Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ömer Erbıyık

Ömer Erbıyık

Baktığım Yerden

Millî eğitimsizlik...

Zenginseniz veya zengin doğdu iseniz şanslısınız demektir.

Çünkü "iyi bir eğitim" alırsınız.

Geleceğiniz parlak olur.

Kalbur üstü insanlarla çabuk tanışırsınız.

Avantajı hemen yakalarsınız.

Hedeflerinize sıkıntısız ulaşırsınız.

***

Ya fakirseniz?

Zorluklarla başlar hayatınız.

Gözleri umutla mı yoksa umutsuzlukla mı doludur bunların?

Bırakınız özel okullara gidecek paranız olmasını, devlet okulunda dahi çocuklarınızın okul ihtiyaçlarını karşılayacak paranız doğru dürüst olmaz.

"Hani fırsat eşitliği, bunun neresinde?"

Devlet okullarındaki eğitim seviyesinin ne durumda olduğu artık herkesin malumu.

***

Evet eğitimde fırsat eşitliği kalmadı.

Bir ulusu çökertmek istiyorsanız eğitimini çökerteceksiniz.

Yani bir ülkeyi geri bırakmak için o ülkenin eğitim sistemini bozmanız yeterlidir.

Tanka, topa yani silah kullanmaya hiç gerek yoktur.

***

Eğitimsiz toplum geri kalır.

Çağı yakalayamaz.

Üretemez.

Sadece tüketir.

Kendilerini Müslüman olarak adlandıran ülkelere bugün bir bakınız.

Eğitim kaliteleri yerlerde süründüğünden hepsinde cehalet dolayısıyla "kan ve gözyaşı" hâkimdir.

***

Müslüman ülkelerin gelişmiş ülkelerle olan medeniyet yarışında makas aralıkları her geçen gün artıyor.

"Ezbere dayanan, aklın ön planda olmadığı" eğitim sistemleri ile hiç bir yere varılamaz. Zaten de varamıyorlar.

***

Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının gördüğü eğitime bağlıdır.

Sorunlar ancak eğitimle çözülür.

Eğer sorunlar çözülemezse, yıllar içerisinde bu çözülemeyen sorunlar başka çözülemeyen sorunlara kaynak olur.

Bu hususun altını çizmekte yarar vardır.

***

Sorunlarınızı çözemezseniz emperyalist güçler tarafından istismar edilirsiniz.

Kaynaklarınızı onlar kullanır.

Onların istediği şekilde yönetilirsiniz.

İyi eğitim alamayan toplumlar her zaman güdülmeye mahkûmdurlar.

***

Bugün görüyoruz ki ders kitaplarından Atatürk'ü çıkardılar.

Eğitimde Atatürk ilkeleri ve laikliğin geçtiği her şey kaldırıldı.

"Atatürk karşıtı, laiklik karşıtı bir nesil yetiştirmek için kollar sıvandı."

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinden Atatürk'ün din ve vicdan özgürlüğüne dair ifadelerini içeren üniteler ve görseller de kaldırıldı.

Atatürk'e bir kelime dahi değinilmiyor.

Kitaplarda Atatürk'ün padişah Vahdettin tarafından vatanı kurtarması için Samsun'a yolladığı algısı yaratılmaya çalışılıyor.

Akıllarınca Kurtuluş Savaşı'nda Vahdettin'e paye verilmeye, iş birlikçi padişahtan bir kahraman yaratmaya çalışmaktadırlar.

***

Eğitim sistemi devamlı değişiklikler yapılarak yap-boz tahtasına döndü.

Liselere girişte;

OKS, SBS, LYS, TEOG ve LGS isimleri altında bir çok sistem denendi.

Müfredatta pek çok değişiklik yapıldı.

Peki üniversite sınavlarında da durum farklı mı?

Hayır.

O da deneme tahtası gibi.

***

2012 yılında sekiz yıllık zorunlu kesintisiz eğitimden vazgeçilerek 4+4+4 sistemi getirildi. İmam Hatipte okuyan öğrencilerin üniversiteye girişini zorlaştırdığı gerekçesi ile katsayı tamamen kaldırıldı.

***

Efendim;

Ortak akılla, uzlaşma oluşturulmadan, istişareler yapılmadan, tek kişi tarafından verilen, dayatılan eğitim sistemleri ile o toplum başarı yakalayamaz.

***

Böyle toplumlarda kimse mucit beklemesin.

Kafaların boş şeylerle doldurulması.

Bilginin doğruluğunun sorgulanmaması.

Doğruluğuna bakılmadan bilgiyi kabullenme.

"Tarikat lideri, şeyh, imam, diyanet söylediyse bu doğrudur anlayışı."

Geri kalmış, çağı yakalayamamış toplumlara bir bakınız;

"Durum böyle değil mi?"

***

Bir milletin büyüklüğü nüfusu ile değil, "eğitimli insan sayısı" ile belli olur.

Ülkede başarısız öğrencilerin dahi sınıf geçmesini sağlarsan,

Liyakatine bakılmadan her önüne geleni öğretmen olarak atarsanız,

kısacası bu ve benzeri şekildeki yanlış uygulamalarla eğitim seviyesini düşürürseniz;

"Binalar mühendisler elinde çöker.

Hastalar doktorlar elinde ölür.

Adalet hâkimlerin elinde yok olur.

Silahlar subayların elinde hedefi değil dağları döver."

Vs. vs. vs.

***

Bizler 1970 öncesi kuşaklarız.

Daha ucuz ve de tasarruf olsun diye sarı saman kağıt defterler kullanırdık.

Silgilerimizi kaybolmasın diye boyunlarımıza iple asardık.

Öğretmenlerimiz Atatürk'ün öğretmenleriydi.

Kaliteli mi kaliteli, tecrübeli mi tecrübeliydiler.

Sokakta gördüğümüzde 10-15 metreden ceketimizin önünü iliklediğimiz o elleri öpülesi öğretmenler.

***

Özel okul diye bir şey yoktu.

Fırsat eşitliği vardı.

Zengini de, fakiri de, bakan, milletvekili, bürokrat çocuklarının hepsi devlet okullarına giderlerdi.

Bugün olduğu şekilde mantar gibi üniversite açılmazdı.

Üniversite mezunlarını bırakınız lise mezunları, hatta ortaokul mezunları devlet ve özel sektörde iş bulurlardı.

İnanın okullardaki kalite bugünkü devlet okullarından kat ve kat üstündü.

Hem de teknolojinin olmadığı o yıllarda.

Unutmayınız ki;

"Öğretmen kalitesi yükseltilmediği, eğitim sisteminde doğru bir uygulamaya geçilmediği sürece bir yerlere varılamaz."

***

Bugün bir çok okul imam hatip lisesi ve imam hatip ortaokuluna dönüştürüldü.

Bu kadar ihtiyaç var mıydı derseniz;

"Kesinlikle hayır." derim.

***

Zenginlere bir bakınız.

Çocuklarını imam hatip lisesine gönderen var mı?

Ya milletvekili, bakan, bürokrat çocuklarına bir bakınız.

Sahi onlardan çocuklarını imam hatip lisesine gönderen var mı?

Bir tane "Özel İmam Hatip lisesi" duyan veya gören var mı?

O zaman şu soru akıllara geliyor;

Zengin müminlerimizi hiç mi düşünen yok ki bir tane ÖZEL İMAM HATİP LİSESİ açılmaz?

***

Amerikan liseleri, Amerikan kolejleri var.

Fransız liseleri, Alman liseleri var.

İtalyan liseleri, Avusturya liseleri var.

***

Peki Suudi Arabistan lisesi duydunuz mu hiç?

Ya da İran lisesi diye bir lise duyan var mı?

Demek ki böyle liselere kimse çocuklarını göndermeyeceği için açılmıyor.

**

Muhafazakâr kesimden çocuklarını yurt dışında özel okullarda okutanlara bakıyoruz.

İmam hatip okullarını desteklediklerini görüyoruz.

"Peki sizler niçin evlatlarınızı bu okullara göndermiyorsunuz?" diye sormazlar mı?

***

Eğitimde bırakınız çağı, hendek dahi atlayamadık.

Eğitim temel bir insan hakkı olmaktan çıktı.

Eğitimde yaşanan çöküşü liselere ve üniversiteye giriş sınavlarındaki matematik, fizik, fen gibi derslerden yapılan net ortalamaların yerlerde süründüğünü görerek anlamak mümkündür.

***

"Ben dedim oldu." mantığı ile hareket ederek, fikir sormadan, istişare yapmadan güzel işler yapılamaz.

Bilinmelidir ki;

"Hiç birimiz hepimiz kadar zeki değiliz."

***

Evet çocuklarımızı emanet ettiğimiz millî eğitim millîlikten uzaklaştı.

Hiç mi sorgulamazsınız;

"Dünyanın başarılı ilk 500 üniversitesi içerisinde neden bizim bir tek üniversitemiz yoktur?" diye.

Ne diyelim ki;

Hasar büyük ve sorumluları ise bellidir.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları