk eğitim merkezlerinde de psikiyatr ve psikologların görev alacağı benzer nitelikte ücretsiz kurslar verilmelidir.

Bireysel şiddetle mücadele amacıyla kurulan Umut Vakfı'nın araştırmasına göre, Türkiye'de 25 milyon kişinin elinde ruhsatsız silah var. Bunlar derhal toplanmalıdır.

Elinde silah olup devlete teslim etmeyenlere ağır cezalar getirilmelidir.

Silah kaçakçılığıyla etkili mücadele edilmelidir.

Sadece cinayet işleyenlere değil adam yaralayanlara verilen cezalar da ağırlaştırılmalı, bunlar hiçbir şekilde adli kontrol şartıyla serbest bırakılmamalıdır.

Cinayet ve yaralama gibi suçlar nedeniyle ceza alanlar cezalarını tamamlasalar bile öfke kontrol testlerinden geçemedikleri takdirde serbest bırakılmamalı, tedavi altına alınmalıdır.

Toplumda genel bir ruh sağlığı taraması yapılmalıdır.

Medyasından siyaset dünyasına kadar tüm kesimler sadece kadına yönelik şiddet olaylarına değil tüm şiddet olaylarına duyarlı yaklaşmalıdır. 2020 yılında 2040 cinayet işlendi. Ölenlerin 1740'ının erkek, 300'ünün kadın olduğu unutulmamalıdır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları