Eylül ayında gerçekleşen Türk zaferlerinin en muhteşemidir Miryakefalon. Geçtiğimiz hafta 845. yıl dönümüydü. 17 Eylül 1176 da gerçekleşen bu zafer, Anadolu'ya Türklük mührünün vurulduğu kutlu bir zaferdir.
Malazgirt'ten 105 yıl sonra, Doğu Roma'nın yani yaygın adıyla Bizans'ın güçlü İmparatoru II. Manuel Komnenos, iki yüz bin kişilik bir orduyla, Selçuklu Payitahtı Konya'ya çokta uzak olmayan "Bağırsak Boğazı" denen mevki de, Selçukluyu ortadan kaldırmaya ve Türkleri Anadolu'dan çıkarmaya teşebbüs etmiş, ancak bu savaşta ağır bir yenilgiye uğramış, canını zor kurtarmıştı.
Selçuklu Sultanı II. Kılıçaslan dönemi Anadolu'nun en karışık dönemi olsa da, II. Kılıçaslan hem III. Haçlı Seferinin, hem de Doğu Roma tehdidinin üstesinden gelmeyi başarmış, Kudüs'e kalkan olurken, Doğu Roma'nın Anadolu üzerindeki hayallerini yüzyıllar boyunca sona erdiren bir zafere imza atmıştı.
Çünkü, Doğu Roma, bir daha böyle büyük bir orduyla Türk Milletinin karşısına çıkmaya cesaret edemedi!
*****
Doğu Roma'nın, Miryakefalon'dan sonra talihi tersine döndü. IV. Haçlı seferini Latinler, Kudüs yerine İstanbul'a yaptı. İstanbul'u aldılar. Ayasofya başta olmak üzere kiliselerin mumlarına varıncaya kadar şehri yağma ettiler. Ve İstanbul'da bir Latin Krallığı kurdular. 1204-1261 yılları arasındaki bu krallık tam 57 yıl sonra, Doğu Roma'ya geçti.
Bu sürede Doğu Roma geçici Başkent'i İznik'te ayakta durmaya çalıştı. Bu zafiyet daha sonra ki yıllarda, Osman Bey ve oğlu Orhan Bey'in işini kolaylaştırdı. Doğu Roma kaleleri ve şehirleri birer birer düştü.
*****
Miryakefalon sonrasında, Anadolu'da taşlar yerine oturdu. Türk Milleti için Batı'dan gelecek ciddi bir tehlike kalmadı.
İstanbul, Fatih tarafından fethedildikten sonra, Türk mührü perçinlendi. Doğu Roma tarih sahnesinden çekildi. Fatih, Anadolu birliğini yeniden tesis etti. Orhan Bey zamanında başlayan Avrupa yakası fetihleri Viyana kapılarına kadar uzandı.
Avrupa, Anadolu hayaliyle, Türklerin karşısına kimleri sürmedi ki…Niğbolu'da, Kosova'da, Varna'da, Mohaç' da dağıldı, paramparça oldu beklentileri ve rüyaları… Sonra Çanakkale'de şansını denedi batı, Çanakkale'yi ne deniz ne karadan geçemedi. Ardından Sevr'e dayandı, İstanbul'u, İzmir'i, İç Batı Anadolu'yu, Güney Doğu Anadolu'yu işgal etti.
Haçlılar ve Doğu Roma döneminde, bir taşla iki kuş vuracaktı batı. Hem Kudüs'ü alacaklar hem Türkleri Anadolu'dan çıkaracaklardı. Anadolu'da karşılarında I. Kılıçaslan vardı, Sultan Mesut vardı, II. Kılıçaslan vardı…İzmir'in işgali sonrasında ise karşılarına Mustafa Kemal Paşa dikildi!
Hangi yüzyılda geldilerse Anadolu'ya, her gelişlerinde perişan oldular.
Geldiklerine bin pişman olarak, şaşkın, mağlup, hüsrana uğramış ve yıkılmış bir şekilde kös-kös geri döndüler. Ne kışkırtanların eline bir şey geçti, ne de kışkırtılanların.
*****
Miryakefalon zaferi sonrasında, Doğu Roma ve Batı, Anadolu'ya ne diyordu biliyor musunuz?
"Turchia" ve "Türkeli."
Malazgirt'le açılan kapı, Miryakefalon'la taçlandı.
Malazgirt'te Sultan Alparslan vardı, Miryakefalon'da Sultan II. Kılıçarslan…
Her ikisi de, adları gibi, savaş meydanlarının arslanlarıydılar. Türk Milletinin iki arslanı karşısında, dağıldı, ufalandı, parçalandı Roma'nın gururu, şanı, şöhreti.
Miryakefalon zaferi, Anadolu'ya Türk Milletinin mührünü vuran bir zafer olarak tarihteki yerini aldı... Anadolu'nun Türk yurdu olduğunu tescillendi. Kutlu olsun!
