Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Nebati Marksist olmuş

Bizim Nebati''den bahsediyorum, hani Hazine ve Maliye Bakanı olan, ben ağa çocuğuyum, patronum falan diyen Nebati''den...

Bu düşünceye kapılmamın sebebi Nebati''nin "Neo-klasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heterodoks yaklaşım günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomi gibi alanların etkisiyle daha fazla önem kazanmaktadır. Amerika, İngiltere, İtalya, ve Almanya başta olmak üzere heterodoks literatürü olduğunu biliyoruz. Kitaplar yazılıyor." demesidir.

Bu cümle, eğer bir danışmanın yazdığı prompterdan okunan görüşlerden oluşmuyor da Nebati Bey''in cidden kendi görüşüyse ve ne dediğini bilerek söylüyorsa çok önemli bir değişimden bahsediyor demektir.

Demedi demeyin; bu cümle gerçekten de bilinçli olarak kuruldu ve söylendiyse feodal bir ağa çocuğu olarak ağzında gümüş kaşıkla doğan, yaşamına kapitalist bir patron olarak devam eden Nebati''nin şimdilerde Marks ile tanıştığını, görüşlerinden etkilenerek Marksist olmaya meylettiğini düşünmemiz için yeterli sebebimiz olacaktır.

Neden böyle bir kanıya vardığımı izah etmek için Mahfi Eğilmez''in Heterodoks ve Ortodoks ekonomi politikalarını açıkladığı makalesinden bazı alıntıları sizinle de paylaşmak istiyorum, Mahfi Bey:

"Heterodoks, Yunanca heteros (farklı) ve doxa sözcüklerinden türetilmiş ve ''farklı inanç'' anlamına gelen bir sözcük. Ekonomi alanında geleneksel görüşlerin ve yaklaşımların, kısaca ortodoks anlayışın dışındaki uygulamaları adlandırmak için kullanılıyor. Ortodoks ekonomi politikasına uygun olmayan uygulamalar ''heterodoks ekonomi politikası'' diye adlandırılıyor.

Ekonomi biliminde ortodoks ve heterodoks ayrımı yapılırken varsayımlardan başlayarak kullanılan analiz yöntemlerine, politika araçlarına kadar farklılıklara bakılıyor. Bu iki yaklaşım arasındaki temel fark ekonomi biliminin temel soruları olan hangi mal ve hizmetin, kim tarafından, nasıl üretileceği, üretimin nasıl paylaşılacağı sorularına verilen yanıtlarla ortaya çıkıyor. Ortodoks yaklaşım bu soruların yanıtını piyasa sistemi olarak gösterirken heterodoks yaklaşım bu sorunun yanıtında farklılık gösteriyor. Heterodoks yaklaşıma en açık örnek olan Marksist öğreti, mal ve hizmetlerin fiyatlandırılmasının genel olarak bir merkezden belirlenmesi esasına dayanıyor." demektedir.

Mahfi Eğilmez makalesinde; "Ücretlerin sabitlenmesi (dondurulması), fiyatların sabitlenmesi ve diğer sabitlemeler önemli heterodoks ekonomi politikaları uygulamalarından bazılarıdır. Döviz kurları da, uzun yıllar sabit kur rejimi denilen bir yöntemle belirlenmiştir. Bu yöntemde bir ülkenin parasının, yabancı paralara karşı değerini merkez bankası belirler ve tutabildiği sürece kuru orada tutmaya çalışır. Ulusal para değer kaybediyor ve bu yönde baskı altında kalıyorsa o zaman merkez bankası ulusal paranın yabancı paralara karşı değerini düşürür (devalüasyon) ve yeni bir kur belirleyerek onu savunmaya başlar. Merkez bankasının kuru savunma yeteneği döviz ve altın rezervlerinin miktarıyla ilişkilidir. 2000''lerde ülkelerin büyük çoğunluğu dalgalı kur rejimine geçti ve böylece sabit kur ve hatta müdahaleli dalgalı kur rejimleri bugün artık heterodoks ekonomi yaklaşımının bir parçası olarak kabul edilir oldu." diye görüşünü açıklamaktadır.

Mahfi Eğilmez makalesinin devamında da; "Heterodoks ekonomi politikasının gelirler politikası çerçevesindeki uygulamaları Brezilya ve Arjantin başta olmak üzere Güney Amerika ülkelerinde sıklıkla uygulandı. Kısa süreli başarılar söz konusu olsa da bu uygulamalar sorunun temeline inilerek getirilecek çözümlerin yerini alamadığı için başarı sürdürülemedi ve sonunda karaborsaya yol açtı. Türkiye de, geçmişte birkaç kez heterodoks politika uygulaması olarak fiyat denetimleri, kira sınırlamaları gibi önlemleri uyguladıysa da başarılı olamadı ve karaborsa ortaya çıktı. Son olarak uygulamaya sokulan kira artışlarının belirli bir sınırı geçemeyeceği şeklindeki önlem de bir heterodoks politika önlemidir." diyor.

Atalarımızın "verdin mi doyur, vurdun mu devir" diye, yapılan işin tam ve eksiksiz yapılması, yarım yamalak yapılmaması gerektiğini anlatan önemli bir sözü vardır. Bu söz doğrultusunda Nebati Bey''e heterodoks politikaları öyle yarım yamalak uygulamakla vakit kaybetmemesini, serbest ekonomi modelini rafa kaldırıp tam anlamı ile komünist, sosyalist sisteme geçmesini hararetle tavsiye ediyorum, bakalım o zaman ne olacak...

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları